20~

1.2K 60 71
                                    

Merhabaaaağ

Gece bölümü ogo2lfkekd

Burası her şeyin düzeldiği
ve karmasikliklarin ortadan kalktığı yer

Biraz hüzün çokça aşk var:(

İyi okumalar 🌼

🐰🐻

Jeon Jungkook

Tek başıma yaşadığım 1+1 evimin balkonunda oturmuş Nescafe içerek dışarıyı izliyordum. İnsanlara öfkeliymişcesine yer yüzüne düşen damlalar, arada sıra da değdiği tenimi acıtıyordu.

Ufaktan çıkmaya başlayan fırtına yüzünden, sinirli damlalar düştüğü yerlerin de canını acıtıyor , ıssız sokağı damla seslerine boğuyordu. Böyle bir hava da balkonda oturmak kimine göre delilik olsa da ben bayılıyordum. Gökyüzü karışık, sorunlarını çözmekten bıkmış bir hâlde tüm nefretini insanlara kusuyordu.

Bir zamanlar Kim Taehyung'un bana yaptığı gibi.

Aklıma gelen isim ile , parmaklarımın arasına aldığım bardağı daha da sıktım dolu gözlerimle.

Şuan aramız iyi olmuş olsa da, çok değil bundan bir hafta öncesi, hayatımdan nefret edeceğim kadar berbattı. Bakışları, sözleri, tavırları, hareketleri kalbimi delik deşik ediyordu. Gözünü kaplayan öfke ve nefretin kölesiydi, ta ki sahilde ki konuşmalarına kadar.

O gün yanıma gelmesini beklemiyordum, yanımda ağlamasını beklemediğim gibi.

Aşkımı öğrenirse ne olur  , sorusunu kendime defalarca kez sormuş ve her seferinde de farklı bir senaryo kurmuştum. Lakin hiç birinde kollarına alıp sarması yoktu. Başta kabul etmeyeceğini, öfkeden deliye döneceğini ve canımı yakmaya çalışacağını biliyordum. Çünkü Kim Taehyung beklemediği olaylar karşısında ilk başlarda mantığını dinleyerek hareket eder, bütün sinirini, öfkesini ve zehirini kusar daha sonra da dinginleşirdi. Hislerinin devreye girmesi de bundan sonra olurdu. Şiddetli dalgaları durulur , sakinleşirdi. Sonra da pişmanlık duyar , günlerce düşünür ve kendini kapatırdı köşesine. Yemek yemez , uyumaz , sürekli ama sürekli söylediklerini düşünüp kendine sinirlenirdi.

Kim Taehyung, okumaktan bıkmadığım en güzel kitabın en anlamlı sözleriydi.

Ortaokul son sınıf öğrencisi olmam için geçmesi gereken yaz tatilinde tanışmıştık. O babannesinin yanına tatile gelmişti, ben ise ölmüş olan dedemin cenazesine.

Annem ile babamın boşandığını sindiremeden, bir dededen daha çok baba olan insanı kaybetmek hayatımı tepetaklak etmişti. Karamsar , mutsuz bir çocuktum, onun gülümsemesi gözlerime takılana dek.

Evlerimiz karşı karşıyaydı. Bahçesinde tek başına oynuyor , koşuyor ve uzun kahverengi saçları uçuşuyordu. Ben ise her gün odamdan onu izleyerek gülümsüyordum bu hallerine. O zamanlar , tam bir bebekten farksızdı. Kendi kendine ağaçlar ile konuşur , kahkaha atar ve durduk yere sinirlenirdi. Tam tamına bir ay boyunca izlemiştim onu. Yanına gitmeye cesaret edemiyordum , o papatyaydı ben ise zehirli bir böcektim çünkü. Onun gibi neşeli , mutlu ve pozitif değildim.

Ama bir gün , hemde hiç uygun olmayan bir günde tanıştık. Ben , battığım bataklıktan çıkmak adına çırpındığım bir  an da bir darbe daha geldi .

HEARTACHE • vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin