4

30 1 1
                                    

Tanıdık sesi beynimde yankılanırken,bedenim buz kesmişti.İsmini dahi duyunca kaçtığım koca adam ,bir nefes kadar yakınımdaydı ve bana dikkatli olmamı söylüyordu.Evet kesinlikle dikkatli olmalı , buradan bir an önce defolup gitmeliydim.

Biraz daha uzaklaşırken önüme konan sudan bir yudum daha aldım.Onun dışında her yere bakmaya çalışıyor ve yine dönüp dolaşıp tam dibimdeki adama kitleniyordu bakışlarım.

Murat Bey'in  sunduğu o teklif ise ölüm fermanımdı.

-"Komutanım ,buyurun sizde eşlik edin bize."

Tam yanımda boşta duran o tabldotu gösterdi.Hayır bu an gerçek olamazdı!

Koca cüssesi yan sandalyeme yerleşirken,yapabiliceğim tek şey susmaktı.Onu tanıdığımı asla belli etmeyecektim.Her ne kadar aksini iddia etsemde ,Suat üstümde anlamsız bir etki bırakıyordu.Masada konuşulan muhabbetlerin hiç birini idrak edemiyordum.

Önüme konmuş kompostadan bir kaşık alıyordum ki ,boğazını temizledi.

-"Çilek...Ne kadar güzel bir meyve ."

Onlarca sözün arasından sadece onun söylediği bu anlamsız cümleye odaklandım.Gözlerim elimdeki kaşığa kaydı.Aptal Zühre!Çileğe alerjin var.Yüzümün mosmor olduğuna yemin edebilirdim.Elimdeki kaşığı adeta fırlatırcasına bıraktım tabağa.

-"Eee yüzbaşım sizin var mı bir eş adayınız?"

Sevilay hemşirenin sorduğu sorunun cevabını merakla bekledim.Ben yokken hayatına bir çok insan girmiş olabilirdi.

-"Yarım kalmış bir sevdam var. Ama bence onunda bende gönlü var ,düğünüm yakındır."

Duyduğum cevaba karşın bakışlarım ilk defa alenen ona çevrildi.Kastettiği kişinin ben olduğumu anlayacak kadar zekiydim.İki gözüde vereceğim tepkiyi ölçmeye çalışıyordu.Belkide yıllar sonra ilk defa onunla konuştum.

"-Eminsiniz yani?"

Güldü.Öyle sinir bozucuydu ki boğazlamamak için çok direndim.

"-Emin değilim Zühre Hanım,emin olmaya çalışıyordum.Ama artık eminim."

Son cümlesini sadece benim duyabileceğim bir sesle söylemişti.

"-İhtimallerde boğulma Suat.Hayatımda öyle bir ihtimal yok."

Aramızda geçen bu diyalog o kadar sessizdi ki onun bile anladığından şüpheliydim.Neyse ki Suat ağız okumayı bile bilirdi.

-"Sen olduğunu nereden çıkardın Zühre ?"

Anlaşılan ikimizde birbirimize eskisi gibi hitap etmeye başlamıştık.Aramızdaki bu sessiz diyalog benim masadan bir hışımla kalkmamla son buldu.Kendini beğenmiş züppe!

-"Afiyet olsun arkadaşlar,malum yarın yoğun bir
gün olucak."

Suatı,iş arkadaşlarımı ve bir kez daha geçmişimi o masada bırakıp, kaldığımız gecekonduya geri dönmüştüm.

Ve o gece düşünüp durdum. Suat'ın hayatıma yeni bir sayfa açtığım ilk anda karşıma çıkması tesadüf müydü?Kaçtığım onca zaman boyunca Suat'a duyduğum bu öfkenin sebebini hiç çözememiştim.Atalay'ın beni aldatması onun suçu değildi.Benden hoşlanmış olmayı kendine yediremeyip aylarca bunu benden saklayanda kendi değil miydi?Tüm bunlara rağmen rağmen Suat'a anlamsız bir öfke besliyordum.Belkide kendimce aldatılmamın tüm suçunu ona yüklemiştim.

Bunca bilinmezliğin içinde bildiğim tek şey Suat'ı görmek bana iyi gelmiyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 24, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sadece SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin