Öğlen yine Ender'i yatağında bulmuştu.Sürekli yorgun hissetmesine rağmen geceleri bile uyuyamıyordu kadın.Son günlerde olan her şey onun öfkesini ve hüznünü artırımıştı.
Derin düşünceleri kapının sesiyle bölündü.C:"Abla gelebilir miyim?"
E:"Gel Caner"-dedi Ender ve yatağa oturdu.
Caner, Enderin yanına oturdu ve kadının elini ellerini arasında aldı.
C:"Ablacım daha iyi misin?"
E:"Düğün günü kocası tarafından terk edilmiş,ve ortağı düğünün ortasında yaptı şov yüzünden tüm medya sayfalarına düşen bir kadın nasıl olabilirse bende öyleyim."
C:"Abla biliyorum çok zordu senin için ama biraz toplasan artık?
Bak kendine zarar veriyorsun böyle"-diyor üzgün bir sesle.E:"Off Caner hiçbir şey yapmak istemiyo.."-kadının konuşması kapının çalınmasıyla yarıda kesildi.
"Offf gellll"-dedi yorgun bi sesle.Y/Er:"Anne,girebilir miyiz?"
E:"Aa coçuklar gelin,bir şey mi oldu?"
Y:"Hayır sadece seni görmek istedik."
Er:"Daha iyi misi anne?"-annelerinin yanına otururlar
E:"Ah durmadan sormayın ya iyiyim"-yataktan kalkar.
Y:"Hiç öyle görünmiyorsun ama..."
E:"Ne yapayim oğlum he dans mı edeyim şarkı mı söyleyeyim?"
Y:"Ya anne ben onu mu dedim,ama artık yataktan kalk bak iki gün oldu,bizimle biraz zaman geçir, biz de yakında gideceğiz."
C:"Çocuklar haklı abla."
E:"Iyi tamam kalkyorum,gidin siz ben üstümü değiştirip geliyorum."
Er:"Bahçeye bekliyoruz seni anne"-yanağından öper.
E:"Tamam oh kuzum-karşılık verir."
Ender bahçeye oturdu ve Caner ve çocuklarla konuşmaya başladı.Bu onu üzüntüden ve düşüncelerden uzaklaştırdı az de olsa.
Erimi'nin çocukluğunu hatırlayınca gülmeye başladılar.
Herkesin gülmeyi kestiğini görünce Ender başını çevirdi ve Kaya'yı gördü.Üzerinde siyah bir t-shirt ve eşofman,saçları dağınıktı,yüzünde yorgun ve pişmanlık dolu bir ifade vardı.C:"Sizi yalnız bırakıyoruz"-deyip Caner ve üçü de içeri girdiler.
E:"Eşyalarını almaya mi geldin?"-omuzlarını düzeltir ve adama yaklaşır.
K:"Hayır ben..."
E:"Benden boşanmak istedin demek için mi?"-öfkeyle güler.
K:"Beni dinler misin?"-derin nefes alır.
E:"Ha buldum,sen beni asla mektupsuz terket miyorsun,bana mektup getirdin dime,nerde ver bana"-elini uzatır.
K:"Yemin ederim ki bi saniye bile seni terk etmeye düşünmedim sadece çok sinirlendim."
E:"Yemin etme ya aynı tanrıya sahip değiliz biz, çünkü benim dinimde insanlar korkaklar gibi dinlemeden gitmiyorlar."
K:"Ender bana böyle bir şey yapmayacağına söz vermene rağmen yine arkamdan iş çevirdin."
E:"Ve sen bana böyle bir şey yapmayacağına söz vermene rağmen yine beni terk ettin."
K:"Seni terk etmedim, sadece sakinleşmeye ihtiyacım vardı."
E:"Kaya insan 2-3-4 saat sakinleştir ama sen iki gündür evden uzaktasın."
K:"Evet öyle ama..."
E:"Ne aması Kaya me aması"-bağrır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybetmek korkusu
Roman d'amourHerkese merhaba bu benim ilk hikayem.Umarım beğenirsiniz. "Aşk, kalbin en derin yerlerinde tarifsiz duyguları tutuşturan yakıcı bir ateştir." Ender ve Kaya her şeyin bittiğini sandı an, kaybetme korkusu ve kıskançlık ateşi geçmişin aşkı yeniden alev...