8

238 32 4
                                    

8.BÖLÜM

Ohm,ailesine fark ettirmeden beni eve aldı.Odasına gitmek üzere merdivenlerden çıkarken titreyen merdivenin sesleri ve gözyaşlarımdan doğan burun çekme seslerini hâlâ nasıl anlamadıklarına şaşırıyordum.Bizim evde sinek uçsa ayaklanırlar,kameraları kontrol ettirirlerdi.Belki de bu insanlar, kaybedecekleri bir şeyleri olmadığından ötürü umursamazca büyümüştür.Sahi,bizim kaybedecek neyimiz vardı ki?Öldükten sonra hangi servet bizim beraberimizden gelecekti ki?

Ohm beni yatağına oturtturup tekrardan başımı omzuna koymama izin verdi.Aynı zamanda da başımı okşayarak beni teselli ediyordu.Görmediğimi düşünüyordu ama tam aksine onun da gözlerinden yaşlar süzüldüğünü görebiliyordum.Kalbine tek hüzünden bulutlar çöken ben değildim bu odada.Ohm eliyle gözyaşlarını silerek bana koftiden teselliler vermeye başladı.

"Okuldan gidiyor olabilirsin,bu senin için daha iyi.Hem gitmen demek bir daha görüşmememiz demek değil.Boş zamanlarında ne yapar ne eder görüşürüz.Görüşemesek bile,ben hep sana mesaj atarım,görüntülü atarım."

Cevap vermiyordum,onu yalanlarımla umutlandıramazdım.Bu beraber olduğumuz son gece,son saatlerdi.
Ohm başımı okşadığı elini omzuma götürerek beni bağrına bastı ve sözlerine devam etti.

"Yaşayacağın ne var ne yoksa,ben yanındayım.Seninle üzülüp seninle mutlu olacağım Nanon."
Sözünü bitirmesinin ardıdan başımı öptü.Üzülmüyorum demem külliyen bir yalan olurdu,üzülüyordum.Her üzüldüğümde yanıma duracak bir kalbi böyle paramparça bırakıp kaçacak olmam beni üzüyordu.Lakin beni daha çok üzecek şeyler vardı, katlanmak zorundaydım.İnsan değil mi?Eninde sonunda alışır tüm yokluklara.Geçmez yarası,alışır yarayla yaşamaya.

Ohm başını dizlerime koyup yatağa uzandı.Ben de gözyaşlarımla belki de son kez o yumuşacık,parıl parıl parlayan saçlarını okşuyordum.Ohm'un başını okşarken başında yürüyen bir böcek görmemle bağırmam bir oldu.

"Ohm,başına böcek var!"

Ohm telaşla dizlerimden kalkıp elimden yere attığım böceği arıyordu.

"Ne böceği?Bit olamaz değil mi?"

Böceği beyaz halısının üzerinde görünce elimle işaret ettim.İkimiz de böceğe yaklaştıkça Ohm'un gözleri daha çok açılıyordu.

"Bit bu!Nerden geçti bana?"

"Bit mi?Ne yapacaksın bitse?"

"Evde önceden kalma bit ilacı var, onu süreceğim.Sen de kafamı tarayacaksın."

"Kafanı mı tarayacağım? Kafanda bitler var Ohm,nasıl tarayayım?"

"Taramazsan gitmezler.Ölecekler ilaçtan sonra."

"Yazık değil mi ya,öldürmeden tarayayım da gitsinler."

"Saçmalama Nanon,saç derisinden başka yerde yaşayamıyorlar zaten."

Kaşınan kafamı kaşıyarak "Ne bileyim ben,hiç bitlenmedim ki.Off..." dediğimde Ohm "Kafan mı kaşınıyor?" dedi daha da hayretli yüz ifadesiyle.

"Evet?"

"Nanon,tebrikler.İlk kez bitlendin."

"Ne? Kafamda mı yürüyorlar,iğrenç."

Something You Hide/OhmNanon✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin