Esrarengiz Kasaba WhatsApp

İki İstek Birden 2

Merhaba! Ben Oyun!

Anlaşılan bu seriyi çok sevdiniz ve bende sevdim, bu yüzden kaldığımız yerden devam ediyoruz!

---

Makinenin etrafında oluşan kalkan yıkıldığında kask Ters Mabel 'ın kafasından çıktı. Mason ve diğerleri başına koştular, Ters Mabel asık suratıyla başını ovalıyordu. Makinenin ekranda yine uyarı yazıları gelmişti;

"Kurallar uyun ve yaşayacağınız olaylara engel olmayın. DÜNYAMI BOZMAYIN!"

"Makineyi dinleyin, sonuçlar tatsız oluyor." dedi Ters Mabel Mason' un desteği ile ayağa kalkarak.

"Sonuçları biz de gördük Mabel ama asıl soru annenin nasıl göründüğünü nereden biliyorsun?" dedi Ters Stan şaşırmış bir şekilde. Ters Mabel' a bakarak.

"Eski evimizde annemle babamın düğün resmini gördüm." dedi Ters Mabel. "Resim şimdi Mason' da-"

"Hayır değil." dedi Mason kardeşini kenara çekerek. "Resmi yaktım,  evle beraber."

"Yangının bir kaza olduğunu söylemiştin!" dedi Ters Mabel kardeşine karşı çıkarak.

"Her zaman yalan söylerim Mabel, ilk defa yalan söylüyormuşum gibi davranama." dedi Mason itiraz kabul etmeyen bir şekilde. "Şimdi makineye kim giriyor?" dedi ardından diğerlerine bakarak.

Konu bir daha açılmamak için burada kapanmış oldu.

"Muhtemelen benim girmem gerekiyor." dedi Mabel platforma çıkarak. "Bakalım kuralları bozmayınca neler oluyor.

"Mabel, dikkatli ol!" dedi Dipper onu uyararak.

"Merak etme Dip-Dip, ben Mabel' ım!" dedi Mabel keyifle ve kaskı başına taktı.

*

Ters Mabel ile aynı manzaraya bakmaya başladı Mabel. Ama ortam çok daha farklıydı. 

Büyük bir arabanın içindeydi ve onunla beraber orada olan sadece Ters Soos vardı. Mabel ona bir şey söylemek istedi ama ağzını açtığı gibi kapattı, sessiz kalmak daha iyiydi, hikaye akışını bozmamak için Ters Mabel gibi davranmalıydı ve o asla kendi Soos' u ile konuşmazdı. 

Mabel Ters Soos' a baktığında onun da üzgün olduğunu gördü, yüzünde kayıtsızlık yerine hüzün vardı ve eliyle gözlerini silmişti, hangi boyutta olursa olsun bir Soos' un üzülmesini istemiyordu, o aynadan ona baktığında ona hafifçe gülümsedi. Ters Soos şaşırdı ama o da hafifçe gülümsedi.

Mabel çabucak cama geri döndü ve etrafa bakmaya başladı. Hava kapalıydı ve sağanak yağmur yağıyordu. Dışarısı dram filmlerinden bir sahne gibi her açıdan hüzünlüydü. Mabel cama bakmayı kesti ve bakışlarını kendisine çevirdi.

Üstünde simsiyah ve dantel süslemeli bir elbise vardı, ayaklarında siyah çoraplar ve siyah hafif topuklu bir ayakkabı giyiyordu. Başında da siyah büyük bir şapka ve yünün önüne düşen tül vardı. Mabel o sırada elindeki küçük koyu mavi ve beyaz yıldız benekleri olan keseyi fark etti. Keseyi açıp baktığında parçalanmış tılsımı gördü, Ters Mabel' ın tılsımı siyah bir kurdeleyle eline ve bileklerine bağlanmıştı, yani bu kırık tılsım Mason' a aitti.

O sırada araba durdu ve Soos iki şemsiye ile arabadan indi. İki şemsiyeyi de açtı ve birini kendisine tutarken gidip Mabel 'ın kapısını açtı ve ona da şemsiyeyi tutmaya başladı. Yine bir mezarlığa gelmişlerdi.

Mabel arabadan indi ve zorluk çıkarmadan mezarlığa ilerlemeye başladı, içinde çok büyük bir kaçıp saklanma dürtüsü vardı ama buna engel olmaya çalışıyordu, iyice bozulan makinenin ona göstereceklerini tahmin etmek bile istemiyordu!