Kaderin....İpi

68 7 27
                                    

Genç kız elindeki torbaya çalınan bütün mücevherleri koydu.
Yanındaki genç adama dönüp gülümsedi .
"Bu Paris halkına yeter de artar Kara kedi !"
"Buna .... Sevindim leydim."
Genç kız elindeki torbadaki mücevherleri bir diğer küçük torbalara eşit miktarda yerleştirmeye başladı.
Gece kimseye görünmeden bu küçük torbaları kapıların önüne bırakacaklardı.
Uğur böceği , küçük torbaların ağzını bağlamak için ip istediğinde  Kara kedi odasına geçip ip aramaya koyuldu.O sırada kwamisinin yorulmuş olduğunu fark etti. Geri dönüşüm sözlerini söylediğinde prens Adrien olmuştu artık o.
Plagg , Adrien'ın elinden peynirini alırken Adrien küçük kwamiye acele etmesi konusunda ikazlarda bulunuyordu. Genç kız  çok heyecanlıydı. kim bilir Paris halkı ansızın gelen parayı görünce ne kadar sevindirdi! Hem Paris mutlu olacaktı. Hem de o yeni bir hayata başlayacaktı. Kediciği ile! Ama nerede kalmıştı sevgilisi !  Çoktan akşam olmuştu bile! Heyecanına yenik düştü ve sarışın gencin odasına doğru ilerledi.
Tam kapıyı çalmak için elini kaldırmıştı ki....
İçeriden gelen  konuşma sesleri durmasına neden oldu.
"Senin prens olduğunu öğrenince eskisi gibi sever mi seni! Oyunun eninde sonunda ortaya çıkacak Adrien. Şuan onu sevmen önemli değil . Sen onu yakalayıp zindana atmak için bu işe kalkıştın ve o sadece bunu umursayacaktır."
Genç kız duyduklarını sindiremedi .
Şakaydı ! Şaka olmalıydı....
Kara kedi veliaht prens olamazdı.
Tahtın vârisi...
Olamazdı! İnanmak istemedi...
Kaldırdığı elini indirdi. Sessiz adımlarla ayrıldı oralardan...
Oyuna getirilmişti...
Sevildiğini hissetmişti.... Uzun bir zaman sonra...
Ve bu da sadece yalan kokuyordu.
Genç kız o gece orayı terk etti. Yanındaki mücevherler ile orayı terk etti.
Geriye ise hayallerini , sevgisini ve göz yaşlarını bırakmıştı...

Kara kedi odadan çıktığında leydisini içeride bulamadı.
"Leydim ! Neredesin ?" Tüm odaları aradı ama genç kızı bulamadı.
Ve o günden sonra genç kızdan hiç haber alamadı.
Sevdi ama kaybetti...
Bu oyunun şimdilik bir kazananı yoktu. Ve suçlu olan tek şey ise kraliyetti. Ne Uğur böceği 'nin ne de Kara kedi'nin bir suçu vardı.
Suçlu krallıktı...

....

3 ay sonra

Sarışın genç ,  saçları dağılmış bir şekilde yatakta sırt üstü yatıyordu.
Göz altları morarmış ve şişmişti.
Küçük siyah  kwami sahibinin yanına gidip yastıklardan birinin üstüne oturdu. Elindeki peyniri yiyecek kadar bild iştahı  yoktu.
Kapının çalınması ile siyah kwami kuşkuyla kapıya bakındı.
Sarı saçlı , Orta yaşlı kadın, oğlunun odasına daldı.
Küçük siyah kwami korkuyla geri çekilse de, Kraliçe Emilie , küçük kwamiyi durdurdu..
"Benim Plagg , korkmana  gerek yok."
"Üzgünüm majeste , ben siz olduğunuzu bilmiyordum." Küçük kwami kraliçeye doğru yanaştı. Üzgündü ve oldukça da yorgundu .
"Sorun değil Plagg." Kraliçe Emilie , oğlunun yanına yaklaştı ve yatağın kenarına oturdu.
"Adrien, iyi misin tatlım?"
"Değilim anne..."
Kraliçe Emilie, oğlunun sarı saçlarını okşadı.
"Oğlum... Babanın durumu gittikçe kötüleşiyor. Biliyorum iyi değilsin... Ama 3 gün sonraki törende artık müstakbel eşini duyurman gerekiyor biliyorsun değil mi?"
"Anne..."
"Bak , aşk acıtır oğlum . Unut artık o kızı. Sen olduğunu öğrenince kaçtı gitti. Bulunsa bile idam edilecektir .  Kraliyet kuralları böyle."
"Ben kral olunca kimse ona bir şey yapamaz!"
"Onu nereden bulacaksın?  3 aydır izine rastlamadık. Sana dikkatli ol demiştim. Aşık olursun demiştim ama beni dikkate almadın Adrien"
Emilie Agreste yataktan kalkıp oğluna son kez baktı.
"Sana seçtiğim kızların isimlerini ve özelliklerini anlatan belgeleri hizmetlilerle yollarım . Kararını versen iyi olur."

Sarışın genç hiç bir şey söylemedi.
Kara kedi olduğunu bilen tek kişi annesiydi.
"Plagg pençeler!"
Kara kedi çatıdan atlayıp gizli yerine doğru yola çıktı. Çatılarda ilerlerken  harabeler içindeki bir evin bahçesinde tanıdık bir gölge gördü.
Duraksadı...
Korktu...
Şaşırdı...
Sevindi...
Evin bahçesine daldığında etrafa göz gezdirdi. Az önceki gölgeden bir iz yoktu. Etrafta gezinmeye başladı.
Sonra evin içine doğru ilerlerken onu gördü.
Leydisi...
Burası onun eski eviydi. Onu ilk gördüğü yerdi... Oyunun başlat tuşuydu...
"L-leydim..." Seslendi .... Sesi çok kısık çıkmıştı....
"Leydim!"
Genç kız  irkilerek arkasını döndüğünde karşısında Kara kedi 'yi gördü. Sarışın genç , leydisini sarilsa da genç kız karşılık vermedi .
Ağlamaya başladı. Sakınmadı ... Korktu...
Sarışının kollarından ayrıldı.
"Leydim? Nerelerdeydin ... Ben seni çok özledim "
Genç kız konuşmak yerine gözlerini kaçırdı.
Zaten bakmıyordu ki... Burukça gülümsedi
"Yolun... Sonu ha? Muhafızlar nerede ? Yoksa beni hemen şimdi mi öldüreceksin." Kara kedi'nin gözleri şaşırdığını sozluyordu açıkça...
"Ne?"
"Biliyor musun ? Öldür beni .... Şimdi...Zira ... Annemi ve babamı çok özledim ... "
Kara kedi genç kıza yaklaştı ... Yaklaştı ve yaklaştı . Genç kız korkuyordu ama geri de çekilmiyordu...
Genç kıza sarıldı. Tekrar ... Karşılık beklemeden.... Genç kızın saçları hala menekşe gibi kokuyordu .
"Evet ... Planım bu yöndeydi leydim. Seni yakalamaktı amacım.
Ama sonra ... Sana yakalandım leydim ... Aşık oldum.  Korktum ve saklandım.  Bana  kraliyetten nefret ettiğini söyleyince kendimi açamadım sana..."
Genç kızın saçlarına minik öpücükler bırakıyordu genç adam.
"Üzgünüm...."
Genç kız birşey demedi. Ne desindi ki?
"Affet beni... Lütfen.. " Genç kız korkuyordu. Nasıl tekrar güvenebilirdi ona ...  Ya da bir başkasına."
"Nasıl buldun beni?" Kısıkça bir cümle çıktı dudaklarının arasından
"Çatılarda geziniyordum böceğim."
"Kralın hastalandığını duydum."
"Evet..."
"Kral olucaksın."
"Evet"
"B-bir kraliçen olucak."
"E-evet."
Genç kızın parmaklarının uçları sızlıyodu. Özlemişti... Çok özlemişti.
Ama güvenemiyordu.
"Güven bana leydim... Zira ben de seni çok özledim minik Uğur böceği'm"
İçini okuyordu sanki Kara kedi.
"Korkuyorum."
"Ben kral olunca kimse sana bir şey yapamaz. Hem kimse kraliçelerine zarar vermeye cüret edemez!"
"Ondan değil..." Genç kız sarışın erkeğin mucizesine bakıyordu. Kediklizm'i aktifleştirip onu öldürmesinden  mi korkuyordu ?
Sarışın erkek genç kızın gözlerinin yüzüğünde takılı olduğunu fark etti ve gülümsedi .  Yüzüğü parmağından çekip çıkardı.
Prens Adrien formunu alınca genç kız geriledi.
Adrien genç kızın omuzlarına ellerini koydu.
"Bak . Benim kraliçem ol."
"Bu mümkün değil. Ben soylu değilim. Hem .... Sana güvenmiyorum."
"Güvenini geri kazanana kadar bekle. Benim kraliçem ol ve hayallerin gerçek olsun leydim. Halka yardım edebilirsin ! Hem de suçlu damgası yemeden , korkmadan. Soylu olup olmaman umurumda değil . Ben sana aşığım ve kimse bunu durduramaz ."

"S-sen ...."
"İzin ver , törende senin adını söyleyeyim prensesim."

Genç kız gülümsediğinde ayın ışıkları gözlerine parladı .
Adrien'a geri sarıldığında sol elini sarışının saçlarına daldırdı.
"Saçların... Çok güzel... "
"Sevdiğini biliyorum ."
Genç kız Adrien'ın  saçındaki siyah kurdeleyi aldı. Kendi saçlarındaki kırmızı kurdelelerden birini genç adama uzattı.
"Bunu al ."
Adrien elini genç kızın uzattığı kırmızı kurdeleye uzattı .

Saçlarını kırmızı kurdeleyle bağladı. Genç kız elindeki siyah kurdeleyi  bileğine bağladı. Saçlarındaki diğer kırmızı kurdeleyi de saklamak için yo-yosuna bıraktı.
Kaderin kırmızı ipine siyah karıştı. Ama o ip hiç kopmadı....

Criminal Kingdom (✔️)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin