15/09/1890
(Günlüğe yazılmamış bölüm)Mike ve Will evden hızlıca çıktılar ve tren istasyonuna doğru yürümeye başladılar. Ellerinde valizler ile tedirgince etraflarına bakınıp duruyorlardı. Mike Will'in elinden sıkıca tutuyordu, sahiplenirmişcesine.
Tren istasyonuna geldiklerinde etrafta kimse yoktu, onlar için kimsenin olmaması bir avantajdı. Bu iğrenç kasabadan kurtulmak için tek şansları bu trendi. Tabii ki trenin içine girmeyeceklerdi. Trenin kömür vagonuna gireceklerdi, kimseye görünmemek için.
Mike Will'in tedirginliğini hissedip titreyen ellerini tuttu. "Korkma Will, merak etme kurtaracağım bizi" dedi güven verircesine. Will sadece ona buruk bir şekilde gülümsedi. Sonunda trenin sesleri uzaktan gelmeye başlamıştı. istasyonun en uç köşesine gittiler, görünmemek için. Tren istasyonun önünde durduğunda hızlıca kömür vagonuna bindiler, şanslarına kömür vagonu çok dolu değildi ve rahatça sığabiliyorlardı.
Tren hareket etti ve ikisi de yol boyunca konuşmadılar. Tren istasyona vardığında herkesten sonra onlar kömür vagonundan inip yürüdüler. Nereye yürüdüklerini bilmeden, sadece kaçmak istiyorlardı.
Bir dağın tepesine ulaştıklarında dinlenmek için çimenlere oturdular. Will her an tetikteymiş gibi sürekli etrafına bakınıyordu.
"Will korkmana gerek yok. Bak gördün mü? Kurtulduk o lanet kasabadan. O iğrenç insanlardan kurtulduk sevgilim" dedi ve aynı anda gülümsedi Will'e.
Will ona gülümseyip tekrar manzarayı izledi "Doğru söylüyorsun. Kurtulduk sevgilim" dedi Will.
Mike gülümseyerek onu izlemeye devam etti. Yüzünün tüm hatlarını ezberlercesine uzun süre izledi sevgilisini. Uğruna ölümü göze alacağı kişiyi izledi. Manzarayı izlemesine gerek yoktu, onun manzarası Will'di zaten.
Biraz oturduktan sonra ikisi de uyuya kalmışlardı. Bu kadar yorgunluk ikisine de fazlaydı zaten. Will saat başı kâbus görse de, Mike da onun gibi uyanıp her seferinde onu sakinleştirip yatırmıştı. Will'in bu hale gelmesi onu çok üzüyordu. Havanın aydınlanmasına 1 saat kala, Mike sonunda uyumayı başardı.
...
Sabah olduğunda, önce Mike uyanmaya çalıştı. Gözlerini yavaşça araladı ve etrafına bakınmaya çalıştı. Fakat, uyandıkları yer ile uyudukları yerin farklı olduğunu seçebiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
diary -byler-
FanfictionJane ve Max, evlendikten sonra yeni evlerine taşınırlar. Fakat evde garip birşeyler vardır. Bir günlük, ünlü ressam William Byers'ın günlüğü.