Uchiha karanlık odada nefes nefese kalmıştı. Her an kalbi durabilirmiş gibi hissediyordu ama aslında sadece panik ataktı bu.
Kalbi hızlıca çarparken elleri titremeye başladı Sasuke'nin , nefes alıp verişi iyice düzensizleşmeye başlamıştı. Korkuyordu.. Ama neyden? Ölmekten mi? İçinde olduğu kararsızlık durumundan mı? Yoksa kimsenin ona inanmamasından mı?
Sasuke elini kalbine götürdü ve sıkmaya başladı göğsünü.
Sakura'nın dedikleri aklına geldi. Sakinleşmeliydi , nefesinin düzensiz olduğunu fark etti ve düzenli titrek nefesler alıp vermeye başladı.
Gözlerinde yaşlar birikmişti Sasuke'nin. İçinde olduğu o bilinmezlik durumu aklına gelen türlü türlü düşüncelerden korkuyordu.
Ya Naruto'yu öldüren kişi kendisiyse?
Ya masum değilde suçlu olan tek kişi kendisiyse?
Sasuke nefesini tam düzenlemişken aklına hücum eden düşünceleri buna izin vermedi.
Korkuyordu hemde hiç olmadığı kadar.
"Yardım edin!"
Boşunaydı bu isteği artık o herkesin gözünde bir suçluydu.
Her zaman hissettiği o hafif çakrayı yeniden hissetti. Belki bu çakra onu kurtarabilirdi...
"Lütfen yardım et bana" dedi gözünden yaşlar süzülürken Uchiha.
"Her şeyden kurtulmaya ne dersin Sasuke?"
"N-neyden bahsediyorsun?"
"Sharinganını aktifleştir ve etrafa iyice bak zorda olsa fark edeceksin ki yukarda küçük bir cam var ordan çıkabiliriz"
Sasuke az önce tüm odağı panik atağındayeken şimdi çakra ile ilgilendiği için panik atağın etkisi azalmıştı.
Uchiha, Naruto sandığı çakranın dediği gibi sharinganını aktifleştirip etrafı inceledi. Çakranın dediği gibi yukarıda küçük bir cam vardı, sanırsa o cam havalandırma amaçlıydı.
Sasuke hızla gidip duvara çıktı ve cama baktı. Basit bir bariyer jutsusu vardı üstünde.
"Çözül!"
Sasuke'nin sözü ile bariyer kalkmıştı ve camı açıp dışarı çıktı.
Hava henüz kararmamıştı, güneş yeni yeni batıyordu.
Etrafına bakındı Uchiha , hokage binasının arka kısmındaydı.
Çakra , Sasuke'nin yanına tekrar geldi.
"Ölüm vadisine gidiyoruz"
Sasuke çakranın dediğini yapıp ölüm vadisine yol almıştı , her şeyi arkasında bırakmak istiyordu artık. Çok yorulmuştu...
Ağaçtan ağaca zıplayıp vadiye gelmişti Sasuke , çakra konuştu:
"Sasuke , insanlar tekrar dirilmez bunlar sadece edo tensei tarzı jutsularla mümkün reenkarnasyon dedikleri şey sadece mitolojik hikayelerde , filmlerde olur."
Çakra duraksadı ve tekrar konuştu.
"Düşün Sasuke! Sence mantıklı olur muydu bu? Sence gerçek olabilir miydi böylesine bir saçmalık"
Sasuke'nin kafası karışmıştı daha da fazla.
"Yani yeniden doğmuyacak mısın sen?"
"Diriltme jutsusu olmadığı sürece evet"
"Peki o rüyalar? Her şey yalan mıydı? Böyle bir şey olamaz inanmıyorum!"
"Sasuke , beni sen öldürdün"
"NE!?"
"Sasuke hiç bir şeyi hatırlamıyorsun hala ve kendi anılarını kendin sildin"
"Hayır , hayır , hayır , hayır...." Sasuke korkmaya başlamıştı.
"Ben uçurumdan düştüğümde yaşayabilirdim ama senin yüzünden öldüm, ben ölünce pişmanlık duyduğun için anılarını sildin ve beynin benim ölümüm hakkında yeni bir senaryo uydurdu sadece"
"B-ben , ben böyle bir şey yapmış olamam"
"Gerçekler bunlar"
Sasuke daha fazla psikolojik darbeye dayanamadı. Aklı sağlığını kaybediyor gibiydi.
"Ben yaşamayı hak etmiyorum"
Atladı, tıpkı Naruto gibi düşüyordu uçurumdan. Tıpkı öldürdüğü sevgilisi gibi yere çakılacaktı o da.
Sasuke kesinlikle yaşamayı hak etmiyordu. En azından kendisi böyle düşünüyordu.
"Sana geliyorum Naruto" kısık sesi ile mırıldandı ve yere çakıldı. Kafasından aldığı darbe nedeniyle ölmüştü denilebilirdi dışarıdan bakınca ama o yaptığı hatalar yüzünden dayanamamıştı bu ağır yüke.
O hissettiği çakra ise tamamen kendi uydurduğu bir hayali ürünüydü. Günler boyu uykusuz kaldığından beyni onunla oyun oynamaya başlamıştı. Gerçek ile gerçek olmayanı ayırt edememişti. Belki de yavaşca şizofreniye de kaymış olabilirdi bu durum.
Naruto'nun katili kendisi olduğu için kalben, ruhen ve zihinsel olarak hasar almıştı Sasuke.
Hava kararmıştı. Konoha halkı arasında çoktan Sasuke'nin katil olduğu ve kaçtığı dedikodusu yayılmıştı.
Tsunade hazırladığı anbu ekibine Sasuke'yi bulup hayatta olucak bir şekilde geri getirilmesini emretmişti.
Ekibin içinde Sasuke'nin yakını -sensei'si-olduğundan Kakashi de vardı.
Kuchiyose no jutsu ile köpeklerini çağırdı Kakashi ve Sasuke'nin evinde bulduğu kıyafeti koklatıp aramaya başladı shinobi köpekler.
Yaklaşık 1 günlük aramanın sonunda Kakashi ile beraber Pakkun (belki köpeğin adı yanlış olabilir hatirlamiyom) Sasuke'nin yerini tespit etmişlerdi.
Kakashi, sonunda bulduğu için sevinmişken Sasuke'yi görünce dona kalmıştı.
Yerde kanlar içinde yatıyordu.
Yanına yaklaşıp 'belki' diye düşündü ve elini kalbine götürdü Sasuke'nin ama Sasuke çoktan göç etmişti bu dünyadan.
Kakashi'nin içini derin bir hüzün kaplamıştı. İki ögrencisinide kaybetmişti. Tıpkı rin ve obito gibi...
Sırtına aldı sasukeyi ve konohaya götürdü Kakashi.
***
"Keşke bu kadar üstüne gitmeseydik" diye mırıldandı Shizune.
Herkes siyah kıyafetleriyle genç Uchiha'ya veda etti. Sakura durmaksızın ağlıyordu, çocukluk arkadaşını kaybetmişti. Kakashi belli etmesede fazlasıyla üzülmüştü.
Takım 7 artık sadece Sakura ve Kakashi'den ibaretti. Her şey neden böyle olmuştu ki? Daha Naruto hokage olucaktı. Sasuke klanını tekrar yücelticekti, neden böyle olmuştu her şey?
Sasuke'nin raporunda tahmin edildiği kadarıyla yere düşerek öldüğü yazıyordu ama bu ölümün ardındaki gerçek sonsuza dek bir sır olarak kalıcaktı.
FİNAL
Bu benim ilk bitirdiğim kitabımdı okuyan herkes için minnettarım. Çok fazla mantık hatası ve yazım yanlışları olabilir af diliyorum. Kitaba başladığımda düşündüğüm şey, konu bambaşkaydı bu kadar uzayacağını düşünmemiştim. Kitaptaki Sasuke'yi kendimden esinlendim bende bi akrabımın ölümünden hep kendimi suçladım bu yüzden de uyku fobim oluştu max 4,5 saat uyuyabiliyorum ve bazen halisunasyon tarzı şeyler göruyorum umarım sonum burdaki Sasuke gibi olmaz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
don't cry for me; sasunaru/narusasu
FanfictionSasuke dur gitme! Beni dinle sadece...