Bu bölümü diğer hikayeyi okuma listesine ekleyen kar_tanesii_'ne ithaf ediyorum!
Kadın her zamanki gibi paltosuna sarılı halde apartmandan çıktı.5 dakika kadar yürüdü ve küçük bir marketten gazete aldı.Tarihe baktı.27 yaşına girmişti.Gazeteyi okudu biraz.Muggle haberleri baya sıkıcıydı.
Çoğu insan kadını görünce otuz yaşını geçtiğini söylerdi.Ama o 27 yaşındaydı.Bunun nedeni siyah saçları sayesinde daha da göze batan beyaz saç telleri ve yılların verdiği sıkıntı ile çatılan kaşlarıydı.
Kararları erkenden ve fevri şekilde verirdi.Bir anahtarla Gringotts'un derine gidip oradan bir kupa çalmasından anlaşılan birşey bu.Yine düşünmeden bir karar vermek,Britanya'ya gitmek istedi.9 yıldır alışamadığı Amerika'dan kurtulmak istedi.Büyücü sokaklarında dolaşmak...
Babası o 19 yaşındayken öldürülmüştü.Diğer aile üyeleri de onunla bağlantılı oldukları için öldürülmüştü.Bir o vardı.Bir de tüm bu olanlara rağmen hayatı pahasına koruduğu altın kupa...
Ama evine dönmedi.Dönerse bu kupanın ele geçirileceğini biliyordu.Yanılmıyordu da.Salınan Ölüm Yiyen'ler hala Britanya'nın her yerinde Mary White'ı arıyordu.
Bu 9 yıl boyunca fabrikalarda çalışmıştı,Hogwarts'tan mezun olmadığı için MACUSA onu kabul etmemişti.Bu yüzden Washington'ın en sefil yerinde belki en sefil dairesinde oturuyordu,pejmürde kılıklıydı.Buna rağmen sanki mükemmel besleniyormuş gibi bir cildi ve vücudu vardı.Çoğaltma büyüleri hayat pahasıydı onun için.
Ama yine de Britanya'ya gitmek için bir bahane buldu.'Bu kupanın gizemini Hogwarts'taki kitaplar sayesinde bulurum.'
9 yıldır ayak basmadığı havalimanına girdi ve ekonomi,olabilecek en ucuz bileti aldı.Tüm evi(çok şey yoktu) bir bavula doldurdu ve Britanya'ya gitti.8 buçuk saat sonra Britanya'daydı.Edinburgh'a indi.Hogwarts İşkoçya'daydı ve uğraşamazdı.
Cisimlenemiyordu,sınavına girmemişti.Bu yüzden zorlu,4 saat süren bir yolculuk ile Hogwarts'ın eteklerine vardı.
Etekleri çıkmak ayrı dertti.Çok yorucuydu.Bir de kupa yüzünden yavaş yavaş ilerliyordu.Ne kadar geçtiğini bilmiyordu ama en sonunda Hogwarts'ın kapısındaydı.Kapıyı tıklattı.3 yıldır Profesör olan Severus Snape kapıya baktı.
-Kimsiniz?
-Mary White.
-Hah!Her 'Ben Mary White'ım.' diyene inansaydık...Ohoooo...
-Şaka yapmıyorum.
Severus Snape kadının zihnini inceledi.Belki 5 dakika boyunca zihnini karıştırdı.
-Gir içeri.Bu arada doğum günün kutlu olsun.
-Teşekkürler.
Kadın yine yüzündeki sert ifade ile kütüphaneye gitti.Filch ona izin verdiği için yasaklı bölüme girdi.Kitapları mırıldanarak okuyordu.O hafta boyunca kütüphanede yatıp kalktı.Amerika'daki işinden kovulduğuna adı gibi emindi ama artık umrunda değildi.
O bir hafta sonra vardığı sonuç elinde bir hortkuluk olduğuydu.Bununla ne yapacağını düşündü.Voldemort ölmemişti.Elindeki kupaya baya bir sövdü.Sonra 9 yıldır Voldemort'un ruhunu sütyaninde taşıdığını farketti.İğrendi amahemen sonra kupayı sütyeninin içine sıkıştırdı.Dumbledore da bakanlıktaydı.Konuşamadan gitmek zorunda kaldı.Lucius Malfoy okulu ziyaret edince paçaları tutuştu ve tekrardan Amerika'ya döndü.
Amerika'da yine bir fabrika'da iş buldu ve yine köpek gibi çalıştı.
Bu bölüm 1984 yılında geçmiştir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mary White:Hortkuluk Hırsızı
FanfictionMary White 1957 doğumlu,Hufflepuff bir Muggle doğumlu.15 yaşındayken hayatının en kötü kararını verir.Bu kötü karar yüzünden hayatı tepetaklak olur,Amerika'ya kaçar ve kaçak yaşamayı dener.Ölüm Yiyenler ise onun peşini bırakmaz.
