PART 1

1.1K 60 10
                                    

"Although they know they not the only

I got 'em wanting to embrace their sins"

                                                                  ***

"Geçen gece bembeyaz dantellerin içindeyken güzel bir kuğu gibiydin. Görür görmez bu parçanın sana ait olması gerektiğini düşündüm, umarım haddimi aşmamışımdır."

- Taehyung.

Jin pahalı olduğu dokusundan belli olan beyaz kartın üzerindeki muntazam el yazısına bakarak sıkıntıyla derin bir iç çekti. Notu katladığında üzerinde yazan marka gözlerini devirmesine neden olmuştu. Klasik ve sıkıcı diye düşündü. Kartı gelişigüzel bir şekilde ahşap masanın üzerine, lacivert kutusu açılmış kuğu figürlü pırlanta kolyenin yanına, attı. 

Tek omzunu açıkta bırakan açık mavi çizgili gömleğinin katlanmamış kollarının örttüğü narin yamuk parmaklarıyla pırlanta kolyeyi avcuna aldı ve baygın bakışlarla inceledi kısa bir süre. 

"Adamı kendine aşık etmediğini söyle lütfen?" Jimin salondaki turuncu ikili koltukta uzanmış, Jin'in yan profiline bakıyordu. Sorusu her ne kadar alaycı olsa da başlarına bela almaktan korkan bir yanı da yok değildi. 

"Saçmalama kuzum, biraz duygusal bir adamdı evet ama endişelenecek bir durum yok inan bana. Muhtemelen ikinci seferin yolunu yapıyordur." muzipçe göz kırptığında Jimin de kıkırtısına eşlik etti.

"Sende gerçekten de şeytan tüyü var." 

Jimin sarı bakımlı saçları, minyon tipi ve yüzündeki tatlı ifade ile son derece çekici bir omegaydı. Görüntüsü ve cilveli tavırlarıyla elde edemeyeceği kimse yoktu. Öyle ki sizi avucuna alır, sonra da size her istediğini yaptırabilirdi ve siz hiçbir şeyin farkına varamazdınız bile. Onun bu oyuncu tavırlarına kanmayan tek bir kişi vardı. 

Jin, yavaş adımlarla en yakın arkadaşının uzandığı koltuğa yaklaşıp ayak ucunda durdu ve ayaklarını havaya kaldırıp kendine açtığı yere oturup ayaklarını tekrardan kucağının üzerinden uzatmasını sağladı.

"Bana diyene de bakın! Senin çeyreğin edemem biliyorsun değil mi?" Jimin yüzündeki küçük sırıtışı saklamadan omzunu silkti yalnızca. Kendinin farkındaydı elbette.

Boş gözlerle televizyondaki reality showa baksalar da olay örgüsünü anlayacak kadar takip ettikleri söylenemezdi. İkisinin de aklı başka yerdeydi.

"Bu gece gidiyorsun değil mi?" 

Tüm gece hatta tüm hafta boyunca yalnız kalacak olmanın sıkıntısını sesine yansıtmadan edemedi Jin.

"Ah, hadi ama! Bebeğim sana da bir şeyler ayarlayabilirim biliyorsun."

Jin olumsuz bir baş sallamasıyla geçiştirdi onu. Bir kaç gün dinlenmek ve kendine bakım yapmak istiyordu. Heatinden yeni çıkmıştı ve Taehyung onu epeyce yormuştu. Hatırladığı masum olmayan anılar ile içindeki ılıklığa engel olamadı.

"Yeni birisi mi?" 

"Evet, adı Hoseok. Rutu yaklaşmış kızıl saçlı, seksi bir alfa. Daha ne isteyebilirim ki?"

"Kızıl saç fetişin var biliyorsun değil mi?" Jin'in sorudan çok bir tespiti andıran cümlesi ikisine de kahkaha attırmıştı.

"Senin de dövmeli ve damarlı ellere fetişinin olması gibi mi?"

Jin kucağındaki küçük ayaklara acıtmayacak şekilde vurduğunda Jimin eliyle ağzına fermuar çekiyormuş gibi yapsa da imalı bakışlarını arkadaşından çekmemişti.

THE NEW PROPOSAL ~jinkook~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin