Bungou Stray Dogs x Reader

Kavga

Chuuya bana sırıtırken etraf sarsılmaya başladı ve çocuğun kenarlarında kırmızı çizgiler orataya çıkmıştı. Tıpkı, tıpkı bir Kalkan gibi.
Bir anda ellerini cebine koyarak bana doğru yürümeye başladı
- Ölmek istemediğini sanıyordum.
Deyince pratik cevap verdim.
- ölümle ilgili korkularımı yendim diyelim
Chuuyanın sırıtması ile ondan kaçmaya başladım. O bana hamle yapıyor ben kaçıyordum zorlu bir savaştı. En sonunda dayanamayarak "YETER"
Diye bağırdım.
Elimin işaretini değiştirerek ona bir sırıtmış gönderdim.
-Bir azda ben konuşayım.
Gücümü aktivite ederek onu hareketsiz bıraktım. Havayı kontrol etmeyi seviyordum. Onu hareketsiz bıraktıktan sonra üstüne baskı yapıp yere yapıştırdım. Ardında arkama bakmadan koşmaya başladım. İstediğim tüm cevapları almıştım. Daha fazla beklememe gerek yoktu. Arkamdan gelen küfürlerle onun kendine geldiğini anladım. Nakahara Chuuya ne zorlu biriydi lan bu. Hemen kalabalık caddeye doğru koşmaya başladım. Hala takip ediliyordum. Ve yakalanmakla ilgili problemlerim vardı. Kalabalık caddeye çıktığımda orada duran taksiye doğru koştum. Adresi vererek hızlıca gitmesini söyledim. Adam telaşını anlamış olacak ki nedenini soracağı şurada hemen öğrenci avukat kimliğimi göstererek adamı susturdum. Adam hızlı bir şekilde evime doğru yol almaya başladı. Arkama baktığımda şapkalı kısa çocuğun bana dik dik baktığını gördüm.
Chuuya ağzından
Kahretsin küçük bir kızı elimden kaçırdığıma inanamıyorum. O siktiğimin avukatını geberteceğim. Ama neden bu konuda oldukça ustaymış gibi geldi. Onun kafasına silah tuttuğum zaman rol yapmadığına yemin edebilirdim. Sanki bunu önceden planlamış gibi rahat ve ustalıkla yapmıştı bunu. Sikerler. Çok sinir bozucu. Yavaş yavaş yürüyerek siktiğimin dazai'ya bunu nasıl açıklayacağımı düşünüyordum. Kesinlikle dalga geçecekti. Kızın havayı kontrol etmesini kesinlikle beklemiyordum. El hareketini değiştirdikten sonra havayı rahatlıkla kontrol etmişti. Bu ki çok değişikti yemin edebilirdim. Dazai'ın her zaman uğradığı köprünün oraya gittiğimde Dazai denen yerde yatmış gökyüzüne bakarken buldum. Bağırarak onu yerinden zıplattım.
-Dazai ben burada siktiğimin avukatıyka uğraşırken sen uyuyormuydun?????!!!!!!
-Ne alaka Chuuya-kuun~~~. Sadece kestiriyordum
-Seni var yaaaa
-her neyse avukat işini hallettin mi
Sessiz kaldım. Bunu üzerine Dazai kafasını şaşkınlıkla kaldırdı. Bir dakika neden şaşırmış gibi duruyordu.
Konuşmaya başladım çünkü bana bakıp açıklama beklediği belliydi.
-Siktiğimin avukatının gücü olmadığını söylemiştin değil mi?
Kız nasıl beni kolayca yendi o zaman. Kızın hava kullandığını gördüm ve sana şunu söyleyebilirim ki avukat denen hem güçlü hem de kurnazdı. Ama elime bir geçirirsem yeminim olsun ki onu gebereteceğim.
-Yanii kız kaçtı.
-Sakın o kelimeyi kullanma
-Be-ce-rik-siz
-Şimdi bittin
Deyip Dazai ya vurmak için hamle yaptım. Ama dazaiın bir tepkisi beni durdurmuştu. Bir dakika Dazai korkuyor muydu neden gözlerinde korku okunuyordu.
Dazai ağzından
O avukat neyin nesiydi bilmiyorum ama sıradan bir kız olmadığına emindim. Nedense içimi ürpertiyordu o kız sanki onunla ilgili birşey beni ürkütüyordu. Onu tanımam lazımdı o yüzden daha yakınına girmem lazımdı. Hadi danışalım o zaman

Y/N ağzından
Çok yorulmuştum. Bu kadar Stres olmayalı baya olmuştu. Gülerek evimin kapısını açıp içeri girdim. Dava halkında çoğu şey öğrenmeme Chuuya çok yardımcı olmuştu hemen ondan öğrendiklerimi not aldım.
-Chuuya Nakahara birisi tarafından beni öldürmek için gönderilmişti
-Gönderen kişiyi zihninden okuyamamıştım ama hangi örgütte olduğunu öğrenmiştim
Liman mafyası
Tüm polislerin peşinde olduğu ama kanıt bulamadığı o örgüt.
Aaaaah şansıma ben. Nasıl onlara bulaşırım malsın Y/N tam bir gerizekalısın. Derin bir nefes alarak kağıda bildiklerimi yazmaya devam ettim
Chuuyadan anladığım kadarıyla
-Buradaki mallardan bazıları barut,kurşun gibi bu mafya için önemli malzemelerdi. Kolay bir hırsızlık olacaktı ama mafya içerisinde bir kavga oldu ve bundan diğerleri de zarar görmüştü
Yani suçluyu bulmuştum. Liman mafyasıydı. Bunu üzerine kafa yorarken kapının çalmasıyla kendime geldim. Kapıya baktığımda Alex abimin nefes nefese kapıda olduğunu gördüm zaman kaybetmeden kapıyı açıp onu içere aldım. Ona bir bardak su getirirken neden bu kadar endişeli olduğunu anlamaya çalışıyordum.
-Abi ne oldu
-Y/N SEN HİÇ BİR MAFYAYA BULAŞTIN MI
-N-ne
-Y/N SORUMA CEVAP VER
-Evet yani sanırım.
Abim derin bir nefes vererek sordu.
-Hangi mafya?
-Liman mafyası. Ama bilerek bulaşmadım. Biliyorum uzun zaman önce bir yemin ettik bir daha bulaşmak yok ye ve ben de uzak durdum taki...
-Taki ne Y/N sana bir şey dedik ve sen de yapmayacağına dair söz verdin. Ama yaptın. Şimdi sana nasıl güveneceğiz. Belki verdiğin tüm sözler yalandı. SANA NASIL GÜVENELİM.
Bu sözleri duymaktan nefret ederdim. Kaç gündür üstüme gelindiğinin farkında değildi ama bu da benim son noktamdı. Dayanamadım ve bağırmaya başladım.
-SÖZÜMÜ TUTMAK İÇİN HER ŞEYİMİ FEDA ETTİKTEN SONRA NASIL BMYLE BİR ŞEY DÜŞÜNÜRSÜN!?
BEN HERGÜN SİZİN İÇİN UĞRAŞIRKEN ÖZELLİKLE. BU SÖZÜ TUTMADIM DİYE DE ŞİMDİ BANA MI BAĞIRMAYA BAŞLIYORSUN?!?
Abim susmuştu. Çünkü haklı olduğunu biliyordu. Son sözlerimi söylerken ceketimi aldım.
-Bazenleri saçmaladığınızı düşünüyorum. Ne zaman bir söz verip onu tutmadığımı gördüğünüzde merak ediyorum.
Demir kapıyı açarken ona dönüp ruhsuzca baktım.
-Ben anneme verdiğim sözü bile tuttum değil mi
Kapıyı çarparak çıktım.
Nereye gittiğimi bilmeden yürüyordum. Önüme be gelirse gelsin takmıyor sanki dünyada bir tek ben yaşıyormuşum gibi yürüyordum. Geçmişte yaptıklarımdan sonra hala verdiğim sözleri sorgulamaları beni benden alıyordu. Sanki onlar için hiçbir şey yapmadım. Sanki onlar için canımdan can vermedim. Tanrım ben be düşünüyorum böyle. Yoruldum ciddi manada yoruldum. Ben bunları düşünürken birine çarpıp sendeledim.
Çarptığım kişiden özür dilemek için kafamı kaldırdığımda onu gördüm. Tam da yerini bulmuştu.
Sırıtarak konuştu
-Y/n
-Dazai