Tüm gerçekler.

598 25 2
                                    

Şey Run Bts'in canlı karografisinden sonra...
İyi misiniz?
Ben hiç iyi değilim..
Her neyse.

İyi okumalar!

•••

Jimin'den

"Ahh acıyor."

Acıdan resmen kıvranıyordum.

"Jungkook! Sikeyim seni yavaş ol!"
"Tamam bebeğim üzgünüm."

Kolumu bırakmasıyla derin bir nefes vermiştim.
Jungkook, acıtan bir ilaçtan pamuk yardımıyla koluma sürmüştü.
Ve bu da yaramı sızlatmıştı.
Ne mi oldu?
Hemen kısaca anlatayım.

Flashback

"Tamam artık orada kalmayacaksın değil mi? Bak özrümü de diledim."

Eunwoo'ya baktım. Yüzü asılmıştı.
Ama ben onun gönlünü alırdım.
O yüzden geri telefonda benden cevap bekleyen Jungkook'a döndüm.

"Pekâlâ geleceğim yanınıza ama bir şartla."
"Ne şartı?"
"Kookie bak dışarıda yağmur yağıyor ve ben bu havalarda bisiklet sürmeyi çok severim."

Evet evet dışarıda yağmur yağıyordu. Bu havalar tam bisiklet sürmek içindi.

"Yani şartın dışarıda bisiklet sürmek. Değil mi?"
"Evet. Aynen öyle."

Derin bir nefes sesi duymuştum.
O sırada içimden kabul etmesi için bilmem kaçıncı kez duamı ediyordum.
Aslında etmezse barışmazdım.
Mecbur kabul edecekti.

"Tamam o zaman. Ama bisikletin var mı?"

Ah doğru ya bisikletim oradaydı.

"Ee şey buraya gelirken onu da getirsen..?"

"İyi peki,hazırlan geliyorum."

°°°
"Eun'um gerçekten teşekkür ederim."
"Önemli değil Chim. Hadi bekletme Jungkook'u ve git."

Eunwoo'ya sıkıca sarıldım ardından arabaya binip Jungkook'un yanına oturdum.

Bana hemen sarılmıştı.
Boynumu koklayıp öpmüştü.
Bu hoşuma gitmişti..?

"Seni çok özledim aptal."

Gülüp cevap vermiştim.

"Bende, bende."

Bir süre öyle kaldık. Daha sonra ben ayrıldım. Yoksa bu gidişle yağmur bitecekti.

"Tamam tamam yeter bu kadar. Yağmur dinecek."

Bana gülümseyip arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı.

°°°
"Jungkook çok yavaş sürüyorsun! Hızlan biraz."
"Jimin asıl sen yavaşla. Düşeceksin şimdi!"
"Yok düşmem ben"

Tabi ki bunu der demez düşmemiştim.
O ancak saçma dizilerde olur.

"Off biraz söz dinlesen ne olur sanki?"

Onu takmayıp sürmeye devam ettim.
Baya bi' hızlanmıştım.
Nedenini bende bilmiyordum ama hoşuma gidiyordu.
Su damlaların sesleri, yüzüme vuran soğuk hava..
Çok huzurlu diye düşünmüştüm.

"Jimin dikkat et! Taş var önünde!"

Ve bütün huzurum yerle bir olmuştu.
Yere kapaklanmıştım resmen!

"Ahh Jungkook acıyor!'
"Siktir eve gidelim."

Beni kucağına alıp arabaya koydu ben tabi hâlâ ağlıyordum. Sürücü koltuğuna oturdu ve arabayı hızla çalıştırıp eve sürdü.

Flashback End

Kısaca olay bu şekilde.
O yüzden de dediğim gibi Jungkook koluma o acıtan ilaçtan sürdü.
Ve gitti.
Nereye gitti bilmiyorum ama şuan konuşmam gereken biri var.
Tae..
Evet onunla konuşmam gerek.
Nedeni ise Jungkook..
Çünkü ben Jungkook'dan hoşlanıyorum.
Bunu söylemek bu kadar kolay değil elbette ama yalan söylemek istemiyorum. Seviyorum onu.
Bu konularda biraz acemiyim.
Ama biliyorum. Aşk bu.
Bunu Tae'ye danışmak istiyorum. Utanıyorumda.
Daha düne kadar eşcinsel olduğum için benden utandıklarını söylemişlerdi.
Ben tabii ki bunu takmamıştım.
Ama Tae'ye gidip 'Ben Jungkook'dan hoşlanıyorum.' nasıl diyecektim?
Jungkook gay miydi?
Gay ise benden utandığını söylemezdi ki.
Ne yapacaktım ben?
En mantıklı olanı konuşmak gibi geliyordu ama utanıyordum.
Tüm cesaretimi toplayıp Tae ile konuşmam gerekiyordu.

Evet evet konuşacaktım onunla.

Tüm gerçekleri onunla konuşacaktım.

•••
Kontrol etmedim.

°°°

Selamm.
Evet pazar günü ve ben gene gereksiz bir bölüm attım:d
Hangi kafa ile yazdım inanın bilmiyorum.
Neyse.
Diğer bölümde görüşmek dileğiyle.
Hoşça kalın!
♡♡

Fake Love /VminkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin