Gitarist | ChanBaek

•18

"İnanamıyorum! Baekhyun çabuk gelmen lazım!" Jongdae'nin bağırışı sabahın köründe hiç çekilmezken Baekhyun güne bok gibi başlamış oldu.

Jongdae'nin neden bu saatte uyanık olduğunu bir kenara koyarsak avaz avaz neden bağırıyordu ki? Baekhyun içinden küfür ederek doğruldu ve eliyle gözlerini ovuşturdu. Geç yattığı için uykusunu alamamıştı. "Ya Baekhyun! Uyansana!" Jongdae daha çok bağırmaya başlayınca Baekhyun ayılmaya çalışan asabi hâliyle gidip boğazına yapışmayı düşündü. Biraz sus be adam.

"Geliyorum be bağırma!" Baekhyun karşılık verip ayaklarını yataktan aşağı sarkıttı ve terliklerini giyerek yataktan indi. O kadar çok uykusu vardı ki eğer uykusundan mahrum edilmesine değmeyecek bir şey ise Baekhyun Jongdae'ye okkalı bir yumruk geçirecekti.

Hem esneyerek hem de ayaklarını sürterek sonunda oturma odasına vardığında açık televizyonun karşısında ağzı bir karış açık Jongdae'yi buldu. "Geldim, ne oldu?" Baekhyun yarı uykulu yarı asabi çıkan sesiyle sorduğunda sorusuna sözlü bir yanıt alamamıştı. Jongdae sadece parmağıyla televizyonu işaret ediyordu. Baekhyun Jongdaeye doğru birkaç adım daha attıktan sonra televizyona döndü, MagazinCB açıktı.

"Evet sayın MagazinCB takipçileri, ünlü gitarist Park Chanyeol'un Byun Baekhyun ismindeki fanı ile olan konuşmaları gündem oldu! Daha önce hiçbir fanı ile samimiyet kurmayan Park Chanyeol'un Byun Baekhyun ile olan konuşmalarının samimiyeti Chanyeol ve JSCX grubunun diğer üyelerini kötü etkiledi! Mesajlarının yayılmasının ardından büyük bir kitle kaybeden gruptan henüz bir açıklama gelmedi. Sinirli fanlar ise cevap beklerken bir yandan olay yaratmaya devam ediyor, grup üyeleri zarar görmeden bu durumu atlatabilecek mi?" spikerin sözlerinin ardından ekrana yansıtılan mesaj görüntüleri ile olduğu yere çöktü Baekhyun.

Sonunda Yeri yapmıştı yapacağını, sonunda yaymıştı mesajları. Bunun olacağını zaten biliyordu ama bu şekilde ekranda mesajları görmek kesinlike berbattı. Üstelik instagram hesabından görüntüler de paylaşılmıştı ve Baekhyun'un fotoğrafları her yerdeydi.

Baekhyun hâlâ konuşmaya devam eden spikeri daha fazla duymak istemedi ve gerginlikten titreyen elleriyle kulaklarını kapattı. Hiçbir şey duymak istemiyordu, her ne kadar Chanyeol benim suçum demiş olsa da Baekhyun duymak istemiyordu. Çünkü Chanyeol'un suçu olmadığına sonuna kadar inanıyordu. Bu yüzden ona göre yaşanan her şey hâlâ kendi suçuydu.

"Baekhyun.." Jongdae oturduğu koltuktan kalkmış, Baekhyun'un yanına eğilmişti. Bir elini sırtına koyduktan sonra yatıştırmak için sırtını sıvazladı arkadaşının. Baekhyun'un ruh hâlinin son zamanlarda kötü olmasının sebebi buydu demek.

Jongdae bu şekilde haberdar olduğu için üzgündü ama arkadaşına destek çıkması gerekiyordu. Baekhyun hiçbir zaman dışarıya yansıttığı gibi biri olmamıştı, her zaman canını sıkan şeyleri içine atardı. Yalnız başınayken de duygularını içinde yaşamayı bırakır saatlerce ağlardı.

Jongdae bu yüzden onun için çok endişeleniyordu, Baekhyun kendisine rol yapabilirdi ve canının çok sıkılmadığını iyi olduğunu söyleyebilirdi. Jongdae bu sefer böyle olmasına izin vermeyecekti, bu sefer kaçıp bir köşede ağlamasına izin vermeyecekti. Yaşadığı sorunları tek başına taşımasına izin vermeyecekti.

"Baekhyun.." diye tekrarladı Jongdae, ardından ise kulağını kapatan Baekhyun'un elini nazikçe tutup indirdi. "Baekhyun ben buradayım." dedi yumuşak sesiyle, onu incitmemeye özen gösteriyordu.

"Benim.." dedi Baekhyun "gitmem lazım." ayağa kalkıp odasına kendini kilitleyecekti. Bu yüzden kalkmaya yeltenecekti ki Jongdae onu bileğinden tutup çekti. "Bu sefer kaçma Baekhyun, bırak yanında olayım. Sana destek olamadıkça üzülüyorum, lütfen dostun olarak bunu yapmama izin ver." Baekhyun dolu gözlerle Jongdae'ye döndüğünde Jongdae çok kötü hissetti. Onu en son böyle gördüğünde konserdelerdi ve Baekhyun o zaman da çekip gitmişti.