How Can I Be Homophobic My Bitch Is Gay | 2MinJin |

Kolay Gelsin Kardeşim

"Seni tutarsız herif, gerçekten son gün mü karar verdin kaptanlık seçmelerine katılmaya?"

"Jeongin, sabahın köründe konuşacağımız şey bu mu gerçekten?"

"Başka ne konuşacağız aptal." Başımın arkasına yediğim sert sayılmayacak darbeyle uykum biraz olsun açılmıştı. Gece saat 12 olmadan ani bir kararla Yeji'ye mesaj atıp kaptanlık seçmeleri için adımı yazdırmak istediğimi söylemiştim.

Jeongin'in isyan ettiği kısım tam olarak şuydu:

Yaklaşık 2 haftadır bana katılmam için ısrar ediyordu ancak ben tam anlamıyla üşeniyordum.

Peki 2 haftalık isteksizliğimi bir anda silen şey neydi?

Bir nevi Jeongin'in intikamını almak istiyordum tabiki.

Hwang Hyunjin'in seçmelere katıldığını öğrendiğim anda bütün inadım ve isteksizliğim uçmuş, kazanma isteği vücudumu kaplamıştı.

Jeongin bir süre önce Hyunjin'e platonikti. Ancak Hyunjin onu asla görmüyor, yüz vermiyordu. Jeongin'in geçirdiği depresyon bulutlarını en yakından gören kişi olarak Hyunjin'den gerçekten hoşlanmıyordum.

"Hwang da olacakmış." Jeongin duyduğu isimle şaşkınca bana bakmıştı. "Ciddi misin?" Başımı salladım. "Seungmin, o konu kapandı. Benim için yapacaksan yapma tamam mı?"

"Merak etme bebişim, bir anda istek geldi sadece." Omzuyla beni dürttükten sonra mırıldandı. "Hm hm kesin öyledir." Omuz silkip okula doğru yürümeye devam ettim.

***

"İlk ders neydi?"

"Fizik."

"Sikerim böyle işi, benimle kaçacak var mı?" Changbin geldiği anda bıraktığı çantasını, duyduğu cevapla tekrar omzuna taktı. "Otur oturduğun yerde, hoca geliyor zaten." Changbin dudak büzerek kapıya baktığında gelen fizik hocasına baktı. Göz temasını kesmeden hocaya bakmaya devam etti ve hocanın bir simülasyon ürünü olmadığına kanaat getirince geri yerine oturdu.

Ders tüm sınıf için geçmek bilmiyordu, derslerine giren fizik hocası yaşlı ve huysuz bir adamdı, kimse onun dersinden zevk almıyordu zaten. Herkesin uykulu ve sıkılmış hâlini bölen şey çalan kapı ve içeriye giren nöbetçi öğrenciydi.

"Hocam dersinizi böldüğüm için özür dilerim. Voleybol Antrenmanı için Kim Seungmin'i alabilir miyim?" Öğretmen, göz ucuyla Seungmin'e baktıktan sonra gitmesine izin verdi.

"İlk ders mi olacak gerçekten?" Nöbetçi öğrenci bilmiyorum derce omuzlarını kaldırdı ve yürümeye devam etti.

"Ah, öğretmen spor kıyafetlerinizi getirmenizi istedi, yanına aldın mı?" Seungmin öğrencinin sorusuyla başını salladı. "Dolabımda var, teşekkürler haber verdiğin için."

"Isınma hareketleri ile başlayın! Biraz sonra maç yapacağız!"

Seungmin, hocanın dediği şeyle boynunu iki yana yatırıp kütletti ve  ısınma hareketlerine başladı.

"Katılmanı beklemiyordum." Seungmin, kollarını esnettikten sonra başını yana çevirdi. "Bende katılmanı beklemiyordum."

"Cidden, son gün katılmanın nedeni ne?" Seungmin, göz ucuyla Hyunjin'e baktı. "Sana hesap mı vermem gerekiyor?" Hyunjin yanlış bir şey söylemiş gibi ellerini iki yana salladı. "Hayır hayır, o anlamda söylemedim, sadece merak ettim. Tam son dakikada karar verdin çünkü." Oldukça samimiydi sarışın çocuk, Seungmin ise sadece göz devirmekle yetindi.

"İstemeden seni kızdıracak bir şey mi yaptım? Üzgünüm."

"Hwang! Sana konuşmanı değil ısınmanı söylemiştim!" Hyunjin, koçunun sesini duyduğunda elini özür dilercesine kaldırdı ve koçlarının söylediği gibi ısınma hareketlerini yapmaya başladı.