2- Saklanan Sırlar

177 29 69
                                    

Miia-Dynasty

Genç prens, yirmi iki sene boyunca ilk kez kendini bu kadar çaresiz hissediyordu. Zihninde ardı arkası kesilmeyen bir düşünce yığını dolaşıyor, kafasının içini adeta kaos ortamına sürüklüyordu. Jimin ne kadar düşünürse düşünsün bir türlü işin içinden çıkamıyordu. Nihayetinde en yakınları tarafından kandırılmış olmayı hazmetmek kolay değildi. Ona dünya üzerindeki en mantıklı nedeni dahi sunsalar, göğsünün üzerine çöreklenen ve kaburgalarının akciğerlerine batmasına neden olan o ağırlık hissini hafifleteceğe benzemiyordu.

Konduramıyordu. Birlikte büyüdüğü o adama yaptıklarını konduramıyordu bir türlü. Taehyung onu, üzerine düşününce farkına vardığı, bir ayine alet edip Delta Kralı uyandırdığı andan itibaren koskoca bir gün geçmişti. Jimin kendisini odasına kilitlemiş, kapısı birkaç kere tıklatılsa dahi ısrarla açmamıştı. Kimseyle görüşmek istemiyordu. Başı deli gibi ağrırken ve kurumak bilmeyen göz yaşları sürekli yanaklarını ıslatırken bu dağılmış halini hiç kimsenin görmesini istemiyordu. Yalnız kalmak, içi çıkana kadar ağlamaya devam etmek, hatta yok olmak istiyordu.

Genç prensin kalbi esmer bir avucun arasında fütursuzca sıkılmış, tıpkı güveni gibi paramparça edilmişti. Jimin kendini bildi bileli Taehyung onun en yakın dostuydu. Küçük bir çocukken daima birlikte oynar, birlikte yemek yer, Taehyung'un annesi aynı zamanda genç prensin bakıcısı olan Bayan Kim'in sesinden birlikte masal dinlerlerdi. Tüm zamanını onunla geçirir, birbirlerinin hem kelimelerini hem de düşüncelerini tamamlarlardı. Ruh eşim diyordu Jimin ona, kendisine prens kimliğini önemsemeden samimiyet ve dürüstlükle yaklaşan ilk yaşıtıydı. O zamanlar öyle sanıyordu fakat dünün ardından Jimin onun da diğerlerinden farklı olmadığını düşünmeye başlamıştı. Belki de içini ağrıtan buydu. Genç prens güvendiği son insanı o taht odasında tek dizinin üzerinde Delta Kral'a sadakatini sunan Taehyung'u gördüğü anda kaybetmişti.

Aklı karma karışıktı. Çünkü her ne kadar Taehyung'a olan güveni kırılmış olsa da taht odasına girmeden önce aralarında geçen o konuşma gözünün önünden gitmiyordu Jimin'in. Paramparça kalbinin uslanmaz bir yanı, önceliğinin daima genç prens olacağını söyleyen esmer adamın bakışlarını hâlâ içten buluyordu. Belki o anda da oyun oynamıştı, belki gerçekten samimiyetle söylemişti. Jimin artık neye inanacağını bilemez haldeydi.

İşin bir de Delta Kral kısmı vardı, elbette.

O şarkıyı söylerken işlerin bu şekilde sonuçlanacağı ihtimal dahilinde bile değildi. Tek isteği şarkısını Taemin'in gözlerinin içine bakarken söyleyebilmek, bitiminde ise onun eşi olmaktı. Jimin dünden beri ilk kez aklına gelen Taemin ile şaşırarak ıslak kirpiklerini kırpıştırdı. Günlerdir aklında yalnızca o varken bir günde bu kadar geri plana atmış olmak ona bile garip gelmişti. İşler bu kadar karışmışken oturup Taemin'i düşünmeyi kendi de beklemezdi fakat Taehyung ve Delta Kral aklından çıkmazken hayatını birleştirmek üzere olduğu alfanın aklına bile gelmemiş olması tuhaftı.

Ama en tuhafı, bir an bile dibinden ayrılmadığı alfa prensi en güçsüz zamanında yanında istemeyi akıl edememiş olmasıydı.

"Neler oluyor bana?" Genç prensin güçsüz fısıltısı boş odada kaybolurken altına sığındığı kalın yorgana daha sıkı sarıldı. Bacaklarını kendine çekerek cenin pozisyonunda yattığı için olduğundan daha küçük görünüyordu o koca yatakta.

Zihni Delta Kral'ın göğsüne yerleştirdiği siyah mürekkeple kaplı kusursuz elini hatırlattığında, Jimin gözlerini sımsıkı yumup başını hızla iki yana salladı. Çünkü biliyordu, elinden sonra hatırladığı diğer şey kendisine söylediği o cümleler olacaktı. Bir kez daha kalın ve tok sesini işittiğinde sıcacık yatağın içinde bile titremekten kendini alıkoyamadı. Saatlerdir ekşi feromonlar salgılayan omegası odaya hafif bir çiçek kokusu yaymaya başladığında Jimin üzerindeki etkisine bir kez daha inanamadı. Nitekim ne zaman aynı şeyleri düşünse bu olay tekrarlanıp duruyordu ve salgıladığı cılız feromonlara rağmen çiçek kokusu odanın bir kısmını kolayca kaplıyordu.

Fire Dynasty | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin