4

168 31 14
                                        

"Bak şimdi sevimli çocuk. Biz erkeğiz tamam mı? Bak sesimiz kızlara göre daha farklı, yüzümüz kızlara göre daha farklı ve vücudumuz kızlara göre çok çok daha farklı. Kızlar güzel olur erkekler değil. Güzel erkeklere yakışıklı denir bunu da mı bilmiyorsun?"

Hayır anlamında kafa salladı Jongho. Çünkü gerçekten bunların hiçbirini bilmiyordu. Babası ona böyle söylememişti ki. Nereden bilmesini bekliyordu Wooyoung. Wooyoung kendi kendine düşünmeye başladı. Anlaşılan Jongho kız çocukları gibi yetiştirildiği için erkeklikle alakalı hiçbir şeyi bilmiyordu. Bunları düşünmek bile Wooyoung'u heyecanlandırıyor ve anlatmak istiyordu.

"Sevgilin var mı?" diye sordu Wooyoung. "Pardon yanlış soruyu sordum. Sevgili ne demek biliyor musun?"

Jongho konuşmaya başladı. "Babam bana erkek ve kadın arasında bir ilişki olursa ona sevgili dendiğini söylemişti."

Wooyoung şaşırdı. "Sadece erkek ve kadın mı? Hayır dostum bak kadınla kadının ve erkekle erkeğin arasında da ilişki olabilir. Bunların da bir ismi var ama rahatsız olursun diye söylemiyorum."

Jongho iyice meraklanmıştı. Wooyoung'u soru yağmuruna tutmaya başladı ve aklından ne geçiyorsa sordu.

"Hani şimdi biz erkeğiz ya, peki ben bir erkeği seversem ne olur Wooyoung?"

Wooyoung gülümsedi ve istediğini fark edince anlatmaya devam etti.

"Mesela bana bak Jongho. 2 yıldır bir sevgilim var ve kendisi erkek. İsmi San, Choi San. Ve bak ben hala yaşıyorum korkacak bir şey yok."

Jongho bir anda durdu. "Ne Choi San mı?! Woo bunu bana nasıl daha önce anlatmadın."

Wooyoung şaşırdı ve Jongho'ya döndü. Ne demek istediğine bir anlam veremiyordu.

"Bak benim adım Jongho, Choi Jongho. Babamın anlattığına göre 2 yıl önce Choi San isimli kuzenim bir günah işlemiş ve şatodan kovulmuş. Babam aynısını yapmamı istemediği için bana söylemeyeceğini söylemişti."

"Vay şerefsiz günah ha?" dedi Wooyoung. O da yeni yeni farkına varıyordu. San ona hiç ailesinden bahsetmemişti. Ne zaman sorsa konuyu dağıtıyordu.

"Bana bak Jongho, şimdi beni iyi dinle. Sana bazı sorular soracağım ve cevap vereceksin tamam mı?" Jongho kafasıyla onayladı ve Wooyoung'un söyleyeceklerine odaklandı.

"Şimdi düşün ki yolda yürüyorsun ve çok güzel bir kız seninle birlikte olmak istediğini söylüyor, ne yapardın?"

"Of yine mi bu konu zaten her gün yaşadığım yetmiyormuş gibi sende soruyorsun İS-TE-Mİ-YO-RUM!"

"Peki Jongho ışıltılı taç takmış omuzları zincirli bir asker mi daha hoş yoksa göz alıcı elbise giyen güzel bir prenses mi?"

"Askeri seçerim sanırım, havalı duruyor."

Wooyoung'un kafasındaki parçalar yerlerine oturmuştu. "Senin adına sevindim Jongho..."

A Royal Dream | JongSangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin