Querencia • Jikook

"Cevapsız sorular"

Ay burası neresiydi unutmusum sjabwj

Hemmen yazmaya baslim.

İyi okumalars:*

°°°°°°
Yazarın Ağzından

Birkaç gündür olduğu gibi oturduğu koltukta sıkıntıyla iç çekip koltukta geriye yaslandı.

Jimin'i bırakmasının üzerinden yaklaşık iki hafta geçmişti ve bu süre içinde Jimin onunla asla iletişime geçmemişti. Jungkook başta onu sürekli izliyordu ama jimin'in bundan haberi yoktu.

Bunu neden yaptığına anlam veremediği için birkaç gündür kendisini işlerine vermişti ama o küçük çocuk aklından çıkmıyordu. Onu göremese ne yaptığından haberdar olmasına rağmen düşünmeyi bırakamıyordu.

Son bıraktığı hâli aklına geldikçe yanına gitmemek için kendini çok zorluyordu.

Ona karşı neden böyle hissettiğini bilmiyordu. Hissettiği şeyin ne olduğunu da bilmiyordu.

Bu çocuk onun için neden bu kadar önemliydi? Neden her hareketinde haberdar olmak istiyordu? Neden sürekli gözünün önünde dursun istiyordu, bilmiyordu.

Tek bildiği onun herkes gibi olmadığıydı.

Başta amcasına karşı korkutmak için yanına aldığı çocuğun tek akrabası tarafından da umursanmadığını ve hiçbir suçu olmadığını anladıktan sonra ona karşı hissettiği şeyin acımak olduğunu düşünebilirdi sadece.

Jeon Jungkook ve merhamet çok yakın gelmese de aşk çok daha uzak bir duyguydu.

Düşünceler artık kendisini bunaltırken önündeki belgelerden kafasını çekip yüzünü sıvazladı.

Belki de gidip kendisi kontrol etmeliydi onu. Hiçbir sorun olmadığını gördüğünde içindeki bu saçma his de gidecek ve hayatına eskisi gibi devam edecekti.

Her ne kadar çok ihtimal vermese de o an için bu bahaneyi kendince onaylayıp askıdan kaptığı kabanıyla kapıya yöneldi.

Hızla arabasına binip yola çıktığında kuşe sürede koca evin önünde bulmuştu tekrar kendini.

Çevre her zamanki gibi sessizdi. Jimin o günden beri hiç dışarı çıkmamıştı ve evdeki çalışanlar da gün boyu orda değillerdi.

Bahçe kapısından geçtiğinde verandadaki beden anında dikkatini çekmişti.

Dizlerini kendine çekmiş cenin pozisyonunda uzanan bedene yaklaştığında uyuduğunu fark etmişti.

Yanına yaklaşıp başının yanında diz çöktüğünde yüzünün gerçekten fazlasıyla güzel olduğunu inkar edemeyeceğini anlamıştı.

Bu çocuk ona ne yapıyordu bilmiyordu ama hoşuna gittiğini söyleyemezzdi. Buna rağmen soluğu her seferinde burda alıyordu.

Çocuğun yüzüne dalmışken önündeki küçük bedenin burnunu çekmesiyle hafifçe titrediğini fark etmişti.

Fark ettiği şeyle kaşlarını çatıp biraz geri çekildi. Dışarısı fazlasıyla soğuktu ve önündeki çocuk fazlasıyla hassas olduğu belli olan bünyesine rağmen dışarıda üzeri açık yatıyordu.

Onu uyandırırsa kendisine bile açıklayamadığı gelme sebebini ona açıklayamayacağı için koltuğun başındaki örtüyü üzerine örtüp gitmek için dışarı yöneldi.

Kapıya koyduğu güvenliğe bakıp arabasına yönelirken içinde bişey gitmesini istemiyordu.

Adımlarının tekrar içeri yönelmesine izin vermeyip kendini arabasına attığında şirkete yöneldi.

Onu gördüğüne göre artık çalışabilmeyi umuyordu...

°°°°°

Arkadaslar ölmedim;!
COK OZLEMİSİM UA:"(
Arayi bu kadar acmak istemiyorum ama derslerden vakit ayırmak zor oluyor. Bugün de az önce birden bi yazma perileri geldi bende dedim yazim

Bu hafta ful sınav ama ara tatilde yazivam ins. Euphoria final yapıcam ins o zaman.

Bu kitap çok hosuma gidiyor benim ya:" niye bilmiom

Kısa oldu ama şimdilik bu kadar oldu. Devamı aklımda ama uzun olur diye sonrakine kaldi artik. saat iki buçuk yani uyuyim artik

Bölüm hakkında fikirlerinizi aliyim 👉🏻

Okuduğunuz için teşekkür ederim 🙈
Sonra görüşürüz (⁠✿⁠ ⁠♡⁠‿⁠♡⁠)