15

274 28 27
                                    

bugun aksamin yedisinden dokuzuna kadar online kimya dersi koymus okul
bende bunun serefine yarin okula gitmiyorum (annem nasil ikna oldu bilmiyorum ama cidden gitmiyorum) zort. 
*Durum guncellemesi: hoca derse koca yasli sisko dunya sarkisiyla girdi, alkis efekti falan aciyor deliricem yeto.*



Jungkook'un Bakış Açısı.

Önümdeki bilgisayara birkaç cümle daha yazdıktan sonra, derse girmek üzere hazırlanmaya başladım. Günün son dersinin vermiş olduğu yorgunluk ile 12/C sınıfına doğru ilerlemeye başladım. 

Doğrusunu söylemem gerekirse 12/C favori sınıfımdı. Gerçekten eğlenmeyi biliyorlardı. Eh, arada sınırlarımı zorlayacak kadar sinirlendirseler de, iyi sınıftı. Ağır adımlarla sınıf kapısının önüne geldim, ve 18 yaşına gelmelerine rağmen hala birbirlerini kovalayan on ikinci sınıflara bağırdım: 

"Oğlum! Zil çaldı, geçin sınıfınıza! Bak hala... Oğlum bırak arkadaşının boynunu saçmalama. Bak, devam ediyor hala. Sınıf öğretmeniniz kim sizi-" Sözümü bölen yüze doğru çevirdim kafamı:

"Hocacım! Hoş geldiniz sınıfımıza!" Jimin, hangi derste olursak olalım, aralıksız her gün yaptığı gibi, bugünde coşkuyla karşıladı beni. Ona başımla selam verip kapıyı kapattım ve sınıfa girdim. İçeri girmemle birlikte, dakikalardır büyük bir ses ile inleyen sınıf sustu. 

Eşyalarımı öğretmenler masasına bıraktım, ve sınıfın ortasına doğru ilerledim. "İyi dersler!" teşekkür edip oturduklarında, bende hemen arkamdaki akıllı tahtayı açmak üzere yola koyuldum. 

"Hocam ders mi işleyeceğiz?" Arkalardan gelen soruyla birlikte arkamı dönüp homurdandım: "Yok, kurban kesip üzerinden atlayacağız!" Sınıftan gülüşme sesleri gelirken, tahtadan matematik defterini açtım ve son kaldığımız sayfayı aramaya başladım. 

"Hocam kaçta kalmıştı-" Her kim soru soruyorsa, Yoongi onun sözünü kesti: "Horul, horul, horul." Sinirlerime hakim olmak üzere nefesimi verdim. Yazılıda adını Yoongi değil, Yongi yazdığından beri ondan umudu kesmiştim. 

Sonunda kaldığımız sayfayı bulduğumda sınıfa doğru döndüm. Yarısı, bir savaş gazisi edasıyla, salyasını akıta akıta uyuyor. Kimisi gözlerini açık tutmaya çalışıyor, kimisi ise dalgın bakışlarla beni izliyordu. 

Pekala, bu sınıf ders işlemeye kesinlikle müsait değildi.

"İyi ya, serbestsiniz." Bıkkın sesimle beraber, dakikalardır birer ölü gibi olan sınıf bir anda ayaklandı. Hatta biri konfeti patlattı. Taehyung patlatmıştı. Bir dakika! "Lan! Taehyung! Ben sana yasaklamadım mı konfeti patlatmayı oğlum?" 

"Keşke Yoongi'nin yüzüne patlatsaydı. Sıçan Yoongi." Hoseok'u duymazdan gelerek Taehyung'a bakmaya devam ettim. Bu arkadaş grubu gerçekten salaktı. "Sıçan değil, işeyen Yoongi!" Jimin heyecanla mırıldandığında ağzımdan bir gülüş kaçtı. 

Tamam canım, Jimin birazcık tatlı olabilirdi. Birazcık. 

Yoongi sinirle böbürlenip Jimin'in ensesine geçirdiğinde Jimin hızla atıldı: "Hocam görüyor musunuz şu utanmazın yaptığını? Birde utanmadan vuruyor!" Ben öylece onlara bakarken, Yoongi Jimin'in elini alıp kendi yanağına vurdurttu, ardından bağırdı: "Ah!" Herkes şok içinde ona bakarken, devam etti:

"Aman Yarabbi! Jimin, neler yapıyorsun sen öyle?! Resmen tokat attın bana, Daegu tokadı hemde!" Jimin'in gözlerinin karardığını gördüm bir an: "Daegu mu? Biz Busan aslanıyız yiğidim! Öyle Daegu falan sökmez bize!" Hoseok ve Jin iğrenircesine onlara bakıyordu. 

"Daegu'nun neyi eksik lan, kancık!" Gözlerimi büyütüp aralarına girecekken, Hoseok'un Yoongi'nin alnına, bir kağıt para ile sertçe vurmasıyla duraksadım. Tanrım bunlar gerçekten, normal değillerdi. 

"Bravo Yoongi! Sonunda yeni küfür öğrendin!" Yoongi gözlerini kapattı ve sinirle mırıldandı: "Hoseok ben striptizci miyim ki para basıyorsun bana!" Hoseok korkuyla yerine otururken Jimin gözlerini devirdi. 

Onlardan uzaklaşacağım sırada, hemen sırtıma patlayan konfeti ile kendime hakim olamadım: "Hay ananı!" Jin ve Hoseok gurur içinde bana bakarken, bir an benimde alnıma para basacaklar sandım. Taehyung mutlulukla gülerken arkamı döndüm ve konuşmaya başladım:

"Taehyung! Anlamıyor musun oğlum sen beni? Döveceğim he!" Taehyung gülmeye devam ettiğinde nefesimi derince verdim ve öğretmen masasına ilerledim. Yalnızca beş dakika durmuştum yanlarında ve zekam öylesine düşmüştü ki, adımı söyleyemeyecek haldeydim. 

Öğretmenler masasına oturduğum sırada, kafamı dışarıya doğru çevirdim. Sınıf hemen zemin kattaydı, ve buradan bütün bahçe gözüküyordu. Güzel görünüyordu. Okulun bahçesi oldukça büyüktü. 

"Hocam!" Jimin bir anda yanımda belirdiğinde, ilk odağım dudakları olsa da boğazımı temizleyip yüzüne baktım. "Efendim Jimin?" Sesim oldukça bıkkın çıkmıştı. 

"Yan sınıftan esrarcı Jongin camdan atlayıp dersten kaçmış, bizim sınıfın camının önünde şimdi, alalım mı içeri?" İşte, Seul kolejinde, eksikliği hissedilen kaos başlıyordu. 

Taehyung'un patlattığı konfetiyse, camdan içeri girmeye çalışan esrarcı Jongin'in korkarak camdan düşmesini sağlamıştı. 


...

kisa oldu gibi bir tik

idare edin artik

ay kimya hocasi hala isliyor ders

adam arada igrenc espriler yapip arkadan gulme sesi aciyor

ALLAHIM DELIRICEM 

zekam dustu yemin ederim

ay bu arada sey diyecegim sizee

ben iphone 6 kullaniyorum -sik gibi telefon- 

cok kasiyor ve igrenc bir telefon cidden

ve sanirim yarin babam bana telefon alacak

bir haftadir guldur guldur bilal gibi "sana telefon alacam" diye geziyor evde

umarim alir ya biktim telefonumdan

ay neyse

1.8k olmusuz -18k amolurus yakinda ins amin!!- tskk

hadi cok optum gozlerinizden

hrrr.

👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅👅

sinir:15+oy, 30+ yorum.

Act Fool, jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin