Elime mektuptan düşen resmi aldığım da Alex elleri ve ayaklarından bağlanmış ağzında bir bez parçası varken,büyük bir fanusun içinde baygın bir haldeydi. Onu bu hale getiren piç elime geçtiği zaman onu kendi organıyla halledicem. Cidden yanlış insanın kızına bulaştı.
Hastane artık umrum da falan değil. Hemen hastane kıyafetlerinden kurtuldum ve ceketimi alarak dışarı çıktım,evin adresini verdim ve 20 dk sonra eve vardım. Direk oraya giderdim ama almam gereken bazı emanetlerim var aynı zamanda aramam gereken bazı insanlar.
Odamda ki kitaplığın yanına gittim,üstünde yabancı bir kaç kelimenin bulunduğu kitabı çektim ve kapının açılmasını bekledim. Evet benimde kendime özel kitaplik arkası silah depom var. Bunun için çok uğraştım ama yaptım işte.
Hemen en sevdiğim iki silahımı ve bir bıçak aldım. Telefonumdan önce çocukları sonrada Paul'u aradım. O cidden bana bu konuda çok yardımcı olacaktır. Zamanında bir mafya idi. Artık bizim yanımızda koruma aynı zamanda iyi bir dosttur kendisi.
Çocukları aradıktan sonra onlara adresi mesaj olarak attım ve arabama atlayarak direk depoya sürmeye başladım. Bu pislik sinirimi bozmaktan başka bir işe yaramıyordu,dostmuş. Kıçımın kenarı.
Ben depoya 20 dakika uzaklıkta bir yerde durdum,bir on dakika sonra çocuklarda geldi. Arabadan iner inmez Liam konuşmaya başladı.
"Evet, plan nedir ?"
"Plan yok,önüne geleni öldür. Fakat Alex'e zarar gelmesini engelle. "
"Dostum içerinin nasıl olduğunu bilmiyoruz ve bu --"
"Sadece dediğimi yap" diyerek sözünü kestim Liam'ın.
Sadece o lanet herifin elinden Alex'i kurtarmak ve bundan sonra mutlu olmak istiyordum. Deponun önüne geldiğimizde kapıyı tekme atarak açtım ve silahımı ileri doğru doğrulttum. İçeride koltukta oturmuş sarı saçlı arkası dönük biri vardı. Hemen onun yan tarafında büyük bir cam faunusun içinde Alex vardı.
Hemen büyük adımlarla ilerlemeye başladım ama etrafım elleri silahlı 3 adam ile çevrilince sadece durdum. Koltukta oturan kadın ayağı kalktı. Uzun sarı saçları vardı. Arkadan bakınca simsiyah giyinmiş bir hali vardı. Sonra yavaşça benden tarafa döndü gözünde ki gözlükleri çıkardı ve başını kaldırdı.
Lanet sürtük ! Bu kız cidden sınırları zorluyor. İyi bir dayak yemesi lazım. Perrie gözlerini bana dikti ve gülümsedi. Ardından Alex'e baktı. Daha sonra deponun arka kapısı açıldı,dışardan vuran ışık içerdeki tozları çok bariz belli ediyordu ve tabiki gelen adamı.
(Y.N: Burası biraz ama çok az sapık yinede okumak istemeyen varsa bu paragrafı geçebilir.)
Karl. Şerefsiz piç. Bi dakika Perrie ve Karl birliktemi calisiyirlar. ! What the fuck !.. Karl içeri girdikten sonra deponun kapısını kapattılar,ağır adımlarla bizim olduğumuz yere yakınlaştı,gülümsedi ve elini Perrie'nin beline koydi. Önce bana baktı gülümsedi sonra Alex'e. Ardından Perrie'yi kendine çevirdi ve öpüşmeye başladılar,Perrie Karl'in saçlarını tutup geriye çekti ve dudağını ısırıp boynuna indi. Resmen gözümün önünde sevişiyorlardı. Perrie,Karl'ın kucağına zıpladı ve bacaklarını beline doladı ve altına giydiği eteği yukarı kıvrıldı,Karl elini Perrie'nın poposuna atıp sıktı ve Perrie hafiften inledi.
Hadi ama cidden bu ne ben buraya canlı porno izlemeye gelmedim. Heleki ana kahramanlar bu ikisi olunca inanın bana kusarsınız.
"Afedersiniz (!) ama ben buraya birbirinizi sikmenizi izlemeye gelmedim. "
diyerek hafifçe öksürdüm. İkisi nihayet öpüşmeyi bırakıp bana döndüklerinde onlara *ni kidirdi mikimmil ipişiyirdiniz imi midim kilkti* bakışı attım. (Y.N: Ne kadar da mükkemmel öpüşüyordunuz ama midem kalktı hdbdhdh hani ben yazimde)
"Ah Zayn,sende mi burdaydın? Görüşmeyeli uzun zaman oldu nasıl da özlemişim. " dedi Karl alaycı gülümsemesi ile. Dişlerini götüme sokma isteğim gittikçe çoğalıyor.
"Ne kadar da espirili bir erkek. (Mehmet Ali her yerde bdbdhdb) Senin şakaların için vaktim yok. Benden ne istiyorsan vermeye hazırım ama onu rahat bırak." diyerek cam fanus içindeki Alex'i gösterdim.
Karl Perrie'den ayrılıp fanusun yanına gitti. Adamlarından birine işaret yaptı ve Alex oturduğu sandalye ile havalanmaya başladı. Cam fanusun dışına çıktığında hala baygındı. Karl elini çenesine koydu ve kafasını yukarı kaldırdı.
"O.LANET.ELİNİ.GÖTÜNE.SOKMAMA.RAMAK.KALDI."
Karl sadece bana baktı ve güldü. Ardından suratını Alex'in yüzüne yaklaştırdı. Dudaklarını dudaklarına bastırınca daha fazla duramazdım. Hemen yanımdaki adamlardan birinin silahını alarak ateş ettim ardından bana tutulan silahlara aldırış etmeden silahımi Karl'a doğrulttum.
"Seni lanet herif sen ne yaptığını zannediyorsun ha. Sen nasıl olurda benim kızımı öpersin. O lanet dudaklarını tırnaklarım ile yolmaktan zevk duyarım. "
"Hahah Zayn hiç değişmemişsin. Küçükken de böyleydin hep bana kızar ve beni inciticeğini söylerdin,ama hatırlarsan oyunu hep ben kazanırdım. Şimdi olduğu gibi."
"Daha oyun bitmedi. Aksine yeni başlıyor."
Bu sefer piç smile yapan bendim. Hatta mümkünse Thug life. B|
Ben konuştuktan sonra içeri çocuklar,Paul ve adamları girdi. Karl ve Perrie dışında herkes ölmüştü. Onları ben öldürmek istiyordum.
O kadar kargaşanın arasında sonunda Alex kendine gelebilmişti. Her ne kadar şu anda olanları idrak edemesede ona her şeyi anlatıcaktım. Şu anda her ne kadar düşünmemem gerekse bile Alex bu haliyle bile çok güzeldi.
"Evet Karl ve sen. Şimdi bu oyunu kimin kazandığını görelim olur mu ? "
¤¤¤¤¤¤¤
Ve bölüm sonu. Belki dediğimden fazla bekletmis olabilirim ama ilham gelmedi. 20. Bölümde final yapmayı düşünüyorum bilmiyorum artık siz ne dersiniz. Ben iyi olucağını düşünüyorum hata finalden sonra özel bölüm yazabilirim. Kremşantili çileklerim vote ve yorum yapmayı unutmayın.
SINIR 10 VOTE 3 YORUM. GELMEZSE YENI BÖLÜM YOK KI BEN GELENE KADAR BEKLERİM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fuck My Life △ (Tamamlandı✔)
FanficBirbirine ilk görüşte aşık olan fakat söyleyemeyen. Daha sonradan aşklarını nefrete çevren iki insan. Artık birbirlerinden nefret ediyorlar ama yinede birbirlerini düşünmeden yapamıyorlar. Bu nefret devam mı edicek,yoksa nefret sona erip yeni bir aş...
