Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Who kissed me?
Taennie
💋
Yatakta sırt üstü uzanmış şişmiş ve yüksek ihtimal kızarmış gözlerimi ovuşturuyordum. Dün Jongin'den çıktıktan sonra Jisoo'yu arayıp haber etmiş ve eve gittiğimi söylemiştim. O ise aklının bende olduğunu söylese de fazla bir şey demeden konuyu kapatmıştı.
Eve geldiğim gibi pijamalarımı giyip hiç bir şey düşünmeden yatağa yatmış ve kendimi uyumaya zorlamıştım. Şimdi de uyanmış ve son zamanlarda yaşadığım şeyleri sindirmeye çalışarak uzanıyordum işte. Alarmım çalmaya başladığında bugün öğlen dersim olduğunu hatırladım ama sanırım bugünlük ekmem gerekecekti.
Sakin bir şekilde yerimden kalkıp alarmı kapattım ve elimi yüzümü yıkayıp mutfağa girdim. Hiç kahvaltı etmek istemiyordum o yüzden evde biraz boş boş dolanıp odama geri döndüm ve basit bir tayt ve sweatshirt giyip gözlüğümü taktım.
Aynada kendime baktığımda yorgun bir yüz görüyordum ama gözlerimin şişliği indiği zaman sorun kalmazdı ve umrumda olduğunu da söyleyezdim. Sweatshirtün üstüne deri ceket giyip kulaklıklarımı taktım ve evden çıktım. Havaya bakıp havanın durumuna uygun şarkıları olan playlistimi açtım ve ellerimi cebime sokup Taehyung'un dükkanına doğru yürümeye başladım.
Dükkana yaklaştıkça sakinliğimi koruyamadığımı fark etmiştim. Giderek daha da sinirleniyorum adımlarım serileşirken sertleşiyordu da dükkanın önüne geldiğimde yerimde durup bir iki saniye dinlendim. Şimdi daha sakin olduğumu hissediyordum. İçeri girip etrafıma bakındım, Taehyung barın arkasında bardakları siliyordu. Sahte bir şekilde boğazımı temizlediğimde beni görüp şaşkın bir şekilde yanıma geldi.
"Jennie, hoşgeldin." Hiç hoş gelmedim Taehyung emin olabilirsin. Yanağımı ısırıp gözlüğümü çıkardım ve Taehyung'a taktım. Bileğini çevirip ben var mı diye kontrol ettim. Gerçekten oydu. Öpüştüğüm kişi Taehyung'du işte.
"Sendin." Sessizce konuştum ama zaten dibimdeydi duyduğuna emindim. "Anlamadım." Yüzüne baktığımda gerçekten de bir şeylere anlam vermeye çalışır gibiydi. "Sendin Taehyung. Sendin. Daha ne kadar saklamayı düşünüyordun ki? Ya da hiç öğrenmeyeceğimi mi düşündün?" Gözlerimin dolmaması için kendimi zor tutuyor bunun için de dişlerimi sıkıyordum. "Jennie ben-"
Konuşmaya başlamasıyla ağlamaya başlamam bir olmuştu. "Beni öpen sendin Taehyung!" Sonra da koşarak dükkandan çıkmış yolun yarısında da ağlayarak koşmuştum.
