Budala-NaruSasu

4

Okulun bahçesinden merdivenlere yönelttim adımlarımı. merdiven basamaklarını ağır ağır çıkarken sadece ayaklarıma bakıyordum. Üstümdekiler bana birer yük gibiydi. Keşke hesabını çalıp öyle yapmasaydım diyordu bir yanım. Ancak bir diğer yanım da bana iyi yaptığımı söylüyordu.

Düşüncelerimin ardından okula girince önümdeki, sanki biri inatla açmamam için çekiştiriyorcasına ağır olan kapıyı kendi bedenimi de yana çekerek açtım ve okul koridoruna geçtim. Önüme bakmadan ilerlerken, yanıma geçen Naruto'yu fark etmemiştim. Kolumu kavrayıp sertçe sıktı ve beni kendine çevirdi. Başımı kaldırıp yüzüne baktım. Elimden geldiği kadar soğukkanlı davranmam lazımmış gibi hissettim nedensiz. Duygularımı belli etmek istemiyorum.

"Neden yaptın Sasuke önce açıklama istiyorum senden"

"Kimseye ifade verme zoeunluluğum yok şuan"

Sakin bakışlarımı devam ettirmeye çalışırken bana, beni tehdit ettiğini belli ederek başını salladı. Kolumu bırakmadan hemen yanımızda olan bodrum katına inen merdivene ilerledi. "Ne yapıyorsun be? Senin de dövme gibi bir şansın yok bu durumda!"
Homurdanmama karşılık daha da hızlandı. Basamakları atlayarak anca iniyordim. Çok hızlıydı çünkü

Bodruma indiğimizde, rutubetli koku ve soğuk havası hemen yüzüme vurdu. Bu koku, bu serinlik bana hep tanıdık geliyor. Çünkü hep burada dayak yedim ben

Önümüzdeki camlı kapıyı hışımla açıp, beni de kolumu bırakmadan oraya ittirdi. Bir nevi, içeri attı diyebiliriz. Kendisi de içeri geçip kapattı kapıyı.

Korkuyordum ama yine de soğuk bakışlarımı korudum
"Ne yani hava olsun diye mi?"

Beni omzumdsn iterek duvara yasladı, iki elini de başımın iki yanına yerleştirerek beni duvarla arasına aldı.

"buyur" yaptığı bu hareket çok yanlış anlaşılırdı....

"Neden sürekli zorbalık görüyorsun biliyor musun"

"Bilmiyorum. Öğret bana hadi"

Hafif sırıtarak yüzüme yaklaştı "Çünkü senin gibi bir aptal buraya fazla"

Nazikçe gülümseyip "ya öyle mi" dedim. Bunu dememe karşılık daha da tepesi atmıştı sanırsam.

"Naruto muhabbete bak be ne boşsun bunun için miydi? Öğret hadi neden zorbalık görmüşüm ben"

"Çünkü senin gibi insanların çevresini bozan ibneler burada olmamalı kimse de onunla olmamalı yoksa olan kendisine olur. Sana, senin gibi siktir boktan birine yaklaştım. İyi yaklaştım ama değmezmiş"

Onun bana yaptığı hareket, yani duvarla arasına alma hareketi yanlıştı. Ama sorun etmiyordu.

Ben yapsam sorun etmezdi bence

Ona yaklaşıp kollarımı boynuna sardım ve kararlı, közleşmiş ateş misali alevlenen gözlerine diktim gözlerimi. Belki ateşi benim kömür gözlerimi de alevlendirirdi

"O sesi kıçından çıkan kızlar için mi bana diyorsun bunları"

Yaptığım bu hareket ve bakışlarım kendisini cinsel bir arzuyla baş başa bırakmış olacak ki bir elini göğsüme yaslayıp itmeye yeltendi

"Utandın mı pisicik"

Pisicik' alayım ile kollarımı boynundan çekip karnıma yumruğu geçirmesi bir oldu. Nefesim bir an kesildi, başım döndü o an. Dengemi kaybedip üstüne yığılacakken, bedenini yana çekmesi ile yere düşmüştüm. Bu da benim kaderim işte.
Düşsem tutanım olmaz benim

"Pisicik ha?"

Ben yerde soluğumu düzeltmeye uğraşırken, o benim belime ayağı ile baskı yapıp yerdeki bedenimi sırt üstü yatırdı. Ardından üstüme oturup ellerimi de tutup yere bastırdı

"Bir daha de bakalım"

Canım acıyordu. Canım çok acıyordu.
Nefes almam hala zordu fakat umursayamazdım şuan.

"Neden... Neden..."
Sıyırmış insanların hayata olan isyanını andıracak bir acı surat ile başımı geriye yasladım, durmadan 'neden' deyip durdum. Yaptığı beni çok kırdı çünkü.

Ben düşerken beni tutardı sandım... Hep böyle oluyor ama Naruto yapmasın, bana yapmasın işte!

kaşlarını çatıp afallayarak ellerini ellerimden çekti.

Ağlamamak için kendimi tutuyordum. Saçmaydı, çok saçmaydı.

"SİKİMİN ARKADAŞLARI! ÇOK MU ÖNEMLİYDİ HA? SANA SIRF YAKIŞIKLISIN DİYE HOŞ YAKLAŞANLAR ÇOK MU DEĞERLİ!? HEPSİ DE OROSPUNUN TEKİ! SAÇMA İNSANLAR."

dediklerim ile yüz ifadesi tamamen değişti. Sinirli ifadesinin yerini, olayları çözemeyen bir aptal almıştı

"Daha okula gelmenden bir hafta geçmedi... Neden bana bu kadar Nefret besledin bir anda... Hesabını çaldım ve onlarla aranı bozdum diye mi?" Laflarım ile gözleri gözlerime kenetlendi. Ama ben yine devam ettim "Ben hayatımda iki kere aşık olduğumu hissettim. İlkinde kabullendim, söyledim ama dalga konusu oldum... İkincisinde ise korkup kabullenemediğim için olan hep bana oldu. Gizli işlere kalkışsam da ben olduğum çıktı ortaya"

Tam bir şey söylemek için dudaklarını araladı ki, kapı açıldı. Loş ortamdan yüzü zor görünen kakashi sensei bodrumun ışıklarını açtı. İkimizi o pozisyonda görünce tek kaşı havaya kalkmıştı bir an.