Enemy <BakuTodo>

°14

Todoroki o günden beri solgundu yüzü.

Bazen ise elmacık kemiği morarmış veya dudağı patlak şekilde geliyordu.

Hatta bir gün bileğinde kesikler görmüştüm.

İç çekip kafamı kitabıma yönelttim. Öğretmen hangi konuyu anlattığını bile anlamıyorum. Kafam allak bullak.

Todorokiyi öptüğümden beri tuhaftı, ne mutlu olmuştu ne de kızgın. Sadece ruh gibi okula geliyor, derslere giriyor sonra da gidiyordu.

Yemek yediğini bile görmedim.

Onun için endişe ediyor muyum? Sanırım.

"Todoroki için endişeleniyorum"

"Sen mi ben mi? Bakugou onunla konuşsan mı?" pikachuya ters bakış attığımda önüne döndü. Kirishima ile Kaminari öğretmene çaktırmadan Todoroki hakkında konuşmaya devam ettiler.

"Midoriya ile konuşmayı denesek mi?"

"Todorokinin arkadaşı olan mı?"

"Yok annemin metresi olan, salak mısın Kami?"

"Oha annenin metresi mi var?"

"Konuyu başka yere götürme"

Derin nefes aldım. Daralıyordum. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkama gerek, nefes almam gerek.

Öğretmenden izin alarak lavaboya gittim.

Aklım Todorokide, onu öptüğümde ne hissettiğimi bilmiyorum.

Onu yaralı şekilde gördüğüm zaman ne hissettiğimi bilmiyorum.

Onunla konuşmak istedim ama beni engellemişti, sosyal medyada yazsam yine engel yiyordum.

Kendi numaramı yazmak istemiyorum.

Kabinlerden biri açıldığında aynadan o kişiye baktığımda şokla kaldım.

Ona ne olmuştu?

Onu bu hale kim getirdi?

Todorokinin yüzü neden kötü halde? Neden kollarında ki sarılar kan içinde?

"Shoto ne oldu sana?" cevap vermedi. Sadece ellerini yıka akla geçindi. Sustu, beni görmezden geldi.

"Sana diyorum piç"

"Seni duymuyorum ahmak" sesi neden...

Cidden ölmek mi istiyor?

"Baban sana ne yaptı?" öfkeyle bana döndü. Beni gözleri ile öldürmek istercesine baktı bana. "Seni. İlgilendirmez."

"Todoroki ya evet ya hayır denen gerek. Ne bu tripler?"

"Hayatım neden senin için önemli? Hayatımı siken sen değil misin? Neden birden bire benimle ilgileniyorsun? Neden benim ölmemi isterken kurtarıyorsun? Neden beni öpüyorsun?"

Cevap yok. Çünkü bilmiyorum. Ne hissettiğimi neden böyle yaptığımı bilmiyorum. Ben kendim değilim.

İntikam istemiyorum artık, ondan nefret etmiyorum istemsizce.

Eskisi gibi değil en azından.

"Cevap yok? O zaman karşıma çıkma" lavabodan çıkacağı zaman önüme geçtim. Gitmesini istemiyorum, o giderse tek kalacağımı düşünüyorum.

"Todoroki okul çıkışında kahve içelim mi?" ha? Ne dedim lan ben?

"Sen kendine gel sonra bana teklif et. Ama ölme teklifi. Çünkü sen benden nefret ediyorsun"

"Hayır etmiyorum"