O.Ç.-10

74 9 2
                                    

"Oha gerçekten mi?Peki hemen gidiyorum."

"..."

"Beş dakikaya oradayım. Bekleyin." dedikten sonra telefonumdan çağrıyı kapatmak için olan tuşa bastım. Dedem normale dönmüştü. Ameliyatı başarılı geçmişti ve çok şükür risk durumları da yok olmuştu. Bana ameliyatın başladığını haberdar etmişlerdi ama bittiğinden pek haberim olduğu söylenemezdi. Hele olumlu olduğunu hiç sanmıyordum. Neyse ki atlatmıştı.

Bunları düşünürken çoktan taksi gelmişti. Şoföre nereye gideceğimizi söyledikten sonra gene düşünmeye devam ettim. Babaannem beni aramış ve ameliyatın başarılı geçtiğini ama dedemin iyi gözükmediğini söylemişti. Uyurken hep benim ve abimin adını sayıkladığını söylemişti. O da tabii ki beni, abimi ve Nefes'i arayıp -ayrılmaz üçlü- çağırmıştı. Nefes ise gelmeyeceğini bir işi olduğunu söylemişti. kiminle olduğunu sorduğumda imalı bir şekilde 'boşver' demişti ama bu kelimeyi söylerken gülmüşti. Önemli biri var mı ki? Olsa söylerdi , kesin. Dimi?

*

Hastaneye gittiğimde nedense bütün hemşireler bana acıyormuş gibi bakmıştı. Ne olduğunu anlamaya çalışırken aklıma gelen fikirle koşturdum. Ya dedeme bir şey oldu ise?

Hemen önümde kapanmak üzere olan asansörün kapılarının arasına ayağımı uzattım ve durdurdum. İçeridekiler hem yaptığım çocukça harekete , hem de anlayamadığım bir nedenden dolayı bana tip tip bakarken dayanamayıp indim. Merdivenlere yönelirken su görmüş Afrikalı misaliydim.

Kata geldiğimde kapıda babaannem vardı ama düşünceli gözüküyordu. İçimdeki yağlar erirken dedeme bir şey olmamasına sevinmiştim. Eğer dedeme bir şey daha olsaydı babaannem o hemşireye de doktora da dalardı ve büyük ihtimal sinir krizinden ölürdü. Bu fiil içimin titremesine neden olunca sustum. Ağzımızı hayra açmalıyız değil mi?

Babaanneme usulca yaklaşıp dokundum. Her halde çok düşünüyordu ve bu yüzden kokmuştu. Sonradan kendine gelip sarıldı. Bende onu sarmalarken dedemin yattığı odanın camından dedemi gördüm. Bana bakıp gülümsüyordu ama o da düşünceli gözüküyordu. Babaannemden ayrıldıktan sonra odaya girdim. Doktor odadan ayrılırken çok uzatmamamız gerektiğini ve uykuya ihtiyacı olduğunu söyledi. Onu başımla onaylarken Nefes ve Uzay girdi. Artık ona abi demiyordum. Benden çok da büyük olduğu söylenemezdi. Hepberaber biraz daha odada durduktan sonra dedemle bir saat sonrası için anlaştık.

*

Bir saat sonra oturduğumuz Kafe'den Nefes ben ve abim çıktık. Hastanenin önündeki kafaye gittiğimiz için hemen yürüyüp hastaneye girdik. Dedemin odasına çıkarken bir yüzle karşılaştık. Merdivende yürürken ikimizde yürümemizi ağırlaştırdık. Sanki birbirimizi tanıyor ama şu an çıkaramıyor gibiydik. Beni hatırlamış gibi bana doğru geldiğinde onu hala tanıyamamıştım.


Tam o arada Nefes beni hızla çekince yürümeye başladım ama o bana doğru geliyordu. Bir anda Nefes beni hızlıca çekmeye başladı. Fazlası ile hızlı koşuyorduk. Ne olduğunu anlamak için önüme baktığımda maalesef o adamı tanımaya çalışan beynim artık onu görmüyordu ama önüme döndüğümde daha kötüydü. Dedem bir sedyedeydi ve başında sürüsü ile doktor ona bakıyordu.

***

Selam. Geç kaldım. İşlerim ve sınavlarım vardi. Haftaya gene başlıyor. Oy istiyorum, yorum istiyorum. Sizce Asra kimi gördü? O kimdi? Yorumlarını bekliyorum. Mutlu ve huzurlu pazarlar dilerim ^^

önemli not: Hikayemizin kapağını yapan sevgili @fidankardogan 'a tesekküler...

Oyundaki Çocuk♣️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin