Umarım beğenirsiniz ve yorumlarınız benim için çok önemli lütfen yorum atmayı unutmayın.
☆゚.*・。゚
Bütün köy yeni haberlerle çalkalanıyor, herkes merakla yeni gelecek olan savcıyı merak ediyordu. Genç ve yakışıklı biri olduğu haberi genç kızların arasında yayılmıştı bile. Kimisi bu gelenin de uzun süreli olmayacağını söylerken bir kısım gerçekten ümitliydi.
Bu köy bataklık gibiydi Murat'a göre. Giren geri çıkamıyordu. Yeni savcıdan ümidi yoktu, neyi değiştirecekti? Bu köyün temizlenme ihtimali var mıydı? Ona göre yoktu.
Yine de merakına yenik düşmeden edemiyordu. Hayatındaki onca olumsuzluğa rağmen içinde minik bir umut taşıyordu, solmaya yüz tutmuş olan bir damla umut. Tek yapmak istediği ona sahip çıkan adamın emanetlerine bakmaktı, gazete onun tutunma şekliydi.
Yatağından kalkıp üstüne bir gömlek giyip kollarını kıvırdı. Uzamış olan saçlarını bir iki kere geri attı ama hiç bir şey değişmeyince bıraktı ve motorunun anahtarını alıp evden çıktı.
Çıktığı gibi Şahin'in kafası ona doğru dönmüştü. Bağ evinde dün gece yüksek sesli bir eğlence düzenlediği için şaşırmamıştı burda olmasına. Onun nefret dolu bakışlarını takmadı, alışıldık bir şeydi. Selam dahi vermeden motoruna ilerledi.
"Oğlancı! Ne zaman gidiyorsun burdan?"
Şahin'in sesini duymamazlıktan geldi, evinin konumundan nefret ediyordu. Tıpkı bir çok şeyden ettiği gibi.
Motoru çalıştırıp sürmeye başladı.
Şahin'in bu hali ona çok komik geliyordu. Onun yaptıkları yanında kendisinin yaptığı şeyler ateşin yanında kibrit gibi kalıyordu. Ona oğlancı demesine rağmen kimsenin görmediği zamanlar kapısına geldiği oluyordu. Şuan bu haraketleri gösterse bile onun kapısının önündeki görüntüsünü sadece Murat biliyordu.
Bu köy böyleydi işte. Hepsinin ahlâkı karanlığa kadardı. Ona laf edenlerin çoğu eşini evde bırakıp kendisine gelirdi, istediklerini bir şekilde alırlardı.
Gazete'ye uğradıktan sonra savcının gelmiş olduğunu duydu. Herkes bunu konuşuyordu, genç renkli gözlü bir delikanlı olduğunu söylüyorlardı. Ona da eski savcının evini vermişlerdi.
Eski savcı... Bu köy için çok uğraşmıştı Savcı Ahmet, Murat'tan pek haz etmese de köy için gerçekten çabalamıştı. Bu önemli olan şeydi. Sonucu güzel olmamıştı, köylülerin daha doğrusu yanıkların bir takım davranışları yüzünden burdan apar topar gitmişti, yeni Savcı kaç gün dayanacak merak ediyordu.
Monoton bir günün ardından eve gitti, gecenin yarısında kapısı çalındı ama bakmadı kim olduğuna. Onu şaşırtacak biri olduğunu düşünmüyordu. Kapının önündeki adam bir kaç kere söylendi, kapıya daha sert vurdu ama Murat donmuş gibi çalan müziğin sözlerine hafifçe eşlik etmekten başka bir şey yapmıyordu. Evinde, yatağında karısı olan adam şuan kapısının önündeydi. Kim olduğuna dair tahmini vardı, sesini tanıyordu. Buraya ilk gelişi değildi, son olmayacaktı. Gece sikmek için yalvaranlar sabahları yüzüne bakıp bela okuyordu. Bu düşünce onu yeniden üzmüştü ama gözünden yaş akmadı, hatta gözleri dolmadı bile. Alışılmışlığın verdiği ağırlık ile yerinden bile kalkmadan telefonundan çalan kısık sesli müziği dinlemeye devam etti.
Burda insan kalabilmek için verdiği uğraş çok büyüktü. Masum olmadığını biliyordu, masum kelimesi kendine yakışmıyordu bile ama buradaki insanlardan yine de daha iyi olduğunu biliyordu.
Kendi müziğinin sesini bastıracak şeklinde oyun havası çalmaya başlamıştı yan taraftan. Yerinden kalkıp odasına doğru ilerledi. Evi oldukça sadeydi, aşırılık yoktu. Odasına girdi ve ışığı açtı. Sabah kalktığı gibi bıraktığı yatağına baktı. Masasının üzerinde bir sürü kahve bardağı vardı. Bir kaçının dibinin küf tuttuğuna emindi, onları içme suyuyla olsa da iyice yakamayı aklına kazıyıp balkonun kapısını açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gardenya
FanfictionMurat'ın yaşamı basit olmamıştı, kimse onun için baş kaldırmamıştı bu zamana kadar. Kendi kalkmaya çalıştığında ise her zaman aksine batmaya devam etmişti, ta ki yeni gelen savcıya kadar. | Gardenya yasak aşkı temsil eden bir çiçektir.|