001

565 39 16
                                    


Bu son yılım dı artık üniversite hayatıma veda edip meslek hayatına başlayacaktım. Bölümdeki herkes mutluydu. Ben hâlâ üniversitenin bittiğine inanamıyordum.

Sessizce kantine doğru yürüdüm. Önümde 2-3 kişi vardı başımı yere eğip hayatımı düşündüm.

Önünde bir kişi kalmıştı bu çocuğu görmüştüm bir kaç kez benim derslerime girmişti.

"Ah peki"

Önümdeki çocuk hiç bir şey almadan gidiyordu.

"İstersen ben alayım sonra verirsin."
Arkası dönük çocuğun omzuna dokundum ve önüne dönmesini sağladım.

"Ah teşekkür ederim bir tane su alacaktım."

Karşımda ki uzun boylu çocuk gülümsedi ve yanımda bekledi.
İki su alıp birini ona uzattım.

"Seni bir daha nerede bulabilirim? Borcumu ödemek istiyorum."

"Ah gerek yok."

Yavaş adımlarla yürümüştük. Normalde çok arkadaşım olmazdı. Daha doğrusu benle tanışmak isteyen kimse olmazdı. Bu durumu çok ta kafama takmazdım. Zaten son senem ve belki buradaki kimseyi bir daha göremeyeceğim.

"Hangi bölümdesin? "

"Matematik sen? "

"Fizik"

Yanımda ki çocuk ile kantinde bulunan masalardan birine oturmuştuk.

"İsmin ne? "

"Changbin senin."

"Bangchan"

Karşımda ki çocuğun telefonu çalmıştı.

"Ah teşekkür ederim Changbin seni bulur bulmaz paranı vereceğim kendine iyi bak."

"Rica ederim."

Karşımda ki çocuk gülümseyip arkasını dönüp gitmişti. Bugün 2 saat boştum dersime giren öğretmenler yoktu.
Ne yapsam diye düşünürken aklıma yeni aldığım kitap geldi.

Bahçeye çıkıp kitabımı aldım. Önce havaya baktım ve derin bir nefes aldım. Bugün hava kararsızdı. Güneş bulutların arkasına sığınmıştı.

Oturduğum bankın yanına kediler gelmişti. Kitabımı kapattım ve minik kedileri sevdim. Bu kediler hep üniversitede vardı.  Geldiğimden beri buradalardı.

Telefonuma bildirim gelince kedilerin başalarını bir kez daha okşayıp telefonuma yöneldim.

"Çocuklar malesef dersimiz iptal edilmiştir. Sağlık sorunlarımdan dolayı tekrardan kusura bakmayın."

Ah delirmelik bir süreç. Acaba cidden sağlık sorunları mı vardı? Yoksa bize yalan mı söylüyorlar.

Derin nefes aldım çantamı da alıp okuldan çıktım.

Telefonumdan o anki halimi yansıtan bir şarkı açtım.
Kulaklığımı da taktıktan sonra ceketimin şapkasını kafama geçirdim.

Hava 90°c olsa bile o ceket giyilecekti.
Kendini güvende hissediyordum.
Otobüs durağına kadar yavaş yavaş yürüdüm.
Otobüsün gelmesine daha 15 dakika vardı. Duraktakı bankta kimse yoktu oraya geçip oturdum.
Liseden beri yanlız yaşıyordum. Ailem eğitimim için bana ev tutmuşlardı. Bu yüzden hep sorumluluk sahibi birisi olmuştum.
Evin yakınlarında bulunan markete gidecektim. Eksikleri tamamlayıp dersime çalışacaktım.

Sonunda otobüs gelmişti. Arka ikili koltuklardan birine oturdum.
Otobüs çok dolu değildi zaten bu saatlerde dolu olmazdı herkes ya işinde ya okulunda olurdu.

20-25 dakika sonra evin yakınlarında inmiştim. Önce markete gittim ardından eve varmıştım.
Merdivenlerden çıkarken yan komşum olan Seungmin ve Jeongin çiftiyle karşılaştım.
Kendileri çok tatlı ve iyi bir çiftti.

"Selam Changbin nasılsın."

"İyiyim efendim siz."

"Bizde iyiyiz sağol."

"Görmüşmek üzere efendim."

"Görüşmek üzere."

Ahtapotlu anahtarlığım ile kapıyı açmıştım. Çantamı kenarıya koydum. Önce üstümü değiştirdim ardından kahve yaptım.
Kitaplarımı önüme aldım. Yarınki derslerime çalıştım.

___________________________________

Selam dostlarımm
Nasılsınızz?

Yeni bir hikaye ile sizinleyim bu hikayeyi yazmama gerekçe olan gizemtheporcayist teşekkür ederim.

Kendinize iyi bakın. Üzmeyin üzülmeyin ve bir dertiniz olursa her zaman yorumlardan veya özelden anlatabilirsiniz sizleri seviyorum ♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡




serendipityHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin