18| Umrumda mı?

1.6K 106 77
                                    

1 gün önce

Jisung'un kapısının önünde yarım saattir bekliyorduk. Resmen kapıda ağaç olmuştuk. Yanımda Chan Hyung vardı. Onunla mükemmel bir plan yapmıştık. Önce Jisung'u bayıltacağız sonra onu kucaklayıp Minho'nun evine götürüp koyacaktık. Kısacası kaçıracaktık.

İtiraf etmem gerekirse Jisung'un Minho'ya kara gergedanım demesini bile özledim. Grupta garip bir sıcaklık oluyordu. Şimdi ise...
Ahah eski zamanlar...

Düşüncelerimden sıyrılmama neden olan,kulaklarımın işittiği kapı sesiydi. Jisung sonunda kapıyı açmıştı.

Ona baktığımda çökmüş olduğunu anladım. Resmen berbat durumdaydı. Nasıl bu hale gelmişlerdi Minho ile anlamamıştım.

"Bizi içeri almayacak mısın" dedim. Sesimi olabildiğince hafif tutmaya çalışmıştım.

"Ahh doğru,buyrun geçin" sesi feci halde kısıktı. Dediği cümleyi zar zor anladım. Gerçekten içim acımıştı. Ağlayacak durumdaydım. Onu üzgün görmek canımı yakıyordu. Gruptaki herkes benim için çok değerliydi evet ama Jisung benim için ayrıydı. O benim en yakın arkadaşımdı.

Ben 14 yaşındaydım,Jisung'u tanıdığımda. Karşı dairemize taşınmışlardı. Orada onlardan önce çok sevdiğim Kai Amcam oturuyordu. Onun ölümü beni çok üzmüştü. Zaten Jisung'u sevmememe neden olan durumlardan biriydi. Aynı zamanda hareketleri itici geliyordu. Yani kısacası ondan nefret ediyordum.

Kai Amcamın gidişimini onlara bağlamıştım. Bende haklıydım,çok sevdiğim birinin evine başka biri yerleşmişti. Ama onları sorumlu tutmak salakçaydı. Ergenlik işte...

Jisung'a baktığımda ağlayacak gibi duruyordu. Gözleri yavaş yavaş dolmaya başlamıştı. Sanırım bende ağlayacaktım. Lütfen böyle yapmasın. Gerçekten Minho'yu camdan atmak istiyorum. Jisung'umu bu hale getirdi diye,sonra soracak neden atıyorsun.

Minho'nun yaptığı yanlışları düşünüp sinir krizi geçirmeyi bırakmalaydım.
Ama yapamıyordum. Onun ağzını burnunu kırmak istiyordum. Onu alıp duvardan duvara çarpmak istiyorum.

"Felix,Felix duyuyor musun" duyduğum sesle irkildim. Sinirlerime hakim olmak için derin bir nefes aldım. Konuşmak için ağzımı araladım. "Ah dalmışım pardon"

"Sorun değil geçin haydi içeri" dedi Jisung berbat durumda olan sesiyle. Minho'ya olan sinirim artmıştı. Sinirlerime hakim olup,içeri adım attım. Benimle birlikte Chan hyung'da girmişti. Chan hyung ile salona doğru yürümeye başladık. Kapının tam karşısındaydı,salona girmek için düz yürümek yeterliydi. Yürürken duvardaki resimlere bakıyordum.
1 hafta önceye kadar bu duvar Jisung ile Minho'nun fotoğrafları ile doluydu,şimdi ise duvar bomboştu.

Salon kapısını açıp içeri girdik. Salona girdiğimizde gördüğüm manzara karşısında ufak çaplı bir baygınlık geçirdim. Heryerde parçalanmış fotoğraflar vardı. Bunlar bunlar Minho ve Jisung'un fotoğraflarıydı...

"Bunlar bunlar ne?" Dedi chan hyung.
"Minho ile olan fotoğrafların hepsini paramparça ettim. Sıra yakmakta"
Dedi üzgün bir sesle. Ona üzülüyordum. İstemesemde Chan hyung'a bayıltması için gözlerim ile işaret verdim. O da işaretimi alıp,eline bezle bayıltıcıyı aldı. Beze biraz bayıltıcı döküp,bayılcıyı cebine koydu. Jisung'a yaklaştı ve burnuna kapattı.
"Ondan nefret ediyor-"

...

***

Hyunjin x Felix
Whatsapp konuşması

Jinjin
Hey Felix 1 haftadır konuşmuyoruz

Felix

Call Me Baby | Hyunlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin