VEDA

336 25 11
                                    

(Herşeyin başlangıcından bir gün önce )

Eve sinirli ve bir o kadar da öfkeli bir şeklide girdim. Neredeydi bu adam. Göstereceğim ona beni zorla evlendirmeyi.

“Baba”
“Efendim güzel kızım”

Hala bana güzel kızım diyor ya nasıl bir mide var sende ya nasıl. Aptal herif.

Sende ona baba diyorsun “
“Haklısın iç ses “
“Haklıyım tabi “
Şımarma hemen”
“Tamam”

“Bir şey konuşabilir miyiz?”
“Tabi ki kızım benimle her şeyi konuşabilirsin. “

“Benim adıma aldığın bir karar var mı bu aralar? “

Baba dediğim adam biraz düşündü. Sonra bana bakıp güldü.
“Demek berat ile konuştunuz bu kadarerken olacağını beklemedim. “


“Ne demek bu şimdi benim adıma ne zamandan beri karar alıyorsun? Hem benim rızamın olduğunu
kim söyledi, dedim.”

Babama o kadar sinirliydim ki babam bu tepkiyi vermemi beklemiyormuş gibi şok oldu.

Ne oldu beyefendi beğenemedin mi”

“Kızım bak bizim şirket iflas etmek üzereydi bana teklifi Mustafa Koray yani Berat ‘ın babası yaptı bende bu teklifi kabul etmek zorundaydım. Sizi düşünmek zorundaydım anneni seni ve tabi ki kendimi bu çukura atamazdım.”

Bunca zaman sanki düşündün para göz”

“Baba ne demek düşünmek zorundayım. Üstümden nasıl bu teklifi kabul edersin? “

“Bak kızım gel yanıma. “

Senin yanına gelmektense ölürüm daha iyi “
“Bir de bayıl istersen Nazlı “
“ Kes sesini iç ses! “


Babamın yanına tekerlekli sandalyemi çektim ve söyleyeceklerini dinlemeye başladım.

“Bak babacım ben senin iyiliğin için her şeyi yaparım biliyorsun. Bu da senin iyiliğin için evli kalacaksın sadece senden bir şey istemeyecek. Sadece resmiyette evli gözükeceksiniz. Annen için kızım benim için değil annen için istiyorum bunu senden .”

“Senin için kılımı kıpırdatmam lan ben.”

“Annem için ölümü de göze alırım baba biliyorsun. “

“Biliyorum güzel kızım ama sadece anneni düşündüğüm için yaptım. “
“Tamam baba ne zaman nikah? "


“Kabul ediyorsun yani canım kızım biliyordum beni kırmayacağını her şey annen için. “

“Her şey annem için. “

Ne bana sarılıyor mu? 22 senedir bir kere bile kafamı okşamayan sadece yaz tatilinden yaz tatiline gördüğüm babam bana sarılıyor. Şaka gibi ama gerçek. İnsanlar da değişebilir lafı çok doğru bir laf..

Gözlerim dolmuştu. Babamın yanından ayrılıp odama gittim. Göz yaşım sol gözümden düştü. Bir tane daha, bir kere daha ve bir kere daha. Bunca zaman babasız büyüdüm ben. Nasıl olur da beni böyle bir anda sevebilir ki? Gerçekten ben bu hayatta anlam veremiyorum. Kitaplığımdan rastgele bir kitap alıp okumaya başladım. Neydi bu şimdi kitap bile evlenmek isteyen
bir çiftin hikayesiydi. Evren bana oyun oynuyor.

EVRENCİM BEN ARTIK MUTLU OLMAK İSTİYORUM YAP BANA BİR GÜZELLİK BE “

Her şey bu kadar basit mi, veda etmek, terk etmek falan?

(Ertesi sabah )


Sabahın erken saatlerinde uyandım. Güneş perdemin ardından bile parlak gözüküyordu. Bu kadar
parlak olmak zorunda mı? Yatağımdan kalmak için annemden yardım istedim. Annem nazikçe ve
özenle beni yataktan kaldırdı. Egzersizimi yaparak tekerlekli sandalyeme oturttu.
Bugün günlerden 15 Aralık yani bugün istemesem de nikaha gitmek zorundayım. Çünkü bu nikah
benim nikahım. Annem çoktan nikah için bir şeyler hazırlamış. Nikah için beyaz sade bir elbise ve
beyaz babet ayakkabı giyerek odamdan çıktım.
Annem bana hayranlıkla bakıyordu. Babam da aynı şekilde. Niye böyle bakıyorlardı? Ne oldu
makyajım mı akmıştı? Yoksa elbisenin içine mi düştüm?.

“Bunlar niye bize değişik bakıyorlar? “
“Bilmiyorum iç ses. “
“Çok mu çirkin olduk?”
“Olabilir benden güzel olmamı bekleme zaten. “
“Tamam. “


“Kuzum çok güzel olmuşsun. “
“Sağ ol annecim. “
“Çok güzel olmuşsun kızım. “
“Sağ ol “

Ya sen beni düşünür müydün acaba babacığım “
“Bu adam ne tür bir manyak “
“Anlasam iç ses bende söylerim sana”

Babam Rıza abiye arabayı hazırlamasını söyledi.Yola koyulmuştuk. Babam, annem, ben ve Rıza abim
nikah salonuna doğru adım adım ilerliyorduk. İçimde bir heyecan vardı. Neydi bu heyecanın sebebi?
Evleniyor olmam mı? Yoksa Berat’ı görecek olmam mı?

Ne heyecanlanacaksın dimi Nazlı sadece evleniyorsun. “
“Akıl mı kaldı bende be. “
“Sende akıl var mıydı Nazlı, 22 senedir neden ben fark etmedim. “
“Kes sesini iç ses “
“Bana hep kes sesini diyorsun kalbim çıt pıt oluyor iyiliğini düşünüyorum ben. “
“Allahım iç sesim bile bana trip atıyor ya sabır. "

Nikah salonuna varmıştık. Artık bu işten geri dönmek olmazdı. Ellerim titriyor, gözlerim onu arıyordu.
Hayır yani yakışıklı falan olduğundan değil terk edilmekten korkuyordum. Nikah salonunda tek başıma kalmaktan korkuyorum...
Bütün herkes salonda yerlerindeydi. Tek eksik Berat Koray ‘dı . Tam vazgeçtiğini düşünüyordum ki kapının orada siyah takım elbiseli biri dikkatimi çekti. Bu oydu siyahlar içerisinde o kadar iyi
gözüküyordu ki nutkum tutulmuştu. Siyah ceketi, siyah pantolonu ve beyaz gömleği ile nefes kesici
gözüküyordu.

Her adım atışı kalbimin daha çok hızlanmasına neden oluyordu. Birden tekerlekli sandalyemin
hareket ettiğini fark ettim. Berat beni masaya kadar getirdi ve oda yanımda olan sandalyeye oturdu.
Nikah memurunun gelmesiyle nikah başlamıştı. Heyecan yapmıştım. Ara ara Berat’a bakıyor ne
düşündüğünü anlamaya çalışıyordum. Ama olmuyor bana bakıyor ve bende odaklanamıyorum. Niye
bakıyor ki şimdi?


Mehmet Erdem ve Nazan Erdemin kızı Nazlı Erdemi hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde
bir ömür boyu eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?


Berat bana baktı ve “EVET” dedi.

*Mustafa Koray ve Aylin Koray’ın oğlu Berat Koray’ı hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde bir ömür
boyu eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?

Berata baktım ve bir anda dudaklarım aralandı “EVET” dedim. Salon alkışlarla doldu. Sonrası tebrik için gelenler mi dersiniz fotoğraf çekmek için gelenler mi dersiniz. O kadar çok yorulmuştum ki eve nasıl ve ne halde geldiğim bilmiyordum. Bitkinlik, yorgunluk ve tabi ki stres üzerime geliyordu. Bir an önce uyumak istiyordum.


Eve varalı yaklaşık 2 saat oluyor. Mustafa amca balayı için planlar hazırlıyordu. Biletler, bavullar,
vedalaşmalar derken arabaya bindiğimizi fark ettim. Ne oluyor ya?


Yangından mal kaçırıyorlar. “
“Ne yangını hani nerede? “
“ Lafın gelişi yangın var ama mal olan sensin. “

“Ben malsam sen nesin? “
“Zeki olmak isterdim ama maalesef senin gibi bir kızın iç sesi olmak da varmış kaderde. “
“Beğenmiyorsanız hanım efendi ömür boyu susarsınız bende size meraklı değilim. “
“Tamam. “


“Ne gerek vardı şimdi balayına?”

“Babam işte, illa istediği olacak. “
“Peki. “

Deli gibi üşüyordum. Berat bunu fark etmiş miydi? Niye ceketini üstüme koydu. Ne yapıyor bu niye
kulağımın dibinde, dudakları yanağıma değiyordu.


Uyumalısın ufaklık. “
“Tamam. “
“Tamam ufaklık iyi geceler. “


Cevap vermedim. Uyku beni daha çok içine çekti. Üşüyordum ama bir sıcaklık vardı ellerimde. Ne?
Berat elimi mi tutuyor? Şimdi düşüp bayılacağım. Niye tutuyor? Tutmasını söyledim mi?


Sen salak mısın Nazlı? “
“Ne alaka şimdi? “
“Adam alt tarafı elini tutuyor. “
“İç ses bazen yorucu oluyorsun cidden uyumak istiyorum lütfen saygı göster ve sus. “

DÜŞMANDAN AŞKA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin