DÜŞMANDAN AŞKA

HAYALLERİMİZ

Nazlı ve Berat yine gün doğumunu izlemek için erken kalkıp cam kenarına geldiler. Ellerinde kahve yüzlerinde o sıcak gülümseme, gözlerinde ışıl ışıl mutluluk, kalplerinde ise uçsuz bucaksız bir sevgi vardı. Berat Nazlı için her şeyi ifade ediyordu. Annesi, babası kısacası her şeyi olmuştu. 22 yıldır
yaşayamadığı aşkı, hayatı şuan Berat ile yaşıyordu. Tabi ki emeği hiç eksik olmayan Barlas’ ı da
unutmamak gerek.

Barlas onun için bir umut ışığı idi. Yol arkadaşı, tek sırdaşı idi. Barlas'ın babası , annesi ile onu terk ettiği için Nazlı ona baba oldu. Dost oldu, kardeş oldu, onun için her şeydi. Zor zamanında hep yanında oldu. Ağlıyacak omuz, sarılacak bir beden oldu ona.
Çocukluktan beri hep yan yana, sırt sırta, omuz omuza geldiler bu hayattaki savaşlarının üstesinden. Hiçbir engel onlar için aşılamaz değildi. Her engel onları birbirlerine daha çok bağlıyordu adeta. Her
zorluğun üstesinden birlikte geliyorlardı. Tek yürek olmuşlardı. Tek bir beden..
Hayalleri vardı Nazlı'nın koşmak, dans etmek ve bir çok şey şimdi hayal gerçekleştirme sırası
Berattaydı. Çocukluğundan beri lunaparka gitmemişti. Vakit gelmişti.

Nazlı, Berat, Barlas ve Burak. Bu dörtlü her şeyin üstesinden gelip lunaparka eğlenmeye gidiyorlardı...

Kimi zaman çok istediğiniz bir dileğiniz yada hayaliniz gerçekleşmez diye umudunuzu kaybetmeyin.

Belki de zamanı gelmemiştir. Zamanı geldikçe bu hayal senin için daha çok değerlenir kim bilir?

Lunapark? Ciddi ciddi bizim dörtlü lunaparka eğlenmek için gidiyorlar. Hız treni, korku tüneli , çarpışan arabalar ve daha niceleri oyuncaklar hepsine tek tek bindiler. Bir insan çocukluğunu yaşayamaz ise o insan ruhsuz bir insandır. Bir insanın vücudunda hiç yara iz yoksa o insan çocukluk hayatını yaşamamıştır.

Ne Nazlı, Ne Barlas, Ne Berat, Ne de Burak çocukluklarını yaşayabilmişlerdi . Şuan biraz da olsa o keyfin tadını çıkarıyorlardı....

“Hadi korku tüneline. “

“Tamam hadi Barlas “

“Geliyorum “

Barlas ve Burak yan yana, ben ve Berat yan yana koltuklara oturduk. Burak’ın çığlıkları gülmeme
sebep oluyordu. Bağırıyor ve gözlerini kapatıp Allaha dua ediyordu.

“Yenge ne gülüyorsun ya ayıp ayıp."

“Koskoca adamsın be Burak korkuyorsun “

“Bana diyene bak koluma girmiş. “

“Yanlışlıkla oldu Burak boş yapma kafanı koparırım. “

“Aynen kesin korkundan değil. “

“Koskoca adamlarsınız korkuyorsunuz nasıl erkeksiniz siz. “

“Kimse benim erkekliğimi sorgulamasın abi. Ben erkek gibi erkeğim. Ha siktir o ne lan ağğağğağğağğa”

“Sadece benim elimin gölgesiydi be Burak ne korktun. “

“Barlas eğer buradan sapasağlam çıkarsam hiç sansın olmayacak son nefeslerini iyi al. “

“Sen buradan sapasağlam çık sonrasın bakarız. “

Tren durmuştu. Burak’ ın midesi bulansa da trenden indi. Ayakları tutmuyordu. Yürümekte zorlandı
bir iki dakika olduğu yerde durdu.

“Helvan nasıl olsun Barlas?”

“Bol fındıklı, ağağğağağağa. “

“Gel lan buraya şimdi ananı laciverte boyayacağım kaçma gel. “

“Anamı karıştırma. “

“Kaçma gel sadece seveceğim.”

“Yemezler. “

“Gel aslanım gel öpeceğim. “

“Artık durun başım döndü mal herifler çocuk musunuz siz. “

“Görmedin mi abi beni korkudan öldürecekti. “

“Bir de bayıl istersen Burak. “

“Gel ben seni bayıltacağım . “

“Barlas, Burak durun artık midem bulandı. Dönmeyin etrafımızda. “

“Tamam yenge sen nasıl istersen. Senle görüşeceğiz Barlas bey. “

“ 2 saattir durun diyorum durmuyorsunuz, karım söyleyince mi durasın geldi. “

“Yengem bir tane o yüzden o kıramam.”

“Ben kaç taneyim acaba? “

“Bilmem kaç? “

“Burak oğlum benim aklımla oynama bin arabaya. “

“Tamam ama ben bunla aynı yere oturmam. “

“Ben sana meraklı değilim. “

“Oturma yanıma. “

“Başka yer yok oğlum kay yana. “

“Of be. “

*Çocuk olmak güzeldir. Masum yapar insanı. Çocuk olmamak zordur, kötü ve hırçın yapar insanı. *

Bölüm beni mahvetti siz ne durumdasınız?
Gülmekten yazamadım diyebilirim