3. Kitap - 4. Bölüm

21 3 0
                                    

Laura

Yeter ya!? Bu kaçıncı kapı çalınması. Bıktım artık. Bana çiçek miçek yollamayın, istemiyorum.

Kapıyı açtım ve gördüğüm şey karşısında kafam karıştı. Bir zarf...

Etrafıma baktım ve bir şey göremeyince eğilerek zarfı aldım ve kapıyı kapattım. Zarfı açtığımda...

Bir davetiye... Cidden mi!? Balo davetiyesi!

Ablam bunun için ısrar etse de, gitmek istemiyorum. Çünkü orada Jason'ı göreceğim ve bu benim sinirimi bozuyor..!

*Flashback 3 Yıl Önce*

Herkes birbirleriyle anlaşıyor. Kahkaha atıyor, gülüyor, eğleniyordu. Ben ise tekrar onu göreceğim için mutluydum.

Kapı kolunu kavradığımda kapının altındaki dışarıya doğru akan kanı gördüm. Dehşet içinde oraya bakarken kapı koluna asıldım ve kapıyı açtım. Bir anda üstüme bir şey yığıldığında yere düştüm.

Gözlerim dolmaya başladığında sıyrılarak geriye gittim ve bir çığlık kopardım.

"BÜYÜKANNE!"

*Flashback*

Büyükannemin hayat ağacını simgeleyen kolyesi. Ah, seni çok özledim büyükanne. Senin yanında olamadığım için özür dilerim...

***

"Hoşgeldiniz, hoşgeldiniz. Buyurun geçin lütfen. Hoşgeldiniz, iyi eğlenceler."

"Lütfen yeter Anton. İnsanların geçmesine izin ver!"

"Tamam Lia ya of. Sen de iki dakikacık biraz arkadaşlarımla selamlaşmama izin vermedin."

"İki dakika mı? İKİ DAKİKA MI!? Sen beni çıldırtacak mısın Anton!?"

Lia beni çekmeye çalışırken, ben insanlarla tokalaşmaya devam ettim.

İnsanlar tek tek salonu doldururken, belirlediğim kişiler daha ortada yoktu. Acaba gelmeyecekler miydi?

"Birbirlerinden nefret ediyorlar. Neden buraya gelip partiyi mahvetsinler?"

Lia bunu kaç kez söylemesine rağmen umursamadım. Onlar gelecekti ve ben onları barıştıracaktım.

"İşler nasıl gidiyor?"

"Oh, yeah. Çok iyi. İkisi de baş başa. Plan B'ye gerek kalmadı."

Lauren ve Emily'in burada olduklarını ve az önceki konuşmaları duyduğumda rahatladım. Bu iş tamamdı. İkisi de buradaydı.

Sahi nerede bunlar ya!?

Laura 1 Saat Önce

"Heh şöyle. Çok güzel oldun."

"Abla kaç kere diyeceğim, İS-TE-Mİ-YO-RUM. Bu kadar mı zor?.. Bırak beni abla ya!?"

Ablamın elinden kurtularak kendimi dışarı attım. Ama ona da şans diyeceğim, ama... Üstüne üstlük birisine çarptım.

Ani bir çığlıkla kulaklarımı kapattım ve sarsılmaya başladım.

"OMG, omg, omg. Çok güzel olmuşsun Laura."

Emily beni sarsmaya devam ederken ben sadece yüzümü buruşturdum.

"Eh, merhaba."

Hiç görmek istemediğim birisi Emily'in arkasında belirip çok az el salladı.

Kollarımı açıp Emily'i durdurdum ve onu iteleyerek evin içine girdim.

"Laura buraya gel canım?"

"Beni rahat bırak abla!"

Kendimi odama atıp arkadan kapıyı kilitledim ve yere çömelip dizlerimi kendime çektim ve kollarımı bacaklarıma doladım.

Bu sefer ağlamak istemiyordum. Çok fazla ağlamıştım ve sırf bu yüzden ağlamak hiç istemiyordum.

Şu an hiç yapmak istemezdim. Ama yapmak zorundaydım. Masanın üzerindeki topladım ve hepsini alıp pencereden aşağı attım. Hatta birisi gidip pencereyi bile kırmıştı.

"Bütün anılar hep gitsin. İstemiyorum. Kabuslar, acılar, kötü şeyler, şeytanlar ve melekler... Hepsi bitsin ve gitsin."

Tekrar aynı pozisyonda yere oturdum ve gözümden bir yaş düştü.

"İstemiyorum... İstemiyorum."

Gözlerimi kapattım ve kendimi boşluğa bıraktım...

***

Gözlerimi açtığımda karanlık bir yerdeydim. Soğuk değildi ya da Sıcak. Normaldi. Nasıl öldüğümü düşündüm? Her şey nasıl buraya kadar geldi?

Sana kötü bir son hazırladığım için özür dilerim ama bu gerçekten doğru sondu. Fazla ileri gidemedim. Sam büyüdü. Ama hiçbir zaman bana aşım olmadı. Öldürme kararı benim üzerimdeydi. Doğru. Ben ölmeden direndim. Ama en sonunda öldüm. Beni kimse öldürmedi. Ben kendi kendimi yiyip bitirdim. Aslında olaylar buraya kadar hiç gelmedi.

Ben başından beri hastaydım. Hikayemi devam ettirmek istedim. Ama sonuç... Başarısızlık. Hiç mutlu olduğumu gördünüz mü?

Nadiren...

Çoğunda hep mutsuzdum. Çünkü o zamanlar hikayemi devam ettiremedim ve bu benim sonum oldu. İşte Laura'nın gerçek hayat hikayesi.

Benim hayatım hep yalandı. Ben sıradan, normal bir ailenin kızıydım. Son birkaç yıldır tedavi gördüğüm için böyle saçma şeyler yapmaya başlamıştım. Hikayem yalan, özür dilerim. Tek yapmak istediğim mutlu bir kız olmaktı...

Son bir nefes... Ölmek için son bir nefes vermeye ihtiyacım var. Ben hep hayatımdan ölüydüm zaten.

Bütün hikayeyi boşverin hatta bunu da boşverin. Beni ölü bilin tamam mı..? Güzel.

Artık, rahatça ölebilirim...

DEĞİŞİM Serisi | Yarı Texting (Bitti!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin