7. Bölüm-Kelebek olmak~🦋

19 12 0
                                    

Merhaba, nasılsınız? Umarım iyi. Hem artık 2023, umarım bu yıl çok daha güzel ve eğlenceli geçer. Tamam ben fazla konuşmadan bölüme geçelim. <3

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın <3

----------------------------------

"Kelebek olmak"

"Gülüşlere bakarken dikkatli ol Lila, orda saklı olan mutluluk mu, acı mı bilmezsin" 

Kağanın anlatımıyla:

   Bir kaç saat sonra Bursaya varacaktık, ama geç çıktımız için Lila yorgundu ve yarım saat önce uyumuştu.Ay ışığıyla karışıp daha açık bir renk alan saçları yüzüne dökülmüş,  kollarını kendisine sarmış öylece uyuyordu .  O kollarının kendisine sarması, o her cümlesinde yatan umutsuzlukla sanki herkese bir umut vermeye çalışması. Tuhaftı, Lila çok tuhaf biriydi. Aslında yalnızlık buydu galib, Lila Selçuk. Çünkü yalnızlık, umutsuzken umutlandırmak, ölümün ucundayken hayat vermek, ve yüzlerce kişinin yürüdü o yolda tek başına  kaldığını kabullenmekti. Ve Lila Selçuk kesinlikle buydu, yalnızlık.

   Şimdi ona baktığımda eskiden daha  tuhaf hissediyorum.  Yandan izlediğin insanın iç dünyasına  bir adam atınca  o kadar değişirdi ki her şey. Burda ise sonsuzluk sandım, aslında bir kelebekmiş. Son hayat dalından tutunan bir kelebek.

   Koltukta huzursuzlukla bana karşı döndü. Ve bir kaç saniyeliğine dönüp yüzünü inceledim. Hafiften belirgin olan elmacık kemikleri, çok dolgun olmayan küçük dudakları, çok hafif belli olan çilleri ve beyaz  teniyle masumluğu andırıyordu bana. Neden? Neden onu siyah görmem gerekirken bana böylesine masum gelmişti? Çünkü Lila hiç ona benzmiyordu, kime mi? Karanlığıma. Ama yine  de ondan uzak durmalıydım. Çünkü o bir kelebekse, ben sonsuzluktum, ve bir kelebek asla sonsuzluğa bağlanamaz, bağlanmamalı.

  Çalan telefonuma elime alıp aramayı cevapladım. Egeydi, çocukluk arkadaşım. Benim hakkımda en çok şey bilen kişi de diyebilirim.

   'Aslında hiç düşünmedim şeyler gelişti" dedim karşı tarafın cevabını beklerken.

  "Neyler?"

  "Artık o mu değil mi emin olamıyorum,"

  "Yolunuz Bursaya ya, ordaki yıldızlar çok güzel"Bunu dediğinde bana söylemeye çalıştı şeyi anlamadım.

   "Ne?"

  "Kanma yıldızlara, yok etmeye çalıştığın hikayenin baş kahramanı olma,"

  "Oğlum saçmalama, böyle bir şey asla olmaz"

  "Olabilir  Kağan, bir gün onun seni nasıl mahvettiğini, seni bu hale getirenin o olduğunu unutup onun kahramanı olabilirsin  " Bunu dediğinde sıkıntıyla Lilaya baktım, olamazdı değil mi? Olmalıydı, olmayacaktı.


" "Anne" dedi Lila annesi küçük kızın saçlarını şefkatle tararken.

    "Efendim kızım"  Kadının yumuşak sesi odayı doldururken hala nazikçe tarıyordu kızının saçlarını.

   "Babaannem bana Lila diye seslenmedi" küçük kız bunu söylediğinde kadının tüyleri diken diken oldu bir an.

  "Ne  söyledi  sana?"  dedi kadın küçük kızı kendisine döndürerek.

  "Kelebek" Küçük kızın sözüyle kadının içindeki öfke uyandı, nasıl bunu söylerdi torununa diye düşündü.

  "Babaannen şaka yapmış, hani sen böyle rengarenksin ya o yüzden öyle demiş" Küçük kızın saçlarının arasına küçük bir öpücük bırakarak daha fazla olmamasını diledi.

Onun KalbiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin