Min Yoongi'nin Anlatımı
Bizler Tanrı tarafından cezalandırılanlarız. Tanrı canlıları iki gruba ayırdı yaratırken. Günahkârlar ki bizler bunlara fani deriz. Ve biz Lanetliler ki sizlerse bize vampir dersiniz.
Ancak aradan yüzyıllar geçti. İnsanlar varlığımızı unutmaya başladı. Bizleri unutmaları aslında işimize gelmişti. Sıradan fanilerdi işte. Soyumuzun yok olduğuna inanmışlardı.
Unuttukları şeyse. Krallığımız hâlâ ayaktaydı. Vampirler onların içlerindeydi. Bizler henüz yok olmamıştık. Şuan bu satırları okuyanlar siz fanileri aşağıladığımı düşünüyorsunuz. Ancak fanileri aşağılamıyorum. Bu krallığın veliaht prensi olduğum halde.
Ben Min Yoongi. Bu krallığın veliaht prensi. Söylerken sorun yok gibi duruyor değil mi? Okudukça bunun hiç de mükemmel bir şey olmadığını anlayacaksınız.
Normal bir gün doğmuştu dışarda. Normal bir güne başlamıştım. Normal günümü değiştiren şey fanilerin içinde olduğu bir okula başlamıştım. Kimliğimi gizlemeyi çok rahat başarırdım. Bugüne kadar başarmıştım.
Aslında başaracağımı düşünmüştüm. Onu görene kadar. Çantamı düzeltmeye çalışırken yanlışlıkla çarpmıştım ona oysaki. Gözlerinin katilim olacağını bilmiyordum.
Ben tehlikeliydim. Herkesten bütün vampirlerden tehlikeliydim. Ama onun kahve kahve bakan gözleri kare şeklindeki gülüşü benden bile tehlikeliydi. O dakika ona bağlanacağımı bilsem o dakika gider kaydımı aldırır ülkeyi terk ederdim.
Yapamadım. Onu kendimden korumak yerine kendime bağlamıştım. Kimseye karşı kaybetmemiştim. Defalarca yara aldığım halde bir şekilde yaşamıştım. Ancak herkesin kaybettiği bir savaş bir insan vardı. Ve ben ona karşı kaybetmiştim. Kim Taehyung benim yenildiğim ilk ve son savaştı.
O gece bir şey fısıldadım geceye. O gece mühürlü olduğum çocuğu koruyacağıma yemin ettim ancak yanında tek bir şey daha söyledim.
"BEN SANA KARŞI KAYBETTİM KİM TAEHYUNG."Kim Taehyung
Herkesin tamamlandığına inandığı bir diğer yarısının olduğu bu hayatta ben hiç kimsenin beni tamamlayacağına inanmamıştım. Ne de olsa insanlar güvenilmezdi. Bırakmam der yarıda bırakır. Arkanızdan iş çevirir. Size en büyük ihaneti yapar sonra hiçbir şey yapmamış gibi köşeye çekilirdi.
Ancak insanlar böyleydi. Peki beni tamamlayan adam nasıldı. Herkese inat en güzel kalbe sahip olan biri... Peki ben onla nasıl tanıştım.
Normal bir hayatım vardı. Kendi kendimi yetiştirdiğim. Hiçbir zorluğa boyun eğmediğim bir hayatım. Arkadaşım da yoktu. Sadece takım arkadaşlarım vardı. Onlarla da öyle yakın değildik. Taki onu görene kadar.
Yeni kayıt olmuş yabancı biriydi. Okulun ilk gününde sadece omzuma çarpmıştı. Bense peşinden gitmiştim. Aynı sınıftaydık. Neden peşinden gitmiştim emin değilim. Kimseyle konuşamayan ben ben onla konuşmuştum.
Min Yoongi. İnsanları bakışlarıyla öldürebilen fazlasıyla normal görünen biriydi. Gözlerinin kurbanlarından biri bendim. Normal görüntüsüne inanmıştım. Bana hayatı hakkında yalanlar söylemişti. Ancak kaderim beni ona mühürlenmişti. Min Yoongi benim katilimdi.
BİR MÜHÜR HİKÂYESİNE HOŞ GELDİNİZ.
ARKADAŞLAR BU KURGU BENİM MELEĞİM KARDEŞİM Mia-mera İLE BERABER YAZILDI. DİLERİM HOŞUNUZA GİDER.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mühür | TaeGi
VampireHerkesin tamamlandığına inandığı bir diğer yarısının olduğu bu hayatta ben hiç kimsenin beni tamamlayacağına inanmamıştım. Ne de olsa insanlar güvenilmezdi. Bırakmam der yarıda bırakır. Arkanızdan iş çevirir. Size en büyük ihaneti yapar sonra hiçbir...