1.5

36 4 21
                                    

Merhabalar! Uzunca bir süre aktif olamadığım için üzgünüm, uzun bir sürecin içerisindeyken yeni yeni aktif olmaya başladım.

Keyifli Okumalar!

🎮

Günler ve pratikler birbirinin ardını kovalarken olabildiğince şirket içerisinde ve kızlarla birlikte üyelerle her toplandığımızdan elime geçen her fırsatta ondan kaçıyordum. Genelde günlerim kızlarla ve ardından Hyunjin ile geçiyordu. İkimiz oldukça iyi anlaşan iki arkadaş olmuşken kızların tam tersinin olduğunu onun benden hoşlandığını iddia ediyordu ve bu karışık olan aklımın daha da karışmasına sebep oluyordu.

Son günlerde iyi olan tek şey artık turnuvalarımız başlamıştı ve biz şuan yarı final turnuvası için hazırlıklar içerisindeydik. İlk başlarda Jungkook yüzünden karmakarışık olan aklım yüzünden tam performansımı sergileyemezken takım koçumuz Sooyoung unnie,kızlar hatta ve hatta o hariç diğer BTS üyelerinin silkelemesiyle birlikte kendime anca gelebilmiştim.

Akşam turnuva olmasına rağmen bugüne özel verilen iznimizi hâlâ yataktan çıkmadan tamamlamaya çalışıyordum. Hyunjin'e göre bir nevi depresyondaydım ama öyle hissettmiyordum. Tek hissettiğim zihinsel bir yorgunluktu. Her gün pratik yapmak yetmiyormuş gibi o gecenin ertesi gününden itibaren o anlar ve O asla aklımdan çıkmıyordu. Nereye baksam bir şekilde aklıma geliyordu ve dikkatimi dağıltmak için her şeyi yapıyordum.

Telefonumdan kurduğum alarmın sesini işittiğimde elime alıp kapattıktan sonra gelişi güzel yatağıma atıp,yavaş adımlarla banyoya geçmiş ve herhangi bir şey düşünmeme fırsat vermeyecek hızda  bir duş almıştım. Bornozumu üzerime giyip saçlarımı saç havlusu ile sararak aynanın karşısına dikilmiştim. Yüzümün solgunluğu ile derin bir nefes alıp verdikten sonra uzun süredir dokunmadığım cilt bakımı ürünlerimden gerekenleri alarak güzel bir bakım yapıp,ardından saçlarımı kurutup düzleştirmiştim. Hafif bir makyajın ardından odama geçip yatağımın arkasında kalan giyinme alanıma girerek taytlarım arasından siyah bir şort alıp, üzerime formamızı geçirerek sırt çantama gereken her şeyi tıktıktan sonra ayağıma siyah spor ayakkabılarımı giyerek salona geçip koltuğa bıraktım bedenimi.

Sabah attığı mesaja göre bu dağınık kafam ile araba kullanmamı istemeyen Tae Hee, biricik sevgilisi Taehyung'u ekerek beni almaya geleceğini söylemişti.

Ah! Bundan size bahsetmedim değil mi? Beklediğimiz iki çift; Tae Hee - Taehyung ve Ga Eul-Jimin artık çıkmaya başlarken birkaç gün önce asla beklemediğimiz Mina ve Hoseok çifti de çıkmaya başlamıştı.

Evin içerisini kapının zil sesi doldurduğunda çantamı tek koluma takarak kapıya ilerlemiştim. Son kez aynaya bakarken tekrar çalan kapı ile açmış ve karşımda Tae Hee yerine bir aya yakındır kendisinden kaçtığım Jungkook'u gördüğümde yüzümün formamız gibi mor olduğuna yemin edebilirdim. Kapıyı suratına kapatmak ve Tae Hee'yi arayıp bildiğim tüm küfürleri saymak istiyordum fakat her şeyin bir sonu vardı değil mi? Ondan bu kadar fazla köşe bucak kaçamazdım. Sesini duyduğumda başımı iki yana sallamıştım.

"Merhaba.. Tae Hee gelecekti fakat uzun süren bir ikna etme sürecinden sonra ben geldim."

Dudaklarım arasından sadece 'hıhı.' gibi bir ses çıktıktan sonra ceketimi alarak kapıyı kapatmış ve şifresini girdikten sonra onu beklemeden asansöre adımlamış, çağır düğmesine basarak beklemeye başlamıştım. Yanımda kendi kendine bir şeyler mırıldandığını duysamda hiç oralı olmamıştım, daha doğrusu olmamaya çalışmıştım. Asansör geldiğinde onunla birlikte binip en uca geçerek arkama yaslanıp sessizce beklemiştim. O konuşmak için dudaklarını aralarken telefonuma gelen mesaj sesi ile sessiz kalmaya karar vermişti. Cebimden telefonumu alıp mesaj atan kişiye bakmıştım. Hyunjin, turnuva için şans dilerken gelemediği için özür diliyordu.

Idol But Gamer Love || JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin