Gözlerimi açtığımda yaşadığım evin önünde üstümüz başımız toz olmuş bir şekilde yerde yatarken buldum.
Biranlık hafıza kaybı yaşamış gibi hissettim ama kısa süreliğine hafızam geri gelmişti bulunduğumuz durumu idrak etmeye çalışıyordum ama parçalar kesit kesitdi.
Biraz dinlenirsem bence iyi gelecekti bana..
Altanı da zor zor yerden kaldırıp odasına çıkarmam lazımdı.
-Allah kahretsin canım yanıyordu!.
Nasıl kaldıracaktım altanı yerden?
Bir kolum ağrıdan tutmazken, bir bacağımın; da diz kapağında müthiş bir ağrı ve yırtık vardı.
Gördüğüm görüntü içler acısıydı malesef!
Hem kendime hemde Altana bunları yaşattığım için kendime binlerce kez kızıyordum ama kızmak bazen işe yaramıyordu.Yerden destek alarak ilk kendimi yerden kaldırdım, sonrada altanı kaldırmaya çalıstım Altan ise o kadar ağırdı ki bir gram yerden kalkmıyordu..
Çaresiz çaresiz yüzüme esen sert dondurucu soğukla birlikte altanın hareketsiz yerde yatan bedenini izliyordum..
Tek çarem bir mucize olması ve birinin bize yardım etmesiydi.
Ben umutsuz umutsuz bir yandan ağlayıp gökyüzüne ellerimi açmış dua ederken gözümden dökülen göz yaşları yüzüne gözümün önünü göremez olmuştum.-Alya hanım neyiniz var!?
Arkamdaki sese dönüp baktığımda şoförün olduğunu görünce içimde umut dolu kelebekler uçuşmaya başlamıştı.Şoför Mustafa bir çırpıda yanıma koşup gelmişti.
Halimizi acır dolu gözlerle süzüyordu.
Şimdi bizi süzme zamanı değil Mustafa bizi içeri götür lütfen.Mustafa nın yardımlarıyla evimizin içine girebilmiştik.
Mustafa tanıdık doktor emir beyi çağırmıştı.
Bizi sadece o kurtarabilirdi doktor emir beyin gelmesiyle ilk altanı kontrol edip iğnesini yaptıktan sonra benim odama çıkıp yanıma gelmişti.-Yüzünüz baya solmuş Alya hanım durumunuz iyi gözükmüyor.
İlk başta bacağınızın pansumanını yapalım ardından bir antibiyotik yapalım kendinizi toplarsınız.
Olur emir bey siz nasıl isterseniz.
Bacağımdaki yara baya büyüktü ve canım da çok yanıyordu aşırı derecede.
Emir bey yaranın üstündeki kanları temizlerken o anlık acımlada olsa emir beyi süzmüştüm.
O yakışıklı beyaz tenli yüzü, o kalın yapılı kasları, siyah rüzgar gibi saçları, insanı cezbedecek kadar güzel duruyordu.Eli yaranın üstüne değdiğinde döktüğü ilaç bacağımı derinden ve içten sızlatmıştı.
Bir anlık elim elinin üstüne gitmişti.
Pansuman yapan parmaklarını can havliyle elim sarmıştı.Siyah zeytin gibi gözleri gözlerime değdiğinde bakışları içimi derinden delmişti.
Elimi hemen çekmemle o yapılı yüzüne elmacık kemiklerine bir gülücük konmuştu.
Gözlerimi kaçırıp başımı önüme eğdiğimde kapının açılmasını bile farketmemiştik. Emir bey Altan ve ben üçlü üçgen oluşturmuş birbirimizi süzüyorduk.
Sanırım Altan Herşeyi yanlış anlamıştı o yeşil gözler derinden bana ihanet ettin der gibi içimi deliyordu.
Gözlerim ve kalbim ben birşey yapmadım dese bile altanın kalbi ve gözleri bunu inkar ediyordu kabullenmek istemiyordu.
Kapının sertçe kapanmasıyla bir anlık içimde deprem olmuştu.
İçim ben birşey yapmadım masumum diye kendini savunurken, bir yanımdaki içim ise sen benden seni aldatmamı nasıl düşünürsün Altan diye kendini kemiriyordu.Dilim ise olanlara bıcak kesilmiş konuşmayı bile tenezzül etmiyordu..
Gözlerim kapıda, aklım Altanda, kalbim yaralı bir şekilde avuçlarımdaymış, gibi öylece donmuştum.Evvvvett canlarım biliyorum bölümü biraz fazlasıyla geç attım özel sebeplerden dolayı ama umarım beğenirsiniz
Yeni bölümde akraba doktor emir bey yeni karakterimizdir.
Sizce emir bey ve Alya arasında neler olucak yorumlarınızı bekliyorum
İyi okumalar ❤️🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçurum
RomanceHayat bize bazen istemediğimiz seçimler sunar ve biz buna mecbur uyarız kendi seçim hakkımız olmadığı bir dünyada milletin istekleri üzerine yaşarız tek şeçimmiz bize sundukları içinde kendimize en uygununa göre hareket ederek yaşamaktır. Benim haya...