Arkadaşlar biz 1000 okuma olduk ve geçtik!!! 🎉🎉🎉 Okuyan herkese çok teşekkür ederim. İyi ki varsınız. Oy ve yorumlarınızı her zaman ki gibi bekliyorum. 💕💕💕
Deniz
"Eğer Ela hanım kabul ederse neden olmayalım?"Beynimde, kulaklarımda ve hatta hiç olmamasını istediğim kalbimde bu ses yankılanıyordu. Gözlerimi yumdum. Aslında burada daha fazla durmamam gerekirdi ama Ömer'in bekle lafıyla zaten cevabı duymak isteyen tarafım güç almıştı. İşte sonuç buydu.
Tebrikler amına koyayım. Duydun mutlu musun? Al sonunda istediğin oldu. Başka birini seviyor. Sen karşılık vermedin, o da başkasına gitti.
İçimde bulunan Deniz'in susması gerekiyordu. Hemde çok acilinden.
Herkes, daha doğrusu ben dışında herkes, Ela'nın evet ya da hayır demesini bekliyordu. Ela ise kahkaha atmış ardından gülerek "Ay herkes merakla bekliyor." demiş tekrar gülmüştü. Sonra ise boğazını hafif temizler gibi yapıp "Biliyorsunuz bu işler böyle bir anda olmuyor. Zamanı gelince ki bu zamanda benim için belli, neden olmasın?" demişti.
Ben daha niye burada duruyorum? Hayır mal miyim ben? Bana aşık olduğunu itiraf eden birinin, hemen yanımda bir başkasına teklif etmesi ne kadar aşktan sayılıyordu?
"Ne dedi bu şimdi? Evet mi hayır mı?" diye soran Hasan ile Ela yine gülmüştü. Hasan'a yanıtı da Ömer gülerek "Naz yapıyor yaa!" diye söylemişti. Ela yine kahkaha atmıştı. Eğer bir daha gülerse kusabilirim. "Ay karnım ağrıdı ya." dedikten sonra "Çıkmaz ayın son çarşambası bence mükemmel bir başlangıç günü olur. Sen ne düşünüyorsun Mertciğim?" dediginde sinirle gülmüştüm.
Kaçıp kurtulmak için 2 dakika dediğim zil 5 dakika sonunda çalınca direk "Artık gidelim. Derse geç kalmak istemiyorum." diyip kimseyi beklemeden arkamı dönüp ilerledim. Ela'nın kahkahaları ve cümleleri, onun o tavrı..
İğrenç.
Midemin bulandığını hissettim. Bu mecazen değildi. Gerçekten bulanmaya başlamıştı. Zaten Ela'nın kahkahaları sayesinde başım ağrımaya başlamıştı. Sikerler böyle işi ya. Hızlı adımlarla merdiveleri çıkıp hemen ilk kattaki tuvalete ilerledim. Neredeyse kusucağımı anladığım bir anda çarptığım kişi ile midem daha da ağzımın önüne gelmişti. Kıza özür bile dilemeden hızla lavaboya girdim.
Bir kaç kişi bu hızıma küfür edip bir şeyler söylese de boş bir tuvalete girip direk içimdeki herşeyi çıkarttım. Sabah kahvaltı da yapmadığım için boş mideyle, boşu boşuna kusmak daha da öldürüyordu beni.
Bir kaç boş öğürmeden sonra başımı kaldırdım. Dışarıdan ses gelmiyordu. Sanırım gitmişlerdi. Suyu açıp temizledikten sonra bacaklarımın beni taşıyamayacağını anladığımdan yere oturdum. Allah'tan okulumuz temizdi de rahat rahat kullanbiliyorduk.
Kapı tıklatılıp "Deniz iyi misin?" diye seslenen Ömer ile gözlerim dolmuştu. Değildim amına koyayım. İyi falan değildim. "Deniz?" diye ürkek bir ses duyduğumda ise gözlerimden yaşlar boşalmaya başladı.
Niye ağlıyorum ki ben? Hay böyle işi ya? Dizlerimi kendime çektim. Başımı dizlerime yasladım. Ben annemin güçlü oğluydum. Ağlamak bana yakışmıyordu. Bunun farkında olmama rağmen akan şerefsiz gözyaşlarım sinirlerimi bozmuştu.
Adım sesleri ile birlikte, durdurma gibi bir ses ve ardından "Ne yapacaksın oğlum sen?" diye sert bir şekilde konuşan Ömer'in sesini duydum. "Sana ne lan?" diye sinirle soluyan Şerefsiz'in sesi ile hıçkırmıştım.
Sanırım duymuş olacak ki, "Siktir git sınıfa, Deniz iyi değilmiş de hocaya. Yok yazmasınlar. Ha sonra da gelme. Ben varım, yeterli." demişti. Ardından ise adım sesleri gelmişti. "Sen kimsin amına koyayım? Daha geçen güne kadar tartışıyordun?" dediğinde bir süre dursa da tekrar adım sesleri gelmiş ve kapı açılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Gör Artık
Historia CortaMert; Beni neden görmüyorsun. Mert ; Bir gün beni görür mü denizin?? Reisler kitap BXB kitabıdır.🌈 Homofobiklerin girmesine gerek olmadığını da hemen söyleyeyim. Yarı texting.