4- Hayaller Mezarlığı

72 9 34
                                    

!Bu bölüm şiddet ve rahatsız edici ögeler içermektedir!

Bu bölümü yazdığıma sevinsem mi üzülsem mi bilemedim ama, keyifli okumalar💓.

🖤

Derinlerden gelen bir sesle irkildiğimi hissettim. Rahatsız edici, hatta korkutucu bir sesti. Çocuk gibi kulaklarımı tıkayıp yerimde sallanacağım bir sesti. Sorun şu ki: ben çocuktum.

"Neredesin küçük kız?" Kulaklarımda çınlayan ses beni kendime getirir sandım ama daha da yerle bir etmişti.

Adım sesleri... Adım sesleri gittikçe yaklaşıyordu. Yaklaşan adımlar tahtayı gıcırdatıyor, yaklaştığını bana hissettiriyordu.

"Ben seni bulurum, hep buldum." Beni bulacaktı.

Korkuyla etrafıma bakındım ama etraf kapkaranlıktı. Gözlerime işkence etmek ister gibi bir tek kaçmak istediğim ve adım seslerini hissettiğim kapı güneş ışıkları ile aydınlanıyordu.

Etraf karanlıktı çünkü perdeler kapalıydı, o karanlığı severdi ve beni de karanlığa mahkûm ederdi.

Adım sesleri artık tahtayı değil, zihnimi de aşındırıyordu. İlk başta yavaş yavaş sesi yükselen adımlar şimdi beynimde çığlıklar atıyordu.

Kapının tam önünde ayak seslerinin kesilişiyle aynı anda nefesim de kesildi. Etrafıma çaresiz gözlerle baktığımda kendimi savunacak tek bir alet aradım, aramadım belki de gözlerimle yalvardım ama bulamadım. Çünkü saldırgan olduğumu biliyordu, odaya kendimi koruyabileceğim bir şey bırakmazdı.

Kapının yavaşça aralandığını hissettim. Bir ıslık çalmaya başladı kulaklarımın dibinde. Bir iblisin melodisi gibiydi. Sessiz, ama sesimi kesmeye yetecek kadar güçlü.

Kapının arka duvara çarpmasıyla birlikte gözlerimin önünde iblis belirdi.

"Yine buldum, küçük kız." Gözleri o iğrendiğim zevk duygusundan parladı. Ben daha da söndüğümü hissettim.

Korkudan terleyen küçük avuçlarımı birbirine sürttüm. Arkama baktım yüzüne bakmamak için fakat o eğilerek önümde diz çöktü. Sert, kıllı ellerini çeneme doğru uzattı. Çenemin kavisinde dokunuşunu hissettiğim an derin bir nefes verdim ama ağzımdan küçük bir mırıltı çıktı.

"Baba bulur, küçük kız. Babalar bulur." Hayır, bu an çok tanıdık geliyordu. Az sonra karşı çıkacaktım, çıkmamalıydım.

"Ba..." Korkudan nefesim kesildiğinde devam ettim. "Baba... Sen baba değilsin."

Az önce zevkle parlayan gözleri korkutucu bir ifadeyle koyulaşmaya başladı. Bu bile gözlerimi sımsıkı kapatmaya yeterken çenemi tutuşunu sertleştirdi. Acıyla inlediğimde saçımdan tutup aşağı doğru çekti. İnce saç tellerimin büyük elleri arasında teslim olduğunu fark ettiğimde hıçkırarak ağlamaya başlayacaktım ama sustum.

Sessizliğin Sessiz SesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin