16-Seni seviyorum

16 1 0
                                    

Jungkook'tan: Taehyungla öpüsmekten nefes alamadığımız için geri çekildik. Suratını inceliyordum, her bir yerini hic sıkılmadan inceliyordum.
Konu Taehyung olunca sıkılmak mümkünmüydü ki? Evet, değildi.
Bu sefer Taehyung'un dudaklarımı öpmeye baslamasıyla bi an duraksasamda ona karşılık verdim.

Daha fazla dayanamadım ve Taehyung'u evime getirdim.
Yavaş bir şekilde yatağa bıraktım ve üzerine çıktım. Sert bir şekilde dudaklarına bastırdım dudaklarımı.
Yumuşak dudaklarını yavaşmı hızlımı öptüğümü bilmediğim bir sekilde öpüyordum. Sadece deli olmuş gibi öptüğümü hissediyordum.
Dudaklarımı hızla Taehyung'un boynuna yönelttim ve boynunu emmeye başladım. Morartmasam iyi olurdu.
Önüne gelen tutamlarını ise bir elimle yavaşça ve okşayarak suratından çektim. Dudaklarımı boynundan çektim ve suratına baktım.
Yavaş bir şekilde Taehyung'un tulumunu üzerinden çıkarttım. Kazağını ise elimi tenine sürterek üzerinden çıkarttım ve her bir yerine öpücükler kondurmaya başladım. Kafamı kaldırıp tekrar Taehyung'un dudaklarına yapıştım. Dusağımdaki piercing'im Taehyung'un dudağına takılmıstı ve dudağının kanamasına sebep olmustu, canı acımıs olsaki ağzından acı bir inleme çıkmıştı. Neyseki çok kanamamıstı.

"Özür dilerim küçüğüm."

Dedim ve kanayan yeri ilk öptüm sonrada emdim. Kan tadı ağzımın içini doldururken Taehyung'un dudağını öpmeye başladım. Taehyung'un tadı damağıma geldiğinde gözlerimi kapatmıştım. Dudağından aşağıya doğru öpücükler kondurarak indim ve hafif kaslı olan göbeğini yavaş bir şekilde öpmeye başladım. Biandanda elimle bel boşluğunu okşuyordum bu hoşuna gidiyordu sanırım.
Benimde hoşuma gidiyordu.
Bende kendi kazağımı çıkarttım ve yere fırlattım.
İkimizinde göğüsleri birbirine sürtüyordu ve bu Taehyung'u mutlu etmisti beni mutlu ettigi gibi.
Kafamı Taehyung'un suratına suratımı yaklaştırdım. Burunlarımız birbirine sürtüyordu. Nefeslerimiz birbirine çarpıyordu, zaman kaybetmeden yine Taehyung'un dudaklarından öpmeye başladım ama bu kez emiyordum da.

Yorulmustum kendimi Taehyung'un yanına bıraktım ve Taehyung'u üzerime çektim. Kafasını boynuma gömdü ve kollarını belime sardı. Bense kollarımı bel boşluğuna bıraktım.
Kafasından öptüm ve gözlerimi kapadım.

Sabah uyandığımda Taehyung hala üzerimde mışıl mışıl uyuyordu.
Rahatını bozmak istemedim bu yüzden yataktanda kalkamadım.
Yüzü bana dönüktü acaba boynu ağrımadımı ki. Yukarı doğru bakıyordu. Taehyung yavaş yavaş gözlerini araladı, araladığı gözlerinden benim gözlerime baktı.
Gülümsedim ve,

"Günaydin"

Dediğimde oda bana gülümsedi.

"Günaydin sevgilim"

Şokla gözlerimi araladım.

"Sevgilim??"

Dediğimde oda şokla gözlerini araladı ve üzerimden kalkıp eliyle ağzın kapattı.

Taehyung'tan: Jungkook'a SEVGİLİM demistim yanlıslıkla. Gözleri parlamıstı bildiğimiz ama biandan da şaşırmıstı tabi.

"Özür dilerim özür di-"

"Sen ne güzel dedin onu öyle."

Dediğinde gülmeden edemedim.
Ah bu çocuk beni öldürecekti.
Konuşmaya devam etti.

"Akşam seni biryere götürücem iyi hazırlan"

Dediğinde merak etsemde nereye götüreceğini sorgulamadım sadece kafamı salladım ve gülümsedim.

"Acıktım"

Dediğimde bende der gibi baktı bana. Yataktan kalktım,

"Ben duşa gireceğim sende birseyler sipariş edermisin?"

"Aa bensiz duşamı gireceksin bebeğim"

Dünki olanlar yüzünden zaten utancımdan ölüyordum sayesinde geberdim. Yanaklarımın yandığını hissettim bide üstüne hıçkırmaya başladığımda koşarak banyonun içerisine girdim ve kapıyı kapattım. Lambayı açtım ve derin bir nefes verdim.

Duştan çıkmıstım üzerimdeki bornozla odama girdim ve yatağımda oturan Jungkook'u görmemle tam dönecektimki,

"Nereye"

Demesiyle tekrar odaya doğru döndüm.

"Hiic bir etrafımda dönüyüm dedim"

Dediğimde bana salakmisim gibi bakmisti. Ah rezil olmuştum.

"Odamdan çıkta giyincem haniii"

"Gördüm göreceğimi niye utanıyorsun"

Utançtan kıpkırmızı olduğumu hissedebiliyordum.

"Çıksana yaaa"

Dediğimde oflayarak yataktan kalktı.
Tam yanımdan geçiyordu ki yanağımı sert bir şekilde öptü ve odadan çıktı.
Sırıtmadan edememistim.
Donduğum için daha fazla beklemen üzerimi giyinmek için dolabımın kapağını açtım. Altıma siyah bol uzun kollumu giydim onun üstünden ise beyaz bol kısakollumu giydim, altıma ise en rahat eşofmanım olan gri eşofmanımı giydim. Saçımı havluyla biraz kuruladıktan sonra telefonumda alarak odadan çıktım. Bura Jungkook'un evi olduğu için ve Jungkook'un bedeni benimkinin bilmem kaç katı olduğu için üzerime giydiklerim bopbol olsada yapacak bir şey yoktu.
Merdivenlerden aşağı indim, Jungkook koltuğa yaslanmış bir şekilde oturuyordu. Yanına oturdum ve bende arkama yaslandım. Belimde Jungkook'un elini hissetmemle Jungkook'un beni kendine çekmesi bir olmuştu.

"Napıyorsun ödüm koptu"

Sırıttı sadece.

"Sanki komik"

Dedim ve kızgın bir sekilde baktım suratıma. Daha çok gülmeye başlayınca önüme döndüm ve sessizce laf saydırmaya başladım.

"Ne konusuyosun öyle fısır fısır"

Dediğinde gülümseyerek ona döndüm .

"Hiic. Sen sipariş ettinmi?"

"Evet"

"Hıı iyi o zaman"

Dedim ve kafamı omzuna yasladım.
Oda saçlarımı okşadı ve kafamın üzerine kafasını yasladı.

"Seni seviyorum"

Dediğinde gülümsedim.

💗

                        My heart is in your palms:TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin