Sabah uyandım. Üzerimi değiştirip saçımı sımsıkı ördüm kahvaltı sofrasına oturdum . selim abi Beni arabası ile okula bıraktı ama okula gitmeye çok da niyetim yoktu. Kafam çok karışıktı. Okula hiç girmedim hem Rüzgarın da yüzünü görmeye tahammülüm yoktu
Kimse benle oynayamazdı evet istanbulu bilmiyo olabilirdim ama kafam karışıktı okuldan çıktım. Dümdüz yürüdüm ama nerede olduğumu bilmiyordum bildiğim tek şey boşlukta olduğumdu yalnız çaresiz ve kimsesiz çevrem kötülüklerle saplanmıştı. bir arabadan iki tane çocuk indi ve benim kollarımı tutup arabaya zorla soktu bir dakika bunlar bunlar rüzgarın kavga ettiği çocuklardı benimle ne işleri vardı.
"İmdat noluyo niye beni burada tutuyorsunuz beni rahat bırakın ahmaklar"Bağırıyordum ta ki ağzımı bantlanılana kadar. Ne işim vardı ki ders saati dışarda. Neden başım beladan kurtulamıyordu. R anda mayıştım uyku değildi bayılmış olmalıydım uyandığımda kendimi yıkık dökük bir binanın içinde iple bağlanmış buldum. İki çocukta burdaydı.
"Oo güzel kızda uyanmış seninle bir işimiz var akıllı olacaksın yoksa seni öldürürüz."
Ağzım bantıydı konuşmaya çalışıyordum ama inleme sesinden başka bir şey çıkmıyordu. Çocuklardan biri telefonla birini aradı.
"Oo rüzgar bey bugün hiç masalı gördünüz mü ? Masal benim yanımda güvende eğer istediğimiz şeyi yapmazsan kıza zarar veririz!"dedi . Tabi yine rüzgar gene başımı belaya sokmuştu pislik. Onun yüzünden düştüğüm duruma bak. Ondan bir kurtulamamıştım. Peki burası neresiydi. Burada mı kalacaktım. İlk defa bu kadar korkmuştum. Yorgun halsiz ve bitkindim İstenbula geleli daha bir ay olmuştu ve bu olaylar bana çok fazlaydı İzmirde gayet sakin bir hayatım vardı. Buraya gelmek istemiyordum da . İstanbul beni hapsetmişti kötü aletlerine serseri çocuklarla ve gereksiz kişilerle. Çaresizdim ve sadece birinin beni kurtarmasını beklemekten başka yapacak bir şeyim yoktu.
Çocuklardan biri terkedilmiş yıkık binadan çıktı hava soğuktu . Camları olmayan bu yıkık evin içindeki soba da ısıtsa bile dibini ısıtıyordu. Umudum kalmamıştı . Kimsenin geldiği yoktu zaten kim umursardıki. Tek bildiği kaçıran adamların telefonunun susmadı ve her telefon çaldığında telefonu açmamaları. Yanımdaki masada bir bıçak vardı sandalyey ittirmeye çalışarak bıçağa uzanacaktım ki kendimi yerde buldum.
"Seni yaramaz böyle kalda aklın başına gelsin" dedi beni öylece bıraktı yerde. Eski püskü kanepeye oturdu. Ve telefonuyla uğraştı. Ağlıyordum çaresizce ben onlara ne yapmıştım. Gece olmuştu . Karanlıktı . Donuyordum soğuk başıma. Vurmuştu. Üşüdüğüm her haliyle belliydi. Adam beni tınlamıyordu ne kadsr da acımasızdı. Rüzgara nalet ediyordum her defasında . Annem beni ne kadar da merak etmiştir.
Rüzgardan...
Nalet olsun aramadığım yer kalmamıştı annesine de merak etmesin diye bir ton yalan söylemiştim . O adamlar bir elime geçsin .... arıyordum açmıyolardı . Hepsi benim yüzümdendi ve o pis geçmişimin . O çocuklar beni kötü hissettirmek istiyordu amaçları buydu peki nereden bulacaktım onu. Aramaya devam ettim sonunda açtılar.
"Masal masal nerde ne yaptınız nerdesiniz lan cevap verin sizi bir elime geçiriyim okul çocukları ...."
Sövüyordum çaresiz sövüyordum . Birini bu yüzden kaybetmiştim bir kişiye daha zarar verilemezdi.
"Sessiz ol "diys bir ses geldi bir anda masalın sesi belirdi.
"İmdat yardım edin kurtarın beni" diye bağırıyordu. Ve telefonu suratıma kapattılar yorgun bitkin sesi içimi delmişti . Gitmediğim tek yer vardı . Orada olmalıydı. Arabama bindim ve son gaz bastım . Ordaki katliam o eve giremezdim o penceresiz yıkık eve oraya son gittiğimde cansız bir beden görmüştüm . Ama bir kişiyede daha bu yapılmıyacaktı. Bütün gücümü topladım ve kapıyı kırarak girdim sonra oradakileri parmaklarım morarana kadar dövdüm. Masal çok kötüydü. Baygındı korkudan beti benzi atmıştı titriyordu.
Masaldan....
bulmuştu sonunda donuyordum . Beni kucağına aldı ve arabasına bindirdi elini başıma koydu
" sen yanıyosun " dedi.
Ben halsiz bir şekilde öksürüp titriyordum. Hemen gidiyoruz dedi. Beni bir ağaç eve götürdü. Eve girdik. İki tana kahve yaptı. Biri bana verdi . Sonrada ısladığı bir mendili başıma koydu.
Annem annem merak etmiştir, dedim kısık bir sesle
Annene arkadaşlar ile iki gün kalacağını söyledim,dedi . Ben kaçırılmıştım ve annemin haberi yoktu. Ne kadar bencildi.
Ateşimi bir daha ölçtü ateşim çıkıyordu. Üstümdeki tşört çıkaracaktı izin vermedim o kadar da değildi fırsattan istifadecilikmi yaptırcaktım.
"Üstünü çıkarmaya meraklı değilim ateşten ölceksin istersen sen çıkar"
"Üşüyorum"dedim ve tişört mü çıkardım . bana kendi tşörtlerinden birini uzattı.onu giymemi söyledi usulca giydim.
"Rüzgar ben çok yıkıldım "dedim. O şömine yi yakıyordu.
"Film izleriz"dedi.
"O zaman romantik komedi izleyelim"
"Ya romantik komedi ne kızım ya korku izleyelim"
"korku izleyecek piskolojim kalmadı"
"Sana bir şey yaprılar mı?"
"Hayır ama senin yüzinden ölebilirdim"Cevap vermedi romantik komedi filmlerini uzattı
seç birini bende mısır patlatıyorum. , dedi korkmuştu besbelli . Bir tanesini seçtim filmlerin. Oda mısırları patlatmıştı .yanıma oturdu.
"Hala üşüyor musun?" Dedi."Hayır "dedim.
Filmin konusu iki kişiyi kapsıyordu. İstanbula yeni tanışan bir kız ve karşısına çıkan ego patlaması.
"Aynı bize benziyolar demi"dedi.
"Bikere ben çok ukala biri değilim mutsuzda değilim"
"Evet hıhı bu arada haberin olsun annene iki gün kalcak dedim yarında burdasın "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Serseri
RomanceDoğduktan bir yıl sonra babası tarafından terk edilen masal 17 yaşına kadar annesi ile yaşamıştı ta ki annesi selim denen o zengin iş adamı ile evlenene kadar. Annesinin evlenmesi ile gayet sakin süren izmir hayatı sona erip istanbula annesinin eşin...