"Küçük fare aslana karşı"

916 72 23
                                    

" buarada arkadaşlar fen hocanız hasta ve bundan sonraki ders boş" Ayşim hoca dedikten sonra sınıftan çıktı.

Alin denilen kıza içimde büyük bir öfke vardı. Çağana yaptıkları aklıma gelincede deliye dönüyordum.

Herkez tanışmak için başına toplanmıştı. Herkesle tanışıyor söhbet ediyordu. Sesi aşırı yapmacık geliyordu ve iyice sinirlerim bozuluyordu.

Zil çalmıştı. Ders boş olduğu için herkes kendi halindeydi. Benim gözüm Çağan ve Alin denen kızdaydı. Çağanla konuşmaya çalışıyordu. Ama Çağan üz vermiyordu.

Bidakika ne yapıyor bu!?. Elini Çağanın omzuna koyduğunda elimdeki kalemi sertçe kırmıştım. Aniden yerimden kalktığım için sandelye gürültü yapmışdı. Sesden dolayı herkes bana bakıyordu.

Sert addımlarla çöpe yaklaşıktım elimdeki kalemi içine fırlattım. Burnumdan soluyordum.

Yerime geldim. Sırama yasladım. Ve çatık bakışlarla Çağanları süzüyordum. Kız ona baktığımı fark ettiğinde. Gereksiz bir tavır takınıp saçlarını savurdu.

Ooo küçük fare aslana karşı he. Ateşle oynamak insanı yakar. Ben onu kül edicem.

"Cidden onu kıskanıyormusun?" Hakan dediğinde hala Çağanlara bakıyordum.

"Sanane" dedim yüzüne bakmadım.

"Senin gibi güzel kızın bu piçe nasıl aşık olduğunu hala anlayamıyor-"
Kız Çağanın elini tuttuğunda. Öfkem vücudumu ele geçirmişti. Hakan'ın dediği şeyle dahada öfkelenirken, sert bir tokat attım. Herkes bize bakmaya başladı. Elimi havada tehtid edermişcesine salladım.

"Sakın! Bidaha ona hakaret etmeye kalkma! Yemin ederim seni beter ederim! DUYUYORMUSUN BENİ!?"

Sona doğru bağırmış tim gözlerimi ondan çektim. Ve etraftakilere bakmaya başladım.

"Ona dokunursanız!" Dedim Çağanı göstererek.

"Kendinizi ölmüş bilin! Öfkemi kinime verir hepinizi yakarım!" Dedim ve hızlı addımlarla sınıftan çıktım.

Koşmaya başladım. Okulun arkasına geldiğimde, elimi duvara koyub solulanmaya başladım.

Ama öfkem soğumamıştı. Okulun arasında olduğum için hiç kimse yoktu. Etrafta volta atmaya başladım.

"Tuana! İyimisin!?" Çağanın sesini duyduğumda tepki vermedim. Volta atmaya devam etdim.

"Nazım sakin ol" nazım dediğinde. Durmuştum. Derin nefesler almaya başladım. Sakinleşmezsem sonu kötü olurdu.

Çağan yaklaşıp sarıldığında sakinleşmiştim. Çağan ellerini belime koymuştu ve baş parmağıyla okşuyordu.

Normalde sarılmam gerekiyordu, ama satırılmadım. Yüzümü yan tarafa çevirdim. Kırgındım. Nasıl izin veririrdi elini tutmasına.

"Küsmüyüz?" Dediğinde kafamı hayır anlamda salladım ve ona döndüm.

"Yoo" dedim. Yüzümde mimik oynamıyordu.

" Küçük hanım tripmi yiyorum?" Dediğinde sadece susmuştum. Kafamı yine yana çevirdim.

Çenemden tutup kendine çevirdi ve gözlüğünü  çıkarıp cebine attı. Yüzüme yakınlaştı. Burnunu burnuma sürttü.

"Eminmisin?" Dedi fısıltılı sesiyle. Yutkundum. Beni etkilemeye ve baştan çıkarmaya çalışıyordu. Ve başarıyorduda.

Beni bir hamlede yakınımızda ki duvara yasladı. Yüzüme yaklaşmaya başladı.

"Korktunmu?" Dedi iyice yaklaşmıştı.

"Korkutucu değil, fazla etkileyici" dedim cesaretle. Sırıttı.

"Bırak o zaman kendini" dediğinde artık dudaklarınızın arasında mesafe kalmamıştı.

Sonunda gerçekleşmişti. İlk öpücüğüm gerçekleşmişti. Dudaklarımı öpmeye başladığında karşılık veriyordum.

Alt dudağımı emmeye başladı. Sonra dudaklarının arasına alıp ısırdı.

Ellerimi göğsüne koydum. Dudakları hayatımda tatdığım en mükemmel şeydi.

Artık nefes alamadığımızda ikimizde geri çekilmiştik. Kafasını boyun girintime koymuştu. Nefesimi düzene sokmakla meşguldüm.

Aniden boynumdan ısırdığında acıyla inlemiştim.

"Efe uslu dur!" Dedidiğimde omuz silkti. Kafasını kaldırdı ve alnıma yasladı.

"Bir kere daha öpsem?" Dedi. Yavru köpek bakışları atıyordu.

"Olmaz" dedim ciddi ses tonuyla.

"Lütfen!" Dedi ve dudaklarını büzdü.

"Şımarma Efe" dediğimde kaşlarını çattı ve dudağını büzdü.

"Efe?"

"Ne?"

"AA trip mi yiyorum şimdi?"dedim. Cevap vermedi. Güldüm. Alnını alnımdan kaldırdı.

Aniden dudağına yapışınca ilk başta afallasada kendine gelmişti. Ve karşılık vermeye başlamıştı.

Yeni bölüm 30 oyda.

My LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin