KARANLIĞIN İÇİNDEKİ

1. BÖLÜM - KARANLIĞIN İÇİNDEKİ

Belkide bir umutsuzluğun hikayesiydi bu yazdığım belkide yeni doğan umutların hikayesiydi...
90'ların sonu yeni evli bir çift; kötülerin,zalimlerin,merhametten yoksun,insanlıktan nasibini almamış,aşk nedir bilmeyen,bu günahkar Dünyaya bir bebek bekliyorlardı.

Eylül ayının sıcak bir gecesinde, kadın uykusundan kan ter içinde uyanmış ve sancıları başlamıştı ücra bir yerde yaşadıklarından komşuları dahil herkes birbirine uzaktı insanların birbirlerine söyledikleri doğrular gibi..kadın,sancıları arttıkça hareket etmesi zorlaştıkça eşinin paniği bir o kadar artıyordu arabaları olmadığından adam doğmak üzere olan çocuğu için bir ebe veya doktor ya da araba bulmak icin dışarı koşar adımlarla fırlamıştır adam karanlık gecenin ormana vermiş olduğu kasveti ve hayvanların verebilecek olan tehlikeleri göz ardı ederek kan ter içinde var gücüyle koşuyordu içinden Allah'a dualar ediyordu "Allah'ım sen bana bir çıkış yolu goster"

Adam evden uzaklaştıkça var olan ümidi sona eriyordu ki o geç saatte orman yolundan önünden bir araba geçiyordu adam bağırıp arabayı durdurmak istedi fakat soluklandığından sesi net duyulmadı "h..a...Araba..h" o sırada iç güdüsel olarak kollarıyla dur işareti yaptı acaba doğmamiş kızının hayatından mutluluğunu alan kişinin olduğunu bilse gene de arabayı durdurur muydu?.. sürücü arabayı durdurdu ve panik halinde olan adamı görür görmez hemen arabadan indi ve adamın yanına gitti adamı zaten tanıyordu..ama adam onu tanımıyordu..

Günlerden beri aradığı adam şuan karşısındaydı hemde büyük bir felaketi ardında bırakıp gelmişken rastlamıştı sürücü eğer adama ben senin kızın için yıllar yılı öncesine geldim dese inanir mıydı..sanmam sürücü;1.85 boylarında yapılı kolları buz gibi soğuk neredeyse öldü sanılan bembeyaz renkteki cildi ve baktığında insanın içini üşüten donuk mavi gözleri vardı saçları her an heryeri saracak bir ateşin rengi gibi kıpkırmızı örgülü topuz saça sahipti.

Sürücü,adamın yanına geldiğinde adam acilen karısını yakındaki hastaneye götürebilmesi için yardım istemişti sürücü,doğru kişiyi sonunda bulduğuna o kadar cok sevinmişti ki o durumda gülümsemekten kaçındı en iyi özelliklerinden biri de duygularını kontrol edebilmesiydi alelacele adamı arabasına bindirip kadını hastaneye götürmek için eve geri gelmişlerdi kadının bulunduğu odaya girdiklerinde kadın yerde kanlar içindeydi..

Adam yere çökmüş haykırarak ağlıyordu karısına sarılarak sürücü,adamı yerden kaldırdı ve karısıyla birlikte adamı arabaya bindirdi adam hastaneye gidene kadar benim hatamdı,benim hatamdı, benim hatamdı,gitmemeliydim,yalnız bırakmamalıydım bu üç kuruşluk hayatımda seni mutlu edemedim sana dedim git diye neden gitmedin diye arabanin içinde feryat ediyordu sürücü, hastaneye geldiklerinde doktorları çağırmıştı, apar topar kadın ameliyata alınmıştı adama ise sakinleştirici iğne yapıyorlardı kadının ameliyattan çıkması saniyeler dakikaları dakikalar ise saatleri kovaladı kadını sezeryan doğum yapmışlardı kız bir bebek doğmuştu o sadece bir bebek değildi "o gelecekte konuşulan geçmişin büyük kadını olarak adlandırılandı.."