"Jeongguk,iyi misin güzelim? Giriyorum odana."
Taehyung'un telaşlı sesi evde yankılanırken bir cevap verilmemiş aksine birkaç takırtı sesi daha gelmişti.Gülmeden edemedi,heyecanlanınca kendini kontrol edemiyordu çocuk.Kapının kolunu kavradığı gibi odaya girdiğinde görüş açısına kimse girmemiş,birkaç saniye sonra ise yerde saçılmış birkaç kitabın arasında kendisine gözlerini hızlı hızlı kırpıştırarak bakan Jeongguk ile göz göze gelmişti.
Telaşlı hissetmişti bir yerine bir şey olması endişesiyle,şaşırmıyordu ama artık böylesine çocuğu pamuklara sarma isteğine.Hızlıca kumaş pantolununu yere değdirir dizlerinin üzerine çocuğun yanına çöktüğünde Jeongguk'un kendi elinden küçük elini tutarak vücuduna göz gezdirdi.
Tanrı'ya şükürler olsun bir şeyi yoktu.
"Yardım edeyim mi?"
Kendine alık alık bakmaya devam eden çocuğun cevap vermeyeceğini bildiği için koltuk altlarından kavrayıp zorlanmadan kolları arasına alırken bu pozisyona alışık olan Jeongguk da bacaklarını genç adamın beline dolamıştı.Kusursuz uyum diye geçirirdi aklından odada bir başkası olsaydı.
Taehyung kucakladığı bedenle birlikte oradaki,kendisinin eski yatağı,yatağa otururken Jeongguk da biraz geri çekilerek daha sağlıklı bir iletişim için aralarına ufak bir mesafe bırakmıştı.
"Bir şey oldu sandım.İyisin değil mi?"
"Hmm şey evet.Öyle bir anda ayağım takıldı."Titreyen sesi Taehyung'un hoşuna giderken biraz daha üzerine düşmekte sakınca görmedi.
"Neden takıldı ayağın,yoksa heyecanlandın mı?"
Yüzleri istemsiz yaklaşmışken konuştuğunda Jeongguk nefesini tutmuş bir şekilde gözlerini açmıştı."Hı,heyecanlanmak mı,neden heyecanlanayım ki? Heyecanlanmadım ben.Yanlış anlamışsın hep."
Taehyung istemsizce kıkırdarken Jeongguk da nefesini vermiş,dikkatini kıvrılıp duran dudaklardan ayırmak için çaba sarf ederken gözlerine odaklanmıştı.Kendisine her şeyi gibi bakıp parıl parıl parlayan gözlere.
"Bilmem belki seni sevdiğimi söylediğim için heyecanlanmışsındır diye düşündüm."
Hemen hemen nefesi diğerinin yüzüne çarparken yutkunup gözlerini kaçırdı.
"Ne,hayır ne alakası var?"
Telaşlanmış heyecanlı sesiyle Taehyung'un gülümsemesi gittikçe büyümüştü.Hızlıca çocuğun yanağına bir buse kondurup geri çekilirken sanki bir şey yağmamışcasına bir tavır takınmıştı.
"Taehyung ne yapıyorsun?"
"Jeongguk?"
"Hm."
"Ne yapıyorum?"
Ve bir öpücük daha.Beyaz tenli çocuk hafif açılmış ağzı ile kendisine şırnaşan Taehyung'a bakmaya devam ederken neredeyse kalbinin sesi yan odadan duyulacak seviyeye gelmişti.
"Böyle,şey yapıyorsun işte.Şey davranıyorsun."
"Rahatsız mı oldun yoksa."Kasları havalanmış ciddi bir ifade ile sorarken Jeongguk heyecanlanmıştı yanlış anladığını düşünerek.Nasıl rahatsız olurdu Taehyungdan,sadece..biraz heyecanlanıyordu.Biraz fazla.
"Hayır hayır sadece nefes alamıyorum."
"Başka?"Taehyung'un parmakları çocuğun saç tutamlarını bulup kulağının arkasına atarken istemsizce gözleri kapanmıştı diğerinin de.Jeongguk'un kokusunu çok net alıyordu.
"Biraz midem bulanıyor."
"Başka?"Bu sefer yanağı çocuğun yanağıyla temas ederken ikiside fazlaca hoşnuttu.Belki biraz da gergin.
"Bir de."
"Bir de?"
Jeongguk kendisine hep koşarak gelen Taehyung'a karşı istemsiz bir mahcupluk hissetmişti.Hep bir şeylerden utanıyor,onu istemiyor gibi durmak yormaya başlamıştı kendisini.Belki biraz daha hissettiklerini,söylemek istediklerini sansürsüz söyleyebilirdi.
"Seni öpmek istiyorum."
Beklemedi bu 3 kelimenin üzerine Taehyung ve zaten hemen hemen yan yana olan yüzlerini eşitleyip kendi kalın dudaklarını ince,güzel dudaklara bastırdı.Ufak bir öpücüktü lakin bundan sonrası ikisininde bildiği üzere eskisi gibi olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lovebus| Taekook √
FanfictionOkulunun ilk gününde otobüse binen Jeongguk,yanındaki çocuğun oturduğu yerden kalkmasıyla kendisinden rahatsız olduğunu düşünür ve her şeyi yanlış anlar. Texting+düzyazı