Bu hikayede Ateş'in, Su'yun, Toprak'ın ve Hava'nın öyküsünü okuyacaksınız. Ama merak ediyorum sen hangi burçsun? Burçlara inanmam ama burçlar Ateş, Su, Toprak ve Hava olarak dörde ayrılabiliyor. Şahsen ben bir Hava burcuyum.
Neyse ekibimiz Alev, De...
Deniz annesiyle Rüzgar'ın komşusu olan Nermin'in dedikosusunu yapıyorlardı. Evet, o kadının arkasından konuşulan veya yazılan her yazı, paragraf, cümle, kelime, hece ve harf bir sevap anlamına geliyordu. Yani "Nermin" denilen kişinin mahallesinde olan herkes cennetliktir.
"Anne, bak şimdi." dedi Deniz hem ağzına kurabiye atarken, hemde oturuşunu düzeltirken. "Hani bizim Rüzgar vardı ya, bizim okulda kaldığımız gece tüm gün Rüzgar'ı beklemiş."
"Bende bu kadın iyilik yapacağını hiç sanmazdım. Gecenin bilmem kaçına kadar beklemiş çocuğu."
"Ama iyilik olsun diye beklememiş. Annesi Havva Teyzeye şikayet etmek için beklemiş."
"İyi ki birşey dedim. Lafımın üstünden daha üç saniye geçmemişti, nazar değdi. Ama yok bu kadondan iyilik beklenmez." dedi Yağmur ve hemen başkasının dedikodusuna geçtiler.
🥀
Alev ile Toprak temizliği bitirmiş çok yorulmuşlardı. İnanın annesi bir kaç gin yoktu ama evdem bir ton toz kalkmıştı.
"Benim zavallı annem tüm bunları her gün nasıl yapıyor? Vah, canım annem! Bir gelsin elini ayağını öpücem." dedi Toprak zırvalayarak. Tabii yorgunluktam da ne dediğini bilmiyordu. Bir buçuk saat ev temizlemişlerdi.
"Lan, ben tek yaşıyorum. Her gün ev silip süpürüyorum. Hatta kendi yemeğimi yapıyorum, ara sıra dışardan sipariş veriyorum. Şikayet var mı? Yok!" dedi Alev. Aslında haklıydı. "Zaten kocaman adamsın. Bazen akıllı oluyorsun, bazen gerizekalıya dönüyorsun. Kafanın içini öğrenmeyi çok isterim doğrusu." dedi bu seferde. Bende isterdim elbet Toprak'ın kafasının içini öğrenmeyi ama.
Tık, Tık...
"Aha, annem geldi." dedi ve koşarak kapıyı açtı.
Sarı hırkası ve çantası, kumral saçları ve yeşil gözleriyle çok şirin ve göz alacak kadar güzel bir kadındı.
"Buyur anne." diyerek annesi Doğa'yı içeri buyurdu.
Doğa etrafa baktığında o kadar şaşırdı ki, ne diyeceğini bilemedi. "S-Siz mi temizlediniz, buraları." diye sordu. Çünkü sormazsa merakten çatlıyacağını düşündü.
"Evet, biz temizledik." deyi verdi Toprak. Şöyle bir bakınca etrafa, o da şaşırmıştı içinden kendine, Bunu sen mi yaptın Toprak? Aferin oğlum! diyordu.
"Aslında bem olmasam beceremezdi de neyse. Az daha paspas kocasının içine yumuşatıcı koyuyordu!" diyerek şikayet etti Toprak'ı.
"N-Ne, hayır. Öyle bir şey yapmadım! Sen yanlış hatırlıyorsun." demeye çalıştı Toprak ama Alev onu çoktan ispiyonlamıştı.
🥀
Rüzgar'ın yine canı sıkıldı. Gerçektem yapcak bir şey bulamıyordu. Kendi İç Sesiyle konuşmaya başladı:
Disney+ alsan mı acaba? Bir sürü film ve dizi vardır onda.
Para yok, para! Aylık 35₺ falandı galiba.
Exxen?
Olmaz üyelik istiyor.
Üye ol o zaman.
Mantıklı... Ama hayır!
Deniz'e mi gitsen?
Olabilir. Senden daha eğlencelidir sonuçta.
Ama ben senin İç Sesinim. Yani sana benzemek zorundayım.
Saçma sapan konuşma İç Ses.
Ya her şey bir rüyaysa? Bütün sabunlar renkli ama neden beyaz köpürüyorlar? Everest Dağı bulutların üstündeyse neden Everest Dağının üstü karlı? Neden farklı bir renk hayal edemiyoruz..?
Ulan ben sana saçmala demedim mi? Susmaktan anlamazmısın? Sadece konuşmayı mı bilirsin? Sen salak mısın?
Evet, hayır, evet ve eve- bir dakika ben salak değilim!
...
Rüzgar İç Sesiyle yarım saat cebelleştikten sonra, bir kahve yaptı ve balkona çıktı. Sonra telefonu alıp Deniz ile mesajlaşmaya başladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sevgil okurlarım,
Elimden geldiğince güzel ve uzun yazmaya çalışıyorum umarım attığım ve atacağım bölümleri seversiniz. Tarih 21 Ocak 2023.
