jewel |taekook

16; hesperis.

"I'm a motherfucking starboy
Look what you've done."

Size şuan oturduğumuz ortamın ne kadar gergin olduğundan bahsetmem gerekirse kesinlikle olduğunuz yerde titrerdiniz.

Öpücüğümüzden sonra Bayan Kim'in ricası üzerine büyük salona gelmiştik. Taehyung gelmek istemese de herkese bir açıklama borçluyduk ve bundan daha fazla kaçamazdık. Sürekleyerek getirmiştim onu da.

Etrafa şöyle bir göz attığımda Seokjin'in bize sırıtarak bakması üzerine bende dudaklarımı birbirine bastırıp gülmemi durdurmaya çalıştım.
Herkes gergindi. Aias bana kötü bakışlarını yollarken Hel onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Mary hayal kırıklığına uğramış bir halde bana bakıyordu. Ahmaktı gerçekten de. Deidameia eli boğazında bayık bakışlarıyla Taehyung'a kilitlenmiş bir şekilde bakarken boğazımı temizledim. Hâlâ akıllanmamıştı anlaşılan. Taehyung ise kendini iyice koltukta yaymıştı. Kafasını sırtımızı yasladığımız yere koymuş gözlerini kapatmıştı. Bir ayağı dizine yaslıyken gerçekten de uçuk attıracak kadar yakışıklı duruyordu. Üzerine giydiği siyah gömleği ve siyah pantolonuyla fazlasıyla çekiciydi. Tek eli koltuğun yanındayken bir diğer eli benim belimin arkasında öylece uzanıyordu. Tam olarak belimi tutmasa da hafiften değiyor ve varlığını hissettiriyordu. Bir diğer köşede ise babam ve Haneul vardı. Onların yanında oturan Bay Kim ve Bayan Kim bu durumu hiç şaşmamış gibi öylece kendi aralarında sohbet içindeydiler.

"Evet bir açıklama bekliyoruz." babamın tok sesi yükselirken odanın içinde gözlerimi Taehyung'a çevirdim. Babamın sesiyle gözlerini açıp alttan alttan ona bakmıştı.

"Sizi bir açıklama mı yapacaktık?"

"Efendi Taehyung." dedi Mary. Gözleri bir bende bir Taehyung'da gezerken boğazını temizledi.

"Jungkook, Deidameia'nın boğazını babama nasıl açıklayacak."

"Açıklamayacak. Kimseye bir şey açıklamak zorunda değil. Kendinizi bu kadar yüksekte görme!" emir verir tondaydı sesi. Bacak bacak üstüne atmış bir şekilde otururken ayağımı salladım.

"Birine açıklama yapmam gerekiyorsa ayağımın dibine gelir, bende bu parmaklarımı serbest bırakır ve açıklamamı yaparım."

Mary korkmuşcasına geriye yaslanmış ve Aisa'ya bir bakış atmıştı.

"Biz artık evimize dönelim." Hel eşinin elini tutmuş ve ayağa kalkmıştı. Deidameia eli hâlâ boğazındayken ayağa kalktım. "Yaklaş." dediğimde korkuyla kafasını iki yana salladı.

"Yaklaş, ben iyileştirmediğim sürece kendini iyileştirmez. Yara kalır."

Yanıma yavaşça gelirken gözlerini yerden kaldırmıyordu. Yavaşça elimi tekrardan boğazına sardım. İçimden gerekli kelimeleri söylerken gözlerim kızın gözlerindeydi. Elimi boğazından çektim ama benden uzalaşmasını engelledim.

"Bir daha adını dahi alma ağzına." başını hızla salladı ve ardından salondan çıkmak için hareketlendi. Bayan Kim ve hizmetkarlar onları yolcu ederken tekrardan aynı yerime oturdum. Taehyung elini belime sardı ve "Sıkıldım." diyerek mırıldandı. Gülerek omuzlarımı silktim. Bayan Kim de odaya geldi ve Seokjin söze girdi.

"Evet, tahmin ediyordum zaten ama olaylar nasıl gelişti çok merak ediyorum. Jungkook büyük ihtimalle Taehyung seni konuşturmaz bir ara yalnız şey ederiz." gülerek başımı salladım. Taehyung boğazını temizlemiş ve tehdit vari bakışlarını Seokjin üzerinde tutmaya devam etmişti.