Atsumu ön koltukta oturan kardeşini sinirle dürttü.
"Söyle şu Suna'ya hızlı sürsün bir gibi orda olacağız dedim biri on geçiyor!" Diye homurdanıp koltuğa geri yaslandı, Kiyoomi'yi bekletmek onu rahatsız hissettirmişti çünkü onun dakik birisi olduğunu biliyordu.
"Duyuyorum seni,geldik bile aptal." Atsumu geldiklerini duyunca heyecanla sol pencereye yaklaşıp evin önünde duran yunan tanrısına baktı.
"Ne yiyor bu çocuk anlamıyorum ki..."
Diye mırıldanırken arabadaki diğer iki çocuk ona kıkırdadı.
"Suna yediğim şeylere bir şeyler mi katıyorsun da ben bu çocuğu yunan tanrısı gibi görüyorum oğlum."
Siyah uzun kollu bir sweatshirt, omzuna siyah bir çanta, altında gri,beyaza kaçan bir eşofman giymişti. Diğer günlerin aksine bugün lens yerine gözlük takmıştı ve siyah maskesiyle birlikte görünüşü onu yunan tanrısına benzetmeye yetiyordu. Beklemekten sıkıldığı belli ederek kaşlarını çatmış telefonuna bakıyordu. Atsumu camı açıp ona en sallayarak bağırdı.
"Buradayız Omi-kun!" Dedi neşeyle bağırırken. Kiyoomi onu görünce telefonu cebine sokup arabaya doğru ilerlemeye başladı, arka kapıyı açıp koltuğa oturdu.
"Merhaba."
"Gözlük kullandığını bilmiyordum Omi-Omi."
"Lens takıyorum genellikle, nasılsınız?"
..
İlk önce Atsumu gittikleri Avm'ye yeni gelen içeceği içmeye yalvardığı için Boba Tea içmeye gittiler.
Bu kadar şekerli olmasını hiç beklemiyordu.
"N'oldu Atsumu içemiyor musun?"
"Yoo gayette içiyorum." Dedi kardeşiyle inatlaşırken, tabii bu cümleyi kurarken şekerden midesi ağzına gelmişti resmen. Kiyoomi zor durumda olduğunu fark edip konuştu.
"Tadını merak ediyorum,deneyebilir miyim?" Atsumu sanki elinde zehir taşıyormuş gibi alelaceleyle içeceği eline verdi.
"Tabii Omi-kun hepsini iç hatta..."
"Bana yeni bir pipet alıp gelirsen neden içmeyeyim.''
Atsumu hızlıca bir pipet alıp ona uzattı, Kiyoomi ilk yudumunu aldığında ağzına gelen tatlıya yüzünü ekşitip Atsumu'ya baktı, sanki 'Ala ala bunu mu aldın?' Der gibi.
..
Şu anda dört gencin de sabrı ciddi derecede sınanıyordu. Sinema saati yaklaştığı için gidip biletlerini ve patlamış mısırlarını almak için sıraya girmişlerdi. Önlerinde olan bir kadın neredeyse yarım saattir çalışanla kavga ediyordu, sebebi ise o kadar ironikti ki.
"Hanımefendi lise öğrencilerine indirim yapıyoruz evet, ama sizin yaşınızda lise okuyan insanlar için bu indirim geçerli değil,daha fazla zorlamayın, sırada bekleyen insanlar var."
"Ben de açık lise okuyorum benim de bu indirimden faydalanmam gerek! Ayrımcılık bu resmen sizi şikayet edeceğim!"
Kiyoomi kadına dik dik bakmayı kesip iç çekti, kutusuna koyduğu gözlüğü geri takıp şakaklarını ovuşturardu sabır dilenir gibi. Atsumu ona yaklaşıp telefonundan az önce onu çektiği fotoğrafı gösterdi.
"Bak çok güzel çıktın, bence paylaşmalısın." Kiyoomi fotoğrafa bakarak konuştu
"Güzelmiş atarsın bana."
Suna daha fazla dayanamayıp kadına sesini yükselterek konuştu;
"Ablacım yarım saattir seni dinliyoruz yeter ben anladım indirimi kullanamayacağını sen anlamadın çık sıradan artık seni mi bekleyeceğiz biz?"
"Sizi de şikayet edeceğim görürsünüz siz hepinizi süründüreceğim!" Dedi kadın uzaklaşırken
"He he edersin." Dedi Osamu alayla
"Saat iki buçuğa dört biletimiz vardı İt filmi için."
Çalışan kadın biletleri alıp yiyecek bölümüne yürümeye başladılar, tabii o sırada Atsumu hâlâ o kadına saydırıyordu.
Rin ve Osamu patlamış mısır alırken Atsumu bu sefer Kiyoomi'ye bakarak kadına saydırıyordu. Kiyoomi eliyle Atsumunun ağzını kapattı;
"Atsumu."
Atsumu şaşkın gözlerle bakarken konuşmaya çalıştı.
"Hm?"
"Sus." Elini Atsumunun ağzından çekip cebinden çıkardığı dezenfektanı eline sıktı.
..
Tanrıya şükür filme girebilmişlerdi. Filmi izlerken Atsumu gerilim sahnelerinde istemsizce Kiyoomi'nin koluna sarılıyor, jumpscare geldiğinde ise kafasını onun koluna gömüyordu. Şimdi filmden çıkmış yemek yiyorlardı.
"Atsumu seni döverim dağınık yeme yemeği." Dedi Kiyoomi maskesini iyice burnuna çekip sandalyesine sinmişken.
"Sen neden yemiyorsun Saksu- Ay Sakusa." Dedi Suna bocalayarak. Osamu sertçe ayağına tekme geçirdiğinde yüzünü buruşturak bacağını ovmuştu.
"Dışarıda yemek yemeyi sevmiyorum."
"Güzel,sen ne zaman Tokyo'ya dönüyorsun?"
"Bir hafta sonra sanırım, neden sordun?"
"Ya zaman geçirelim şu bir haftada, hatta diyorum ki yarın Kuroo'da buluştup masa oyunu falan mı oynasak." Kiyoomi masa oyunlarını severdi, oynarken kişiliği başka birşeye dönüşse bile.
"Olur tabii masa oyunlarını severim,bir kaç kişiyi davet etsem sorun olur mu?"
"Hayır yahu istedigini çağır."
..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kkiyoomi: Yarım saat sıra beklememişiz gibi çek kanka. @atsuwmiya 📸
Beğeni: 8.824 Yorum: 10.457
Kodzzuken: dibim dustu kardesim Kuroosaan: benim dibim de sana dustu fuzellik Kodzzuken: Ben seni engellememis miydim aq
