Time Circle - Snape/Hermione

10. Bölüm - Tutku

PS: Daha önce hiç slash hikaye okumadıysanız Harry/Draco kısımlarını pas geçmenizi öneririm. Slash okumayanlar için sıkıntılı olabilir okuması ;)

BÖLÜM DERECESİ NC-17 (17 Yaşından küçüklerin okuması sakıncalıdır.)

- Granger... Hayır, Hermione, baloya benimle birlikte gelmek ister misin ?

Hermione de gülümsemeye çalışarak Lily ve arkadaşlarına göz attı. Kızlar heyecanla bu yeni dedikoduyu paylaşıyorlardı. " Emin misin ? " Severus onun ne sormak istediğini anlayarak başını salladı. " Eminim. " " O halde... " Hermione artık dönüş olmadığını fark ettiği bu yolda ilerlerken gülümsedi.

- Kabul ediyorum. Seninle baloya geleceğim Severus Snape.

////****////

" Bazen çok fazla konuşuyorsun Potter. Neyse ki ben seni nasıl susturacağımı biliyorum. " diye tısladıktan sonra her iki eliyle de kısa siyah saçlarını kavrayarak dudaklarına yapıştı...

***********************************

Şok olmadı. Hatta zaten o da bunun olmasını istiyordu. Harry dudaklarını açarak Draco' nun dudaklarını karşıladı. Öpücük hiç de yumuşak değildi. Hatta her iki taraf içinde bir çeşit kurtulma anı gibiydi. Birbirlerine olan hırslarını gösterme şekilleriydi. Parçalamak, yalamak yutmak ister gibi şiddetli, aldığı kadar veren, verdiğini hızla geri alan, hırslı bir öpücüktü. Dudaklar dudakları açtı, diller birbirine dolandı, kimden çıktığı belli olmayan iniltiler dudaklardan kurtuldu. Öpücüğü kimin başlattığının bir önemi kalmamıştı, şu anda ikisi de bu öpücüğü paylaşıyordu. Önemli olan kimin bitireceğiydi. Onu da şu anda ikisi de umursamıyordu.

Harry Draco' nun yanağına değen yumuşacık saçlarını hissedebiliyordu. Elini kaldırarak gördüğü her an dokunmak için çıldırdığı saçları kavradı. Saçlarından çekerek başını biraz daha geriye yatırdığı delikanlının ağzına saldıran bu kez oydu. Draco onu biraz daha ağaca itmişti ancak dudaklarını da onun için açmıştı. Tüm sıcaklığıyla onu ağaca bastırırken bedenlerinin mükemmel uyumu onlara kolaylık sağlıyordu. Harry üzerine bastırılan sertliği, kendi zonklamasını hissettiği kadar net hissedebiliyordu. Draco da istiyordu. En az onun kadar çok istiyordu. Aklına genç adamı çırılçıplak gördüğü an gelince ateşi tavan yaptı, sertliği dayanamayacağı noktaya geldi.

Hızla Draco' nun omuzlarını kavrayarak onu çevirdi ve bir anda ağaca dayalı olan Draco, üzerine bastıran da Harry olmuştu. Bu arada nefes alabilmek için çabalayan ciğerlerine de derin nefesler çekme fırsatları olmuştu. İkisinin de dudakları hırpalanmış, öpücüğün şiddetinden şişmişti. Harry nefes nefese duraklayarak konuşurken Draco' nun koyulaşarak iyice çelik rengine dönüşmüş gözlerine bakıyordu. " Sana istemiyorsan diye bir seçenek sunmuyorum çünkü biliyorum istiyorsun. Ama benimle istemiyorsan bunu şimdi durdur Malfoy. Bana güvenme çünkü şu anda ben bile kendime güvenmiyorum. Ya beni durdur, ya kaç ya da olacaklara razı ol. " Draco' nun nefeslenen dudakları bir gülümsemeyle büküldü.