BÖLÜM-3

137 13 0
                                    

Scott'ın tartıştığı adam deli gibi bağırıyordu.Hemen külleri bulması gerektiğini,aksi takdirde kuşun yeniden doğabileceğini,tanrıların kızdığını ve bunun onların sonu olduğunu söylüyordu.Scott tedirgin bir şekilde adamı susturmaya çalışıyor ve külleri canı pahasınada olsa bulacağını söylüyordu.Konuştuklarına bir anlam verememiştim.Adamı daha iyi görebilmek için kafamı biraz daha eğdim.Uzun ve dar sokakta Scott'ın arkası dönüktü.Adamın siyah gözleri bana doğru çevrildi.Kaşlarını çatıp Scott'ın yan tarafından bana baktı.Hemen geri çekildim.Nefesimi tutup bekledim.Beni görmediklerini anlayınca eve gitmek için geriye döndüm.Arkamdaki çöp bidonunu farketmemiştim.Ayağım bidona çarptı ve gürültüsü sessiz sokakta yankılandı.Buraya doğru koşan ayak seslerini farkettim.Son süraat koşmaya başladım.Beni yakaladıklarında başıma çok kötü şeylerin geleceğini sezerek gözlerimi sıkıca kapattım ve kendimi ileriye ittim.Arka kapıdan kendimi evin içine attıp kapıyı kapattım.Ter içinde kalmıştım.Nefesimi düzenlemeye çalışarak kapının önünde bir süre bekledim.Olanları anneme anlatmamaya karar verdim.Ama mutlaka birilerine anlatmam gerektiğinide biliyordum.Bunun için Dabria'nın en doğru insan olduğuna karar verdim ve hiç vakit kaybetmeden odama çıktım.Telefonumu çıkarmak için elimi cebime attım ama telefon yoktu.Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı.Telefonumu orada düşürmüştüm.Tedirgin bir şekilde odamda ileri-geri yürümeye başladım.Annem aşağıdan

"Becca.Telefon!" Diye seslendi.

Koşar adımlarla merdivenlerden indim ve ev telefonunu kaptım.Güçlükle

"Alo?" Diyebildim.

Arayan Dabriaydı. "Seni aradım ama telefona garip bir adam çıktı ve çok kabaydı.Telefonunu çaldırmış olabileceğini düşünerek adama bağırdım.Ama bana -Sesini kes küçük sıçan- Dedi.Tanrım.Kimse bu adama bir hanımefendi ile nasıl konuşulacağını öğretmemişmi?Ayrıca sana gelince,bidaha telefonu suratıma kapatırsan..."

Dabria'nın sözünü kesmiştim."O adama ismimi verdin mi?"

Biraz sessizlikten sonra, "Ha,hayır sanmıyorum."

"Herhangi bir başka bilgi?"

'Hayır.Bana anlatman gerken birşey varmı?"

"Burada anlatamam.Buluşalım.Yarın 3 buçuk da Black Suit'in orda ol."

"Tamamdır." Deyip telefonu kapattı.

Tekrar odama çıktım ve yere serdiğim battaniyenin üzerine oturdum.Midemde acı bir his vardı.Kafamı ellerimin arasına aldıp dizlerime kadar eğdim ve olanları unutmaya çalıştım.Uzanıp kendimi uyumaya zorladım ama olmuyordu.Yarın yeni okuluma başlayacağımı hatırladığımda yüzümü buruşturdum ve yan tarafıma döndüm.Aydınlıktan hoşlanmayıp ışıkları kapatmak için ayağa kalktım.Tekrar yerime yattım ve bugün yaşadıklarımı düşündüm.Scott'ın tehlikeli birisi olduğuna kesin olarak karar verdim.Yarın yeni bir güne başlamak istemiyordum.Korkuyordum.

Sabaha karşı uyuyabildim ama uzun bir uyku değildi.Sabah 6:30'da annemin zorlamasıyla doğruldum.Midemdeki acı his iki katına çıkmıştı.Tuhaf sesler çıkartarak formamı giydim.Hafif bir makyaj yaptım ve düz saçlarımı serbest bıraktım.Daha sonra aynada kendi kendime gülümseme antremanları yaptım.Annem seslenince kendime son birkez baktım ve çantamı alıp aşağıya indim.Bugün hayatımdaki tek olumlu şey evin işlerinin tamamen bitmiş olmasıydı.Akşam yatağımda uyuyabileceğimi düşünerek mutlu olmaya çalıştım.Kahvaltı masasına oturdum ve annemin yaptığı tosttan bir ısırık aldım.Annem

"Heyecan varmı?" Diye sordu

"Az."

"Biliyormusun Scott'la aynı okuldasın.Kimbilir belki aynı sınıfa düşersiniz."

İçtiğim portakal suyu boğazıma kaçtı ve öksürmeye başladım.Kendime gelince

"Ne,nededin?" Diye sordum

"Duydun.Hadi kalk,ilk günden okula geç kalmanı istemem." Derken ceketini kollarından geçirdi.

Yüzüm işkenceye uğrayan bir adamın surat ifadesini aldı.Portakal suyumdan bir yudum daha alıp kalktım.Bugün okula annem bırakacaktı.Okulun önüne geldiğimizde arabadan inmek istemiyordum.Annem üzerime doğru eğilip kapımı açtı ve kaşlarıyla çıkmamı işaret etti.Çantamı alıp arabadan indim ve okulun içine girdim.Manzaranın hayalimle arasında çok fark yoktu.Umursamaz hocalar,seviyesiz şakalar,eteği bir karış sürtük kızlar...Bütün bunların arasında 4 kişilik çetesiyle dolaşan Scott'ı gördüm ve o beni görmeden sınıfıma çıktım.Panik bir şekilde sınıfa daldım.Arka sırada öpüşen çiftleri görünce duraksadım.Rahatsız olmuşa benzemiyorlardı.

"Afedersiniz."

Diyip ön sıralardan birine çantamı koydum.İki saatlik uykuyla ayakta olduğum için biraz uyumaya karar verdim.Kafamı sıraya koyup gözlerimi yumdum.5 dakika sonra önümde birisini hissettim ve kafamı kaldırmadan gözlerimle yukarı baktım.Scott tam karşımda durmuş bana bakıyordu.Güçlükle yutkunarak soran gözlerle Scott'a baktım. Tek elinde benim telefonumu tuttuğunu fark ettim.Doğruldum ve gözlerimi kısarak ağzından çıkıcak olan kelimeleri bekledim...

MAVİ GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin