Karşımda Scott'ın bir gece önce tartıştığı adam duruyordu.Uzerinde siyah bir pantolon,siyah t-shirt ve siyah şapkası vardı.Çamur olmuş siyah botlarıya evin içine bir adım attı.Ani bir şekilde kapıyı kapatmaya çalıştım.Tek eli ile kapıyı ittirirken fazlasıyla rahat görünüyordu.Kendimi iyice sıkıp kapıya yüklendim.Tam kapatmıştım ki tek ayağını kapının arasına koyup inanılmaz bir güç uyguladı.Daha fazla dayanamadım ve çığlık atarak koşmaya başladım. Adamın arkamdan sakince yürüyerek gelmesi beni dahada korkutuyordu.Adamı yavaşlatması için üzerinde vazo olan bir sehpayı devirip merdivenlere yöneldim.Hızla merdiveni tırmanırken ayağımı burktum ve düştüm.Bu sırada birkaç saniye öncesine kadar geride olan adam tam arkamda duruyordu.Ürpertici elleriyle çıplak ayaklarımı tutup beni kendine doğru çekti.Bir yandan merdivenin korkuluğuna sıkıca sarılmış bir şekilde kendimi tutmaya çalışıp,bir yandan ayaklarımı savururken,bir yandan da Dabria'nın beni duyması için inliyordum.Savurduğum tekmelerden biri adamın yüzüne denk geldi ve hemen kendimi toparlayıp tekrar koşmaya başladım.Yukarı katın dar ve karanlık koridorunda kovalamaca devam ediyordu.Kendimi bir odaya atıp kapıyı kilitledim ve bir silah aradım.Her yerim titriyordu....2-3 dakikalık sessizlikten sonra kapı tıklatıldı ve ardından Dabria'nın sesi geldi
"Becca,iyimisin?"
Küçük adımlarla kapının önüne gittim.
"Dabria?"
"Çığlık seslerini duyunca sana birşey olduğunu zannettim.Yanına gelmeye çalıştım ama deli gibi koşuyordun.Söylesene,sen iyimisin?"
Karanlık olduğu için hangi odada olduğumu seçemiyordum.Dabria'ya "Işığı aç!" Diye emrettim.Etraf aydınlanınca banyoda olduğumu anladım.Kilidini açıp kapıyı hafif bir şekilde araladım.Tek gözümün sığdığı aralıktan Dabria'ya baktım.Oda bana şaşkın bir şekilde bakıyordu.
"Orada birisi varmı?"
Etrafına bakındıktan sonra "Hayır." Diye cevap verdi.
Kapıyı açıp,Dabria'yı kolundan tutup içeriye çektim ve aynı şekilde tekrar kilitledim.
"Scott'ın yanındaki adam.O buradaydı!" Derken gözlerimden yaşlar süzülüyordu
"Ben kimseyi görmedim.Tanrım bembeyaz olmuşsun." Diyip beni kollarının arasına aldı.
"O,hâlâ burada olabilir.Telefonun yanında mı?"
"Hayır.Ayrıca bukadar bekleyeceğini zannetmiyorum.Büyük ihtimal kaçmıştır."
Banyo dolabından makas ve törpü alıp birisini Dabria'nın eline tutuşturdum.
"Gidelim.!"Dabria enaz benim kadar konsantre olmuş bir şekilde arkamdan geldi. Merdivenlerden yavaşça inerken gözüm yerlere takıldı. Adamın çamurlu ayakkabılarından hiçbir iz yoktu. Koşarken devirdigim vazoda aynı şekilde yerinde duruyordu.Yanlış görmüş olabileceğimi düşündüm ve mutfağa girdik.Fazla zararı olmayan silahlarımızı,ekmek bıçağıyla değiştirdim. Dabria ona verdiğim bıçağı tezgaha koydu ve
"Bu evde kimse yok!" Dedi.
Saliseler sonra kapı çaldı.Dabria ani bir şekilde bıçağı tekrar eline alıp iki eliyle tuttu.İşaret parmağımı dudağıma götürüp sessiz olmasını işaret ettim ve yavaşça kapıya doğru yürüdük.Elimizdeki bıçakları iyice kavradıktan sonra en doğru anı bekledim ve kapıyı hızla açıp bıçaģı karşımdaki adama doğrulttum.
Bir elinde pizza,diğer elinde kask olan adam irkmiş ve şaşkın bir şekilde bir Dabriaya,bir bana bakıyordu.Bıçağı yanımdaki vestiyerin üzerine bırakıp gülümsedim.
"Üzgünüm biz..."
Mantıklı bir açıklama getiremiyordum.Dabria beni bu zor durumdan kurtardı ve boğazını temizleyip atıldı"Oyun oynuyorduk."
Karşımızda pekte ikna olmamış bir ifade duruyordu.Biz ise yapmacık gülümsemizi takınmış,masum görúnmeye çalışıyorduk.Biraz bakışmanın ardından pizzacı kolunu gererek pizza kutusunu uzattı.
"30 dolar."
Elimle beklemesini işaret edip yere göz gezdirdim.Koşuşturma sırasında parayı yere düşürmüş olmalıydım.Merdivenin başına gidip anlamsızca bir arayışın içine girdim.Kapının kapanma sesiyle hızlı bir şekilde Dabria'ya baktım.Dabria elinde tuttuğu cüzdanıma para üstünü sıkıştırırken
"Senin neyin var?" Diye sordu.
Hızlı adımlarla yanına gidip cüzdanı kaptım.Dabria'ya dönüp,
"Adama tam olarak ne verdin?" Dedim.
Dabria sıkılmışcasına iç geçirerek;
"Bir ellilik." Diye cevap verdi.Beynimi zorlayarak 10 dk öncesini hatırlamaya çalıştım.O parayı cüzdanımdan çıkardığıma emindim.Kendime "Nasıl?" Sorusunu sorarken dalmış olmalıyım.Dabria oflayarak hafif bir omuz atıp mutfağa doğru yürüdü.
"Umarım dolabınızda kola vardır."
Cüzdanımı çantama koyup bende mutfağa gittim.Dolaptan 2 bardak alıp masaya koydum ve oturrum.Dabria kendini pizza yemeye kaptırmısken ben hâlâ olan biteni anlamaya çalışıyordum.
"İçimden bir ses tehlikeli sularda yüzdüğümüzü söylüyor."
Bu cümlem Dabria'nın pek umrunda değildi.
"Bu konuyu yarın tartışsak?? Çünkü gerçekten çok yoruldum."
İç geçirerek pizzamdan bir ısırık aldım.
"Pekâlâ..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ GÖLGE
FantasyBir tehlikeye aşık olmak... Becca'nın hayatı mükemmellikten çok uzaktadır.Babasının ölümünden sonra annesiyle birlikte bir çiftlik evine yerleşmeye karar vermişlerdir.Yaşadığı yerden ve en yakın arkadaşı Dabria'dan uzaklaşmak Becca için zor olsada,a...