Selamlaarrr
Bölüme geçeyim
Uzatmayayım
___________Gelen son mesajlara bakıp telefonu kapattığımda kapı çalmıştı. Lan hangisi bu kadar hızlı geldi?
Kalkıp kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım. Karşımda Emre'yi gördüğümde kaşlarım şaşkınlıkla havalandı. "Oğlum sen daha demin evinde değil miydin?"dedim. Emre kocaman sırıtışıyla bana bakıyordu.
"Kanki biliyon mu hemen yandaki sitede oturuyorum ben. Bunca zaman nasıl farketmedik lan birbirimizi?"
Bunu söyledikten sonra omzuma hafifçe vurup içeri geçti. Kapıyı kapatıp onun peşinden içeriye geçtim. Emre koltukta oturmuş Arda'nın saçlarıyla oynuyordu. Arda da sinirle ellerini ittiriyordu.
"Ya bıraksana saçımı. Ne kazandırıyor bu sana?"
Emre gülerek Arda'nın saçlarını bıraktı ve Arda'nın oyununu izlemeye başladı. Emre'nin yanına oturup sehpadaki kumandalardan birini aldım ve Arda'ya döndüm. "Hadi gel bir el atalım."dedim. Arda gülümseyerek bana baktı ve kafasını salladı. Arda zaten daha kurulumunu yaptığı oyunu baştan başlattı.
Takımları seçip kadroyu ayarladıktan sonra maçı başlattık. 13. dakikanın sonunda Arda bir gol attığında yerinde zıpladı ve saçma sapan bir sevinç yaptı.
Yanımdaki yastığı alıp Arda'ya attım. "Düzgünce dur yerinde. Maç daha bitmedi. Göstereceğim ben sana." dedim. Arda sırıtarak yerine oturduğunda zil çaldı. Gözlerim televizyondaydı. "Emre misafirsin falan ama kapıya bakar mısın kanka ya?"
"Hay hay efendim. Siz devam edin maçınıza."
Emre koltuktan kalkıp kapıyı açmaya gitti. Bu sırada bir gol de ben atmıştım. Koltuktan kalkıp dans etmeye başladım. Sonra Arda'ya döndüm. " Ne oldu Arda bey? Ben size maç daha bitmedi demedim mi? Oh nasıl da attım gölü ama."
"Yahu gören de iki gol birden attın sanar. Alt tarafı berabere-"
Arda'nın konuşurken bir anda gözünü bir yere dikmesi ve duraksamasıyla kaşlarımı çattım. Arkamı döndüğümde Ayça,Tuna-tabii ki kucağında Tanem ile-, Uzay ve kardeşi Umay'ı görmüştüm. Arda'ya baktığımda ise kime baktığını çok net anlamıştım. Yüzümdeki sırıtışla bizimkilerin yanına gittim.
"Hoşgeldiniz. Geçin oturun şöyle. Arda'yla maç yapıyorduk biz de."
Arda bir anda koltuktan fırladı ve benim yanıma geldi. "Hoşgeldiniz ablamın canım arkadaşları. Nasılsınız? İyisinizdir inşallah." dedi ve bakışlarını Umay'a çevirdi. "Sizi tam çıkaramadım ama. Kimsiniz acaba siz?"
"Umay ben. Ablanın canın arkadaşı Uzay'ın kardeşiyim."
Bir dakika ya. Arda bana abla mı demişti?
Arkadaşlarımı gram sevmeyen-en azından Uzay ve Emre'yi- Arda'nın canı arkadaşlarım mı?
Bizimkilere döndüğümde onların da şaşkın gözlerle Arda'ya baktığını gördüm. Fakat Uzay şaşkınlıkla değil de sinirle bakıyordu.
"Ya Allah aşkına oturalım. İki saattir kucağımda Tanem'le yürüyorum. Ne ara bu kadar kilo aldı ki bu kız ya?"
Tuna'nın söylediğiyle birlikte hep beraber koltuklara geçtik.
----
Arda'yla maçımızı bitirmiştik. Sonunda ne mi olmuştu? Arda kazanmıştı...
"Ne oldu Lilya hanım? Çok mu üzüldünüz? Kıyamam sana oy oy kıyamam."
Suratımı düşürmüş, Tuna'nın omzuna sinmiştim. Kaybetmekten nefret ediyordum. Arda'ysa benimle dalga geçiyordu. Tabii bu benim sinirimi bozuyordu.
"Kız çok mu üzüldün? Ya tamam kıyamam gel ya gel."
Arda üzüldüğümü görünce yanıma gelmiş ve beni kolları arasına almıştı. Yanağıma bir öpücük kondurup geri çekildiğinde yanaklarını sıktım. Seviyordum şebeği.
"Lilya hanım hadi gelin bir de benimle maç yapın bakalım. He ama ben Arda gibi kaybettiğinde acımam ona göre."
Bana meydan okuyan Uzay'a döndüm. "Galaksicim hiç heveslenme. Seni çatır çatır yerim ben."dedim. Ayça saçlarını omzunun arkasına attı. "Ya yeter. Bıktım sürekli maç maç. Oturup doğru düzgün sohbet edemiyoruz."
Emre kafasını Ayça'ya hak verir gibi salladı. "Ayça haklı. Sürekli futbol olmaz. Ayça sıkılıyor öyle. Çok meraklı değil sonuçta bu konulara." dedi.
"Eh iyi madem. Uzay'la Lilya da başka zaman maç yapar. Şimdi açıp bir film mi izlesek?"
Herkes Tuna'ya hak verince televizyonda film aramaya başladık. Sonra da filmden vazgeçip How I Met Your Mother açtık.
"Ya şu Robin ne kadar güzel kız ya."
Başımı onaylar şekilde salladım. "Öyle öyle olmasına ama asla evlenilecek bir kız değil. Az çektirmedi yani." dedim.
"Yani evet bu da bir gerçek. Ted az üzülmedi bu kız yüzünden. Ted kadar olmasa da Barney de üzüldü yani."
Biraz daha izledikten sonra cipslerin ve kolaların bittiğini gördüm. Tepsiye tabakları ve bardakları koyup mutfağa ilerledim.
Kolaları doldurmuştum ama cips paketi üst raftaydı ve boyum oraya yetişmiyordu. Adım sesleri duyduğumda başımı kapıya doğru çevirdim. Uzay gelmişti. "Ben su almaya gelmiştim."dedi.
Bir bardak alıp içine su doldurdum ve Uzay'a uzattım. Bardağı aldığında cips paketine ulaşabilmek için sandalyeyi aldım.
"Ne yapıyorsun sen?"
"Cips paketi şu üst rafta ve ben oraya yetişemiyorum galaksicim."
Uzay gülümsedi ve ben sandalyeyi yere koymadan raftan cipsi aldı ve bana uzattı. "Ben buradayken niye sandalye alıyorsun ki? Söylesen ben yardım ederdim."dedi.
"Aman ne bileyim ben? Cipsi almaya çok odakladım kendimi. Yardım istemek aklıma gelmedi."
Uzay bu sefer bir kahkaha attı ve saçlarımı karıştırdı. "Hadi hadi bizimkiler bekliyor. Şunları alalım da götürelim."dedi. Ardından da cipsi tabağa doldurup tepsiyi aldı ve içeriye doğru ilerledi. Peşinden gidip koltuğa oturdum ve diziyi izlemeye devam ettik.
______Ay beynim durdu ilham gelmiyor bir türlü jfkskdks
Bu bölümü bile zar zor yazdım 🥲🤦🏻♀️
![](https://img.wattpad.com/cover/309479858-288-k417535.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maça Gidelim mi?/texting
Random05***: Pişt sen 05***: Fenerbahçe'li güzel 05***: Maça mı gitsek? Lilya: Hangi takımlısın? 05***: Galatasaray -05*** engellendi-