Kitabın bölümlerini yayınlıyoruz lakin yaz tatilinde kitap yeniden düzenlenecektir. Eski bölümlerde olduğu gibi akıcı olmaya bilir, çünkü kitabın diğer yazarı (gece_nin_bulutu ) bölümleri sınavları nedeniyle düzenleyemeyecektir. Yine de değerli okuyucularımıza yürekten iyi okumalar dileriz. Aynı zamanda sınavı olan herkese başarılar dileriz 💚
Beğendiğiniz ve ya beğenmediğiniz yerleri belirtmeyi, karakterlere ve ya olaylara tepkiler göstermeyi unutmayın lütfen 💚 inanın küçücük bir yorum bile yeni bölümlerin yazılması için ilham kaynağıdır her yazara 💚 ve aşağıda sol köşede bulunan küçük yıldıza dokunmayı unutmayın.
Sağlıcakla kalın;
-------------------------------------------
Sahi ben alışmaktan ve kendimi kandırmaktan başka ne yapmıştım bu hayatta?!~Alin
-------------------------------------------Sabah erkenden kalkan genç kız gözlerini açmadan derince bir nefes çekti ciğerlerine. Bu gün daha mı güzeldi ne?! Kuşların cıvıltısı bile bir başka geliyordu kulağa. Her şey çok güzel olacaktı, buna kalpten inanıyordu genç kız.
Yatağında daha fazla oyalanmamak adına hızlıca ayaklandı genç kız. Pijama diye isimlendirdiği tişört ve şortunu çıkarıp günlük kıyafetini giydi üzerine. Yatağını toplayıp odasından çıktı süratli adımlarla. İlk iş mutfağa girip kahvaltı sofrasını hazır etti. Kurduğu sofrayı gözden geçirip tek tek kontrol etti eksikleri. Ekmek yoktu bu yüzden bakkala gidip almak için odasına çıktı. Çantasını eline alır almaz hızlı adımlarla koşarak çıktı evden. İçindeki küçük kız çocuğu heyecandan yerinde duramıyordu. Bayram coşkusu yaşanıyordu kalbinde. Bakkaldan aldığı ekmeklerle sallana sallana eve yürüdü.
Kimseyi görmüyor duymuyordu. Aklı ancak bu günkü gezide idi. İlk kez babası ile bir yerlere gidecek olmanın mutluluğu tüm vücudunu sarmış onu dünyadan alarak uzak diyarlara götürmüştü. Küçük kız mırıldandığı şarkı eşliğinde evine varmış ekmeği keserek dilimlere ayırmıştı. Üvey annesi Hülya aşağı indiğinde genç kızın şarkı eşliğinde hazırladığı kahvaltı masasına kısa bir bakış attı. Rahatsız olsa da ağzını açıp da tek kelime etmedi. Nede olsa genç kızın bu evde son günüydü. Oğlunun hayatı kurtulacaktı sayesinde. Bu yüzden genç kızın sesine katlanabilirdi bir kaç saat. Bir de hiç bitmeyecek gibi olan neşesine.
Genç kız üvey annesini gördüğünde gülümsemesi daha da büyüyerek konuştu:
"Günaydın Hülya hanım. Kahvaltı hazır. Ben şimdi Eslem ve Fuat'ı kaldırırım. Size afiyet olsun."Orta yaşlı kadın yıllardır yapmadığını yaparak sabit tutduğu sesiyle konuştu:
"Eslem çoktan kalktı. Banyoda olması gerekiyor şuan. Sen de Fuat'ı kaldırıp aşağı gel. Odanda geçirme vaktini. Bizimle birlikte oturup kahvaltıya katıl."Genç kız dün yaşadığı şaşkınlık üstüne bu gün tekrardan şaşkınlık yaşamıştı. Ölüyor muydu acaba? Ondan mı her şey çok iyi ve yolunda ilerliyordu?! Genç kız hızla kafasını sallayarak onayladı üvey annesini. Hızlı adımlarla mutfaktan çıkıp merdivenlere ilerledi. Merdivenleri çıkıp Fuat'ın odasına girerken az önce üvey annesinin dedikleri ile daha bir mutlu olmuştu. Neşe içinde etrafa gülücükler saçarken erkek kardeşinin odasına girmiş ve kapıyı kapatmıştı. Genç kız yavaş adımlarla yatakta serseri gibi uyuyan erkek kardeşinin yanına varmış ve yatağın boş kısmına oturmuştu.
Kıs kıs gülerken bir yandan, diğer yandan Fuat'ın karnını gıdıklıyordu. Fuat daha ne olduğunu anlamadan rüyadan uyanmıştı hızla. Gözlerini açıp ablasını gördüğünde bir yandan gülüyor diğer yandan onu engellemeye çalışıyordu. Bir dakika kadar sonra Alin Fuat'ı gıdıklamayı bıraktığında bu defa rolleri değişmişlerdi. Fuat da bir dakika kadar ablasını gıdıklayıp ardından hızla ablasını yatağa çekmiş ve onu kollarıyla sımsıkı sarmıştı. Yatakta bir birini saran ikilinin sessizliğini ilk Alin bozmuştu:
"Günaydın ablacığım. Nasılsın bu gün bakalım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MESAİ
Teen FictionCanımdan can giderken ben annemi bekledim. ~Alin Öldürmeyi gösterdiler, küçüktüm daha, oyun sandım, kandım buna. ~Timur Arkadaş ismi altında hayatımızı yıkanlara tüm isyanım. ~Sahir Birileri yargılayacak diye nefes almaktan vaz geçtim. ~Ceylin Ruhun...