Bir Çük Meselesi

7-Anısı Var

İyi okumalar...

"Çak bir selam canım baksana alev alev yanışına..." Jungwon ve Jihoon'un bağırarak şarkı söylemesine yüzümü buruşturdum.

İkilinin yoğun istekleri üzerine okul çıkışı karaokeye gelmiştik ama daha 10 dakika bile olmadan onları buraya getirdiğime pişman olmuştum.

"Jungwon bir daha karaokeyi rüyanda görürsün. Jay'in getirsin seni karaokeye."söylediğim şeyle beraber Jungwon bana göz devirip dil çıkartmış sonra da hiç umursamadan bağırarak şarkı söylemeye devam etmişti.

Aslında karaokeye gelmeyi asla kabul etmezdim ama Jihoon'un son 2 günden beri morali bozuktu belki biraz düzelir umuduyla gelmiştim. Jihoon'un bakışları beni bulduğunda oturduğum koltuğa yaklaşıp önümde durmuş ve elini uzatmıştı.

Para mı istiyordu acaba? Kafamı ne var diye salladığımda. Jihoon gülerek kafasını iki yana salladı ve elimi tutarak beni ayağa kaldırdı aynı zamanda söylenmeyi de ihmal etmiyordu. "Gerçekten seni dağda ayılar yetiştirmiş buna artık eminim."

Ben ayağa kalktığımda biten şarkı ile kocaman gülümseyip"Bak şarkı da bitti zaten" diyip yerime tekrardan oturacakken Jihoon beni tekrardan kolumdan yakalayıp yanına çekmişti.
"Yeni şarkı açacağız hyung."

Jungwon piç piç gülümseyip pompalamasyon açtığında aynı gülüş ben ve Jihoon'un da yüzünde oluştu.

"Kardeşim açma işte anısı var."dediğimde üçümüz de gülmüştük çünkü ruh hastasıydık.

Şarkı başlayınca ilk Jungwon söylemeye başlamıştı. "Sabah uyandım bir an şaşırdım burası neresi ben burayı tanımadım." tam şarkıyı devam ettirecekken kapı açılmıştı. Jihoon kapının açılmasıyla beraber reflekslerini kullanarak şarkıyı hızla kapatmıştı.

İçeriye giren insancıklar ile hayatın benim yüzüme baka baka 'Seni sevmiyorum orsbu cocu' dediğini anlayabiliyorum artık.

Leo bize bakarak gülümsemiş ve kafa selamı vermişti "Vay sizde mi buradasınız?" Yok ya biz aslında arka caddedeyiz de sizin burada olduğunuzu öğrenince bir selamlaşalım dedik.

Jungwon sayesinde hepsinin ismini biliyorduk. Stalker arkadaş gibisi yok hacım ya.

Selamlaşma ve tanışma-biz onları tanıyorduk ama onlar bizi tanımıyordu- faslını bitirdikten sonra hepimiz bir yere oturmuştuk. Sıraları belirleyip öyle karaoke yapacaklardı.

Yanımda ki Jihoon ölümüne JJ'i süzerken koluna hafifçe vurup fısıldadım. "Kendini çok belli ediyorsun gerizekalı." Kafasını olumlu anlamda sallayıp bakışlarını eline indirdi.

Bu çocukta var bir şeyler ama kokusu çıkar yakında. Karşımda ki hareketlenme ile bakışlarımı o tarafa çevirdim. Leo, Yorch'un elini tutmaya çalışıyordu fakat Yorch elini vermeme konusunda ısrarcıydı. Hadi bakalım bugünde çiftleri birleştiriyoruz. Jungwon bu manzaraya dayanamayıp her an "AY YETER ÖPÜŞÜN ARTIK." diye bağırabilirdi.

Diğer yanımda ki Jungwon kafasını omzuma yaslayıp fısıldadı "Yemin ederim bayılazam bana bir fenalık geldi." dedi. Umursamaz bir şekilde omzunu silktim "Geber köpek." Hemen kafasını omzundan kaldırıp koluma vurdu. "Nankör evlat."

Sangwon ayağa kalkıp, ufff ayağa kalktı da fark ettim bu boy,pos, endam, haşmet nedir be yiğidim biraz daha az yakışıklı ol. Ne diyorum lan ben, Sangwon ayağa kalkıp yumuşak ses tonu ile konuşmaya başlamıştı.

"Şimdi beyler ben beraber söyleyecek kişileri ayarladım. Leo hyung ve Yorch hyung, JJ ve Jungwon, James ve Woochan, ben ve Jihoon."

İsmimi duymam ile itiraz etmeye başlamıştım "Ben buraya şarkı söylemeye gelmedim. Bu iki gerizekalıyı getirmeye geldim." Sangwon saçını savurup 'ben istedim söyleyeceksin' havasına girince el mahkumdu.