Bugün seni çok bitkin gördüm.
Söylesene, o kadar az mı kaldı? Onca esirin yanında yere çöktüm, sakın dedim kapanmaya başlayan gözlerine bakarak. Sakın uyuma Mehmet, dedim. Mehmet'im neden öyle baktın bana? Bu satırları yazarken göz yaşlarım kağıdı ıslatıyor, bağışla.
Bırakma beni sevgilim, ömrün boyunca beni bağışlamasan da olur. Yeter ki yatma o kara uykuya.
Bizim Niko bir Türk'e sevdalanmış Mehmet'im. Şimdi orada olmasaydın kesin çöpçatanlık yapardın. Niko, yavuklusu için yarim diyor. Sende benim yarimsin. Niko'ya vermemişler yarini, karşı çıkmış babası. Bize tüm cihan karşı.
Az kaldı Mehmet'im. Kurtaracağım seni çektiğin ızdıraptan. Ne olursun biraz dayan. Sakın, sakın uyuma.
Şimdi seni kurtarmak için biraz kafa yoracağım. Yüz yüze olmasak bile bu satırları okuyabileceğin gerçeğiyle, yüreğim yanıyor yazarken. Dayanamıyorum.
Uyuma Mehmet'im.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alexander'ın mektupları
Historical FictionAlexander, Türk sevgilisi Mehmet esir düştüğünde duygularını kağıda döker.